Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Aaron Robert Stenson

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Aaron Robert Stenson

Aaron Robert Stenson


Erkek
Ruh hali : Aaron Robert Stenson Utangga7
Mesaj Sayısı : 64
Yaş : 32
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11594
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 02/07/08

Aaron Robert Stenson Empty
MesajKonu: Aaron Robert Stenson   Aaron Robert Stenson Icon_minitimeC.tesi 27 Eyl. 2008, 22:08

İsim: Aaron Robert Stenson
Cinsiyet: Bay
Sihirsel Soy: Safkan

Fiziksel betimleme:

Siyah saçlarını neredeyse siyah kadar koyu olan kahverengi gözleri tamamlar. Köşeli sayılabilecek yüz hatları başkalarına, kendisine olan güveninin az olmadığını gösterir. Genellikle saçlarını orta boyda tutar ama kafası birine ya da bir şeye bozulursa kısa kestirir. Bir albinonunki kadar beyaz teni, siyah saçlarına zıt gitse de bütünün uyumunu inkâr etmemek gerekir. Kalın sayılabilecek dudakları arasında pek de düzgün olmayan dişleri vardır. Kendisinde kusurlu bulduğu tek nokta da dişleridir. Normalin biraz üstünde boyu ve hafif kilolu yapısı ona sempatik bir ifade kazandırmıştır.

Bol kıyafetler. Evet, genellikle tercihi bol kıyafetlerden yanadır. Rahatına düşkün biri olarak buna çok ihtiyaç duyar. Özellikle tişört konusunda çok dikkatlidir. Kalın olmamaları için uğraş verir. Koyu renkler asıl tercihi olsa da bazı zamanlar etkileyici görünmek için uğraşır.


Kişiliği:

Aaron hayatın anlamının eğlenceden geçtiğine inanır. Durmadan gülmekten yana olmak tercih ettiği şeydir. Eğlenemeyen kişilerin çok olduğu yerlerden elinden geldiğince uzak durur. Eğlenmek onu her zaman, her yerde rahat olmaya alıştırmıştır. Bu rahatlıktan dolayı kolay iletişim kurabilmektedir. Utangaç kişiler gibi davranamaz birinden hoşlandığını çekinmeden söyleyebilir. Anı yaşamayı düşünür. Hatalar yaptığını bilir ama asla geri dönüp bunları düşünmez. Genelde çok fazla bağlı kalamaz. Hayat felsefesi herkesin yalan söyleyebileceği/söyleyeceği üzerine kuruludur. Bu düşüncesinden dolayı kindar biri olabilir. Onun ne zaman ne yapacağı hiç ama hiç belli olmamıştır.

Aaron safkan olmaya saygı duyar ama asla muggle düşmanı değildir. Bu durumda birbirine girenlere hep güler. Bazen bu rahatlığı ve umursamazlığından dolayı tepki aldığı olur. Ama kimse bunun üstünde çok duramaz... Kendi çıkarına hitap etmeyen şeyleri yaptığı görülmemiştir ama bu gibi durumların hiç olmadığı da söylenemez. Eğer bir işten kendi payı da varsa bunu severek yapar ve önüne engel koyan herkesten açıkça nefret eder. Genel olarak kendini ve en yakınlarını düşünür. Ciddi olmayı asla başaramadığı gibi ciddi olduğu durumlarda kendisine pay çıkaracak bir işle meşgul olduğu anlaşılır.

Aaron gözü kapalı kuralları çiğneyebilir. Herkesin bu konu da rahat olmasını anlayışla karşılar. Bu durumu özgür iradeyle yapılan hareketler olarak görür ve herkesin böyle davranması gerektiğini düşünür. Kişi ayırımı yapmaz ama kendisi bir işle meşgulse önünde engel olan kişilerden nefret eder. Kan, soy, ırk ayrımı yapmaz. Herkesin eşit olması gerektiğini düşünür. Sınıf ayrımını oldukça saçma bulur ve bunu her fırsatta dile getirir.

Ailesi ve yaşamı:

Stenson ailesi çok eski ve köklü ailelerdendir. Genel olarak en büyük ilgi alanları sanattan olmuştur. Birçok ünlü büyücü ve cadıya sahiplik etmişlerdir. Sanatın yanında ayrıca büyücülüğe çok büyük katkıları olan kişilerde bu aileden çıkmıştır. Ailenin genel görüşü asla bilinememektedir. Akrabalıkları birçok aile ile vardır. Saygı duyulan ve sevilen bir ailedir. Pek düşmanı olduğu söylenemez.

Aaron ve Charles’ın annesi güzel bir sese sahiptir. Ancak sanatla uğraşmak yerine zekâsını kullanıp büyücü dünyasına katkılı olmak istemiştir. Bu yüzden Şifacı olmuştur. Her gün insanlara yardım ederek zamanını harcar. Boş zamanlarında ise eşine yardım eder ve çocuklarıyla ilgilenir. Babaları ise sanata olan uğraşının yanı sıra bu uğraşı ticarete dökmüştür. Bir dükkân sahibidir. Çeşitli müzik aletleri satmaktadır. Bu konuda bilinen en köklü ve en büyük dükkân onundur.

Basit RP örneği:

Not: Başka bir sitedeki rp'mdi. Yenisini yaz derseniz yazarım...

Gözlerini açtığında güneş, mavi kubbenin tepesinde parıldıyordu. Başının altında duran ellerini yumuşak ve hafif nemli çimenleri hissetti. Bir dere kenarında olduğunu dirsekleri üzerinde doğrulup karşısındaki manzaraya baktığında anladı. Yattığı yerden tamamen doğrulunca biraz aşağısında akan dereye doğru ilerledi. Oldukça temiz ve berrak olan dereden yansımasına bakıyordu şimdi. Fena sayılmazdı. En azından gözlerindeki ışıltı, yüzündeki gülümseme gitmemişti. Uzaklardan kulağına çalınan ses oldukça tanıdık birindendi ve kendi ismini haykırıyordu. Sesin hangi yönden geldiğini tahmin edemediği için gözlerini deredeki sudan alıp etrafına yönlendirmişti fakat sesin nereden geldiğini anlayamamıştı. Ses gitgide yaklaşıyordu ve Alain bu sesi daha iyi duyabiliyordu. En azından kime ait olduğunu anlayabilmişti. Sesin sahibi annesiydi, artık hayatta olmayan annesi. Peki, ama annesinin burada ne işi vardı? Yoksa Alain de mi ölmüştü? Annesini uzaklardan yanı başına gelirken sadece şaşkın ifadelerle ona bakmıştı. Papatyaların arasından gelen annesi Alain’in sağ tarafına durmuş, onun omzunu tutmuş ve yüzündeki gülümsemesiyle konuşmak için dudaklarını aralamıştı.

“Merak etme Alain. Her şey yoluna girecek. Bundan emin olabilirsin.” Daha Alain bir şey söyleyemeden öylece çekip gitmiş, Alain’i kafa karışıklığıyla bırakmıştı. Nasıl gerçek olabilirdi ki bu durum? Sonuçta annesi ölmüştü ve onu bir daha görebilmesi imkansızlıkta kaybolmuştu. Ama onu burada görmüştü değil mi? Evet, onu görmüştü. Hatta yanı başında durmuş, omzuna elini koymuş ve onunla konuşmuştu. Tüm bunların birer hayal olması imkansız gibi bir şeydi.

Sabah güneşinin gözüne girmesiyle birlikte gerçekçi rüyasından uyanan Alain, hala gördüğü rüyanın etkisindeydi. Annesini kaybedeli henüz birkaç hafta bile olmamışken rüyasında görmesi onu bugün daha da mutsuz biri yapacaktı. Yüzünü ekşiterek hala uzandığı yatağından homurdanarak kalktı. Bugün bütün gün uyumak istiyordu. Suratı asılmış, şaka yapmaya bile tahammülü kalmamış olan bir Alain görmek arkadaşlarını hayal kırıklığına uğratabilirdi. Daha da önemlisi bu isteğini yapamazdı çünkü bugün iksir’in ikinci dersi vardı ki bu sefer de profesör değişmişti. Bu değişikliğin nedeni ise koca bir belirsizlikten ibaretti. Sıkıntı içinde ayaklarını sürüyerek lavaboların olduğu bölüme doğru yürüdü. Elini yüzünü yıkadıktan sonra aynadaki yansımasına baktı. Kesinlikle rüyasında gördüğü gibi iyi bir hali yoktu. Yüzü biraz çökmüş, gözlerinin altı pek uyuyamadığından morarmıştı. Gözlerini aynadaki yansımasından alarak bedenini çıkışa doğru yönlendirdi. Yatakhaneye tekrar geldiğinde hiç kimseyle konuşmadan üzerine cüppesini geçirdi ve kendini yatakhaneden dışarı attı.

Ortak salondaki kalabalığı arkasında bırakarak portreye doğru hızlı adımlarla yürüdü. Portreye tırmanıp dışarıya çıktığında artık ezberlediği koridorlardan geçip de merdivenlere geldiğinde Büyük Salondaki kahvaltıya katılacak kadar kendisini iyi hissetmiyordu. Belki de bir şeyler yemek ona iyi gelebilirdi ama o bunu düşünecek kadar zihnini açık hissetmiyordu. Merdivenlerden inerken direk olarak iksir dersinin verildiği yere yani zindanlara gitmeye karar verdi. Yavaş yavaş basamakları iniyor, bir yandan da gördüğü rüyayı kafasında tartıyordu. Bir rüyanın bu kadar gerçekçi olabilmesi Alain’i oldukça korkutmuştu. Peki gördüğü dere, hissettiği çimenler ne anlama geliyordu?

Düşüncelerinden sıyrılmak için gözleriyle etrafını süzerken zindanlara geldiğini anlamıştı. İksir dersinin verildiği dersliğe girmek için döndüğünde kendisi gibi iksir dersi için gelen birçok öğrencinin olduğunu o anda fark etmişti. Bugün üstünde gezinen dalgınlığından ne zaman kurtulacaktı bu bilinmezdi ama üstünden dalgınlığını atmazsa iksir dersinde pek de başarılı olacağa benzemiyordu. Arka sıralardan birine ilerlerken profesörün sandalyesinde Gelecek Postası’nı okuduğunu gördü. Profesörün rahatını bozmamak için sesini çıkarmadan boş sıralardan birine oturdu. İçeriye doluşan diğer öğrencileri beklerken sağ dirseğini sıranın üstüne, yanağını da yumruk yaptığı elinin üstüne dayandırmıştı. Sol eli de sırada sessiz ama anlamsız bir tempo tutuyordu. Artık tüm öğrenciler geldiğine göre profesörün dersine başlamasını bekliyordu. Sanki profesör Alain’in düşüncelerini okumuş gibi derse geçiş yapmıştı. Gözleri tahtadaki yazıya kaydığında bunun profesörün ismi olduğunu anlamıştı. Bedenini sırasında geriye yasladığında profesör onlara yapacakları iksirin malzemelerini not etmelerini söylüyordu. Alain, yere attığı çantasından parşömenini ve tüy kalemini aceleyle çıkarıp tahtadaki iksir listesinin kendi sınıfına ait olan kısmını not almıştı. Karmaşık yazısından anladığı kadarıyla bugün sivilce merhemi yapacaklardı. *Eh bu işe yarayabilir. En azından sivilcelerden kurtuluruz.* diye geçirdi içinden.

Elinde dörde katladığı parşömenle malzeme dolabına doğru yürüdü. Malzeme dolabının içinden bir tane unicorn tüyü, bir buçuk litre papatya çayı, iki-üç damla kadar ejderha salyası, üç adet de sarımsak kökü aldı. Ejderha salyasını ufak tüpüne doldurunca tüm malzemeleri kucaklayıp sırasına döndü. Kazanının başına geldiğinde papatya çayının bulunduğu şişenin kapağını açınca burnuna dolan papatya kokusu tüm dikkatini iksire vermesi gerektiğini hatırlatır gibiydi. Papatya çayını kazana boşaltıp, kazanın altındaki ateşi de yakınca sıra diğer malzemelere gelmişti. Profesör iksirin yapılışını öğrencilere bıraktığı için kısa bir süre ne yapacağına karar veremeyen Alain, kum saatini görünce bir an önce karar verip bir yerden başlaması gerektiğini hatırladı. Çantasından çıkardığı bıçağın sapıyla sarımsak köklerini ezmeye başladı. Kökleri iyice ezdikten emin olduktan sonra sıra ejderha salyasına gelmişti. Bununla ne yapacağına karar veremeyince unicorn tüyüne döndü. Basit bir tüy olmasına rağmen bununla da ne yapacağına karar veremeyince hepsini birden kaynamakta olan papatya çayının içine atmaya karar verdi. Önce ezdiği sarımsak köklerini, daha sonra unicorn tüyünü, en sona da bıraktığı ejderha salyasından iki damla ekledikten sonra iksiri üç kez saatin tersi yönünde iki kez de saat yönünde karıştırmaya başladı. Karıştırırken bir yandan da kum saatine bakıyordu. Yaklaşık on beş dakikası daha vardı. Sahiden de kırk beş dakika bunlarla mı uğraşmıştı yani. *Ne kadar boş işlerle uğraşmışım.* diye geçirdi içinden ister istemez.

İksirin tam olup olmadığını anlamak için karıştırmaya bir süre ara verip iksire doğru eğildi. Burnuna çarpan nahoş koku karşısında burnunu kırıştı ama iksir olmuş görünüyordu. Sıvılığından eser kalmamıştı. Evet, akışkandı ama sıvı değildi. Bu da demek oluyordu ki iksirini bitirmişti. Kum saatine baktı. Daha beş dakikaları daha vardı. Saatinden önce bitirdiği için kendisini tebrik eden Alain, çantasından çıkardığı ufak tüpe bir miktar iksirinden eklemiş, üstüne de üzerinde adı yazan bir etiket yerleştirdikten sonra profesöre teslim etti. Tekrar sırasına döndüğünde etrafta olan eşyalarını toplamaya girişti. Eşyalarını toplamayı henüz bitirmişti ki çalan zil karşısında yüzünde oluşan tebessüme engel olamamıştı. Çantasını da sırtına attıktan sonra dışarıya çıkmak için akın eden öğrencilerin arasına karıştı. Profesörün masasının önünden geçerken iyi günler dilemeyi unutmamıştı. Dışarıya çıkan kalabalığın içinde kaybolurken aklında bugünkü iksirden kaç alabileceğini tartıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Charlie von Diederich
Seherbaz Karargahı & UBBP Genel Başkanı
Charlie von Diederich


Erkek
Ruh hali : Aaron Robert Stenson Boupi3
Mesaj Sayısı : 2101
Yaş : 29
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12169
Ekspresso Puanı : 49
Kayıt tarihi : 05/05/08

Aaron Robert Stenson Empty
MesajKonu: Geri: Aaron Robert Stenson   Aaron Robert Stenson Icon_minitimeC.tesi 27 Eyl. 2008, 22:27

4. Sınıf Hufflepuff

- Büyücü Konseyi -

Not: Yeni sisteme geçmeden üye olunduğundan ve şu anki başvurusundaki Rp seviyesi yeterliği görüldüğünden IV. Sınıf seçilmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
 
Aaron Robert Stenson
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Charles William Stenson
» Aaron Hayden Christensen
» Leon Aaron Dexter Bravery
» Leon Aaron Dexter Bravery
» Robert Pattison

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG Dışı Sayfalar-
Buraya geçin: