Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 / Yepyeni Mutluluklar \\

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Enric Sandro Valério

Enric Sandro Valério


Erkek
Ruh hali : / Yepyeni Mutluluklar \\ Hmbl7
Mesaj Sayısı : 193
Yaş : 30
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11315
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 08/12/08

/ Yepyeni Mutluluklar \\ Empty
MesajKonu: / Yepyeni Mutluluklar \   / Yepyeni Mutluluklar \\ Icon_minitimeSalı 09 Ara. 2008, 00:26

Büyülü Hogwarts... Herşey orada mevcut; macera, heyecan, eğlence, üzüntü... Birçok kişiye yuva olmuş, bağrına basmış yüzyıllardır. Şimdi ise bizlere. Tek kaçış olanağı olan Hogwarts ona yuva olurken, o ise sadece bir kaçış olanağı olarak görüyordu orayı. Bencilliği damarlarında dolaşırken, bencil olamamayı düşünemiyordu bile. Her an har dakika bencil, ukala, acımasız olmuştu hep. Bundan sonra da onu hiçbir şey değiştiremezdi. O lanet olası iyilik meraklıları yapmıştı onu böyle. Sadece kendini düşünen, acımasız ve ukala biri. Babasını o korkunç yangında kaybetmesinin de nedeni o lanet iyilik meraklıları yüzündendi. Yeni bir yıla başlarken düşündükleri hiçde güzel değildi. Artık 3. sınıf olmuştu, yepyeni bir yıl başlıyordu. Bu olumsuz düşünceleri bırakıp biraz kendini rahatlatmalıydı.

Artık yaz bitmiş ve sonbahara gelinmişti. Ağaçlar o güzelim yapraklarını dökmüş ve yağmur nazlı bir edayla yağmaya başlamıştı. Dışarının görüntüsü al benili bir şekilde dururken içeri tıkanmış o kadar çok öğrenci vardı ki... Onun arkadaşları gibi içeri tıkanmaya hiç niyeti yoktu. Elbette dışarıda birileri vardı ve orada da güzel bir ortam yaratabilirdi. Belkide güzel bir kıza rastlar ve onunla derin bir sohbete girerlerdi.

Tüm bunları düşünürken ortak salondan çıkmış ve büyük bir öğrenci kalabalığının içerisinde bulmuştu kendini. O hiçbir zaman yanlız kalmazdı o kalmak istese bile mutlaka yanına birileri damlar ve saatlerce konuşurlardı. Öğrenci kalabalığının içerisinde daha fazla kalmaya dayanamayıp ortadan sıvışmanın en iyisi olduğunu düşünen Enric büyük ve sessiz adımlarla ortadan kayboldu. Bazen bu kaçışların sonunda kendini bile kaybedebiliyordu. Evet, yine aynısı olmuştu. Sürüyü kaybetmiş bir koyun gibi oradan buraya koşuşturuyordu. Anlaşılan yine başlamıştı spor merağı. Bu merağın sonu hep müdirenin yanında bitiyor, büyük ve kırıcı azarlardan sonra sona eriyordu. Sporunu bu sefer göl kenarında sonlandırmak isteyen Enric, tempolu koşuşuyla göl kenarına doğru ilerlemeye başladı. Dışarıya çıktığında havanın iyice karardığını ve yağmurun rüzgarla birlikte iyice şiddetlendiğini farketmişti. Ama herzaman ki rahat davranışları sürmeye devam ediyor, birilerinin onu burada yakalayabileceğini bilsede umursamaz tavırlarıyla dolunayın yansıdığı gölün mavilimsiliği onu biranlık da olsa sürükleyip götürüyordu. "Ah güzeller güzeli Eleanor..." diye fısıldamasıyla birlikte iyice sürüklenip giden Eric, toparlanıp etrafına bakındı. Kimse yoktu görünürde, rahatlarmışçasına bir "Oh..." çekti ve gölün kenarındaki kayalıklardan birine oturarak göle rastgele taşlar atmaya başladı.


En son Enric Sandro Valério tarafından Çarş. 24 Ara. 2008, 21:13 tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Rosalié Donna Pietra
Dansçı & Solist
Rosalié Donna Pietra


Kadın
Ruh hali : / Yepyeni Mutluluklar \\ 43772825vu8
Mesaj Sayısı : 632
Yaş : 31
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11431
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 22/09/08

/ Yepyeni Mutluluklar \\ Empty
MesajKonu: Geri: / Yepyeni Mutluluklar \\   / Yepyeni Mutluluklar \\ Icon_minitimeSalı 09 Ara. 2008, 19:39

Eleanor yaz tatilinde ailesiyle yaptığı kavgadan sonra kendini evden atmış ve aklına hangi arkadaşı geldiyse onda kalmıştı. Oldukça büyük ve gürültülü olan kavga oldukça fazla yıpratmıştı Eleanor'u. Ancak Hogwarts'a geldiğinde kendine gelebilmiş ve tekrar eski delidolu Eleanor olabilmişti. Ona belkide sonsuza kadar Hogwarts'ta kalmayı teklif etseler hiç düşünmeden "Evet!" diyecekti. Bütün derslerinden ve abuk subuk aile kavgalarından uzak bir hayat ona o kadar cezbedici gözüküyordu ki.. Ama bunların hepsi hayaldi, Hogwarts'ta sonsuza kadar kalması imkansızdı. Her sene olduğu gibi bu döneminde sonu gelecek ve eve gitmek zorunda kalıcaktı.

Dalıp gittiği cam kenarında, cama vuran yağmur damlalarının fazlalaşmasıyla tekrar geri gelmiş ve komidinin üzerinde duran mektubu eline alarak okumaya başlamıştı;

"Sevgili Kızımız Eleanor;

Senin nasıl olduğunu çok merak ediyoruz, bu mektubu alınca lütfen bize cevap yaz. Biliyoruz, senin çok fazla üzerine geldik ama unutmaki biz senin aileniz. Seninle her ne kadar kavga etsekde biz seni hep seviyoruz tatlım, bunu sakın unutma!..."


Eleanor mektubu daha fazla okumamış ve bir kenara fırlatmıştı. Her seferinde aynı cümleler, aynı sözcükler. Her kavganın ardından bu mektubu göndermeleri Eleanor'u çıldırtıyor, bazen ağzının kenarıyla lanetler okuyordu. Hiç değişmeyen şeyler artık onu çığrından çıkartmıştı. Kaç kere daha onlara şans dileyecekti? Ne zaman buna bir son verecekti? Bu soru işaretleri kafasında uzun zamandır yanıt alamamış olan tek şeydi. Artık usanmıştı hergün, her saat, her dakika bunları düşünmekten... Artık düşünmemeliydi, çünkü değmeyeceğini düşünüyordu. Onu bu kadar yıpratan insanları istediği an silebilirdi tüm hayatından. Ama onlar ailesiydi, bu yüzden böyle birşey yapamazdı. Yağmurun iyice şiddetlenmesiyle birlikte dışarı çıkmaya karar veren Eleanor, kızlar yatakhanesinden aldığı paltosuyla beraber sessiz adımlarla çıktı. Eğer Kassidy onun yerinde olmadığı farkederse başı büyük bir derde girebilirdi ama içeride oturmaktan kafasındaki düşünceler çoğalıyor, her seferinde yerine yeni düşünceler geliyordu bu yüzden dışarı çıkmak en iyisiydi. Pek nadir gittiği göl kenarına gitmeye karar veren Eleanor, kimseye yakalanmamak için etrafı kolaçan ediyor, ardından sessiz ve bir o kadar da hızlı adımlarla ilerliyordu. Göl kenarına indiğinde oranın oldukça ıssız olduğunu farketti. Bu onun için kötüydü çünkü birileriyle konuşmaya, kafasını dağıtmaya ihtiyacı vardı. Gezinirken taşların üzerinde birinin oturduğunu farketti. Yanına doğru yaklaşırken kim olduğu pek de umrumda değildi. Yeterki onu dinleyecek birisi olsun diye düşünüyordu. Her adımında biraz daha yakınlaşıyordu ve yakınlaştıkça da o kişinin Enric olduğunu anlamıştı. Yanına vardığında omzuna usulca dokunarak "Merhaba Enric.." dedi. Enric biraz şaşırmış gibiydi. Gözlerini Eleanor'un gözlerinden çekmeden taşın kenarına doğru kaydı ve elini otur dercesine taşın üzerine koydu. Sonra ise Eleanor'a elini uzattı. Elanor "Teşekkür ederim Enric, çok kibarsın.." dedi sakin bir ses tonuyla ve taşın üzerine oturdu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
Enric Sandro Valério

Enric Sandro Valério


Erkek
Ruh hali : / Yepyeni Mutluluklar \\ Hmbl7
Mesaj Sayısı : 193
Yaş : 30
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11315
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 08/12/08

/ Yepyeni Mutluluklar \\ Empty
MesajKonu: Geri: / Yepyeni Mutluluklar \\   / Yepyeni Mutluluklar \\ Icon_minitimeSalı 09 Ara. 2008, 21:34

Gece oldukça ürkütücü bir hal almıştı ve yağmur iyice şiddetlenmişti. Yanına aldığı spor paltosunu üstüne geçiren Enric, gecenin puslu güzelliğini izlerken düşüncelerin etkisiyle tekrar dalıp gitmşti. Herkes gibi onunda zihninde cevap alamamış soru işaretleri, bitip tükenmeyen dertleri ve aşk acısı vardı... Onun en çok canını yakan da bu aşkın acısıydı. Her an onun canını acıtıyordu. Bazen "Bu Tanrı'nın bana verdiği bir ceza mı?" diye düşünmekten kendini alıkoyamıyordu. Daha önce canını yaktığı kızlara karşılık tanrı ona böyle bir cezayı mı layik görmüştü? Aslında Tanrı'nın ona böyle bir ceza vermesinde büyük bir haklılık payı olurdu. O kadar çok kızın canını yakmıştı ki... Şimdide acı çekme sırası ondaydı sanırım. Bazen kabullenemiyordu aşk acısı çektiğine. Hatta aşık olduğuna bile inanmak istemiyordu. Küçüklüğünden beri kızları parmağında oynatan Enric aşık olmuştu! Bu şaşılacak birşeydi. Arkadaşlarının da söylediği gibi onun sağı solu belli olmazdı. İşte şimdide aşık olmuştu.

Dalıp gitiği yerlerden geri geldiğinde uzun zamandır düşünceler içinde boğuştuğunu hissetti. Kafasını çevirdiği göle baktığında göle yansımaş olan dolunayın görüntüsü ona sanki gülümsüyor, birşeyler anlatmaya çalışıyordu. Bu sırada omzunda hissettiği bir sıcaklık çıkmıştı ortaya ardından en sevdiği ses ona "Merhaba Enric.." demesiyle kalbi yerinden çıkıcakmışçasına atan Enric kendinden geçmesiyle şaşkın bir ifadeyle Eleanor'la göz göze gelmişti. "Bu bir rüya olmalı..." dercesine Eleanor'un gözlerine bakmaya devam ediyordu Enric. Kendine biraz da olsun geldiğinde yana kaymış ve Eleanor'a oturması için taşlıkların üzerini göstermişti. Tekrardan o en sevdiği ses onun gözlerinin içine bakarak "Teşekkür ederim Enric, çok kibarsın.." demesiyle tekrar kendinden geçen Enric kendine hakim olamıyordu. Yanına oturan kıza birşeyler söylemeliydi "Ne demek, güzel bayan..." demesiyle birlekte sesinin titrediğini farketti. İyice rezil olmuştu. İlk defa bir kızın yanındayken böyle hissediyordu kendini. Bunların hepsi aşkın belirtisi miydi? Kendini onun gözlerinin içinde kaybetmiş olan Enric kendine gelmek istermişçesine hafifçe boğasını temizledi ve söze başladı "Üşümüyorsun değil mi Eleanor?" Onun üşümesine dayanamazdı. Hele hasta olmasına hiç.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Rosalié Donna Pietra
Dansçı & Solist
Rosalié Donna Pietra


Kadın
Ruh hali : / Yepyeni Mutluluklar \\ 43772825vu8
Mesaj Sayısı : 632
Yaş : 31
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11431
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 22/09/08

/ Yepyeni Mutluluklar \\ Empty
MesajKonu: Geri: / Yepyeni Mutluluklar \\   / Yepyeni Mutluluklar \\ Icon_minitimeSalı 09 Ara. 2008, 23:17

İçi bir tuhaf olmuştu sanki. Acaba gelmemelimiydi buraya. Eğer yatakhanede olmadığını farkederlerse çok kötü şeyler olacaktı. Bu düşüncelerden kurtulmak için başını kaldırıp gölü seyretmeye başlamıştı ki Enric "Üşümüyorsun değil mi Eleanor?" dedi.

Eleanor Enric'in dediğini duymuştu. Fakat dönüp ona bakmıyordu daha doğrusu bakamıyordu ve cevap bile verememişti. Ne olmuştu?.. Aklındakiler konuşmasına,hareket etmesine hatta düşünmesine de mi engel oluyordu? Eleanor Enric'in sağında oturuyordu. Enric bir süre geçtikten sonra eliyle Eleanor'un sırtına doğru dokundu ve başını sola eğerek sağ kaşını kaldırdı. Eleanor Enric'in elinin sıcaklığını sırtında hissetmişti. Anında Enric'in koluna bir bakış atmıştı. Ve soruyu yineleyeceğini düşünerek "Hayır.. Üşümüyorum." dedi. Enric, Eleanor'un rahatsız olduğunu hissetmiş olmalıydı ki elini hemen sırtından çekti. Eleanor biraz alaycı bir gülümsemeyle "Anlayışlı çocuk..Aferim bir bakışta anladın.." dedi.

Kendini biraz geri çekmişti Eleanor. Aslında hoşuna gitmemiş değildi. Ama Enric çapkın bir çocuktu. Ona gönlünü kaptırmaktan biraz da olsa korkuyordu. Bu duyguya yenik düşecek miydi peki ? Bunun cevabı çok derinlerdeydi.

Enric'e dönerek "Eee Enric, anlat bakalım. Nasıl gidiyor hayat? Hem gecenin bu vakti hem de bu yağmurda senin burada işin ne ? " diye bir soru yöneltmişti. Enric hafifce Eleanor'a gülümsemişti. Eleanor ondan bir cevap bekliyordu. Enric'in Eleanor'un gözlerine kitlenmiş olması Eleanor'u tedirgin etmişti. Hafifçe dürterek "Soruyu yinelememi bekliyorsun galiba ya da senin için zor bir soru sordum ?" demişti. Sonradan Enric'e biraz kabaca davrandığını düşünmeye başlamıştı. Cevap vermesine izin vermeden "Sözüne başlamadan söylemek istiyorum Enric, özür dilerim kabalık ettim sanırım biraz. Fakat çok gerginim istersen gidebilirim hem daha çok canını sıkmam.." demişti. Enric gözlerini bir saniye bile kırpmadan Eleanor'a bakıyordu.

Eleanor başını öne eğmişti. Enric'ten gelecek cevabı bekliyordu. Bir yandan da içinden "Umarım git demez.." diye de geçiriyordu. Enric eliyle Eleanor'un başını kaldırdı.Gözlerine çok anlamlı bakıyordu ve söze başladı..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
Enric Sandro Valério

Enric Sandro Valério


Erkek
Ruh hali : / Yepyeni Mutluluklar \\ Hmbl7
Mesaj Sayısı : 193
Yaş : 30
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11315
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 08/12/08

/ Yepyeni Mutluluklar \\ Empty
MesajKonu: Geri: / Yepyeni Mutluluklar \\   / Yepyeni Mutluluklar \\ Icon_minitimeÇarş. 24 Ara. 2008, 21:04

Eleanor'a yönelttiği soruya hala cevap alamayan Enric, Eleanor'un ondan kaçırdığı gözlerinide farketmemiş değildi. Eleanor sanki Enric'in söylediklerini duymamış gibi davranıyordu. Enric, Eleanor'un bu davranışlarına bir türlü anlam veremiyordu. Daha fazla bu duruma dayanamayıp onun kendine gelmesi için elini Eleanor'un sırtına dokundurdu. Eleanor Enric'in elinin sıcaklığını sırtında hissetmesiyle birlikte kendisine yöneltilen soruyu duymuş olmalı ki zaman kaybetmeden cevabını verdi "Hayır, üşümüyorum." bunu oldukça katı bir ses tonuyla ifade etmişti. Enric, Eleanor'un sırtında elini koymasından rahatsız olduğunu düşünerek elini onun sırtından usulca çekti. İşte tam bu sırada Eleanor'un "Anlayışlı çocuk... Aferim, bir bakışta anladın." demesiyle birlikte Enric, eskiden olduğu gibi hayal dünyasının yalnız kovboyu oluvermişti. Zihninde ve kalbinde ani değişime uğrayan duygu ve düşünceleri onun o ortamdan tamamen uzaklaşmasını sağlamıştı. Aşkla ilgili çok büyük yanılgılara düştüğünü henüz anlamış, kalbinde beslediği sahte aşk onu küçücük bir çocuk haline getirmişti. Bu küçük çocuğa "Dur!" demesi gereken tek bir kişi vardı, o da Enric'ti. Gün geçtikçe büyük yanılgılara sapmıştı Enric, bu sahte aşk sayesinde benliği kaybetmek üzereydi. Artık zihnine ve kalbine "Dur!" demeyi başarmıştı. Anlaşılan Enric için taşlar yerli yerine yeni yeni oturmaya başlamıştı. Derin sessizlik içerisinde olan Enric, Eleanor'un konuşmaya başlamasıyla zihninde sağladığı derin sessizliğini sona erdirmişti, "Eee Enric, anlat bakalım. Nasıl gidiyor hayat? Hem gecenin bu vakti hem de bu yağmurda senin burada işin ne?" Enric Eleanor'u dinlememişti bile. Onu yeterince dinlediğini düşünüyordu, nede olsa onu süründüren hep Eleanor olmuştu, artık konuşma sırası ondaydı ama bunun için iyi bir konuşmaya yapması gerekiyordu. Eleanor cevap beklerken tekrar konuşmaya başlamıştı beklemekten sıkılmıştı anlaşılan "Soruyu yinelememi bekliyorsun galiba ya da senin için zor bir soru sordum?" Bu sözün ardından Enric biraz kızgın gözüküyordu, sabrının son safalalarına girmişti. Eleanor beklemekten sıkılan bir kızdı, Enric cevabını vermeden tekrar söze başlamış ve sesinin tonunu yumşatmıştı "Sözüne başlamadan söylemek istiyorum Enric, özür dilerim kabalık ettim sanırım biraz. Fakat çok gerginim istersen gidebilirim hem daha çok canını sıkmam..." Enric tam da bunu düşünüyordu. Yine haklı olup üste çıkmıştı Eleanor. Yeni bir sebep bulmuştu bu davranışlarına, böylece Enric ona "Git!" demeyecek ve orada kalıp Enric'i aşkından aşağılamaya devam edecekti. Enric ona henüz duygularını belirtmemişti ama o da her kız gibi anlamıştı birşeyler. Enric beklemekten sıkılmıştı Eleanor'un bakışlarının altında, artık konuşmaya başlamalıydı, "Eleanor, lütfen sözümü kesme. Bu söyliyeceklerim sana saçmada gelebilir ama bunlar benim için çok önemli..." Enric ilk cümlesini bitirmiş ve gerisini devam ettirmek için sabırsızlanmıştı. Bu zamana kadar bu anı beklemişti meğer. "Benim burada ne işim olduğu pek önemli değil, ama ne hissettiklerim oldukça önemli. Beni bilirsin kızlarla aram çok iyidir ve onlarsız yapamam, neredeyse her kıza sadece bir kız gözüyle bakarım. Ama sen benim için öyle değildin, bende çok farklıydın, anladım ki sadece öyle sanmışım. Evet, seni seviyordum ama şimdi öyle değil. Çünkü, şunu çok iyi biliyorum ki ben bu sevgi için sadece kendimi kandırmışım, sende beni oyalamışsın..." bunları söylerken sesi o kadar kırgın ve bir o kadar da güçlüydi ki, Eleanor'u oldukça sarsmıştı. Ama Enric'in susmaya niyeti yoktu, şimdi herşeyi bitirecek ve onu dinlemeden çekip gidicekti "Eleanor sakın inkar etmeye kalkma olur mu? En azından sadece böyle yap, senden tek isteğim bu. Şimdi sen burda ne kadar kalmak istiyorsan kal, ama ben gidiyorum!" Enric ilk defa böyle duygu dolu cümleler kurmuştu. Sözlerinin ardından Eleanor'un yüzüne bile bakmadan çekip gitmişti hızlı adımlarla, o da karanlığın içinde bir sır olarak kayboluvermişti...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
/ Yepyeni Mutluluklar \\
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Melez Prens'den Yepyeni Haberler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: