Margolis Marguerite Snape Muggle
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 427 Galleon : 12706 Ekspresso Puanı : 0 Kayıt tarihi : 30/06/07
| Konu: Ocak 2008 Dırdırcı Magazin Dergisi C.tesi 26 Ocak 2008, 17:42 | |
| Tılsım Profesöründen Şok Açıklama: Hayatım Elwina’yı Sevmekle Geçti!
“Son zamanlarda büyücülük dünyasında gelişen aşklar hepimizde olduğu gibi bende de şok etkisi yarattı.” diye yazıyor editörümüz Margolis Marguerite Snape.
“Hele tam Dırdırcı basılmadan önce aldığım haber, beni St. Mungo’da şok tedavisi olmaya kadar götürecek dehşet bir haberdi… Evet, sevgili okuyucular, yanılmadınız, gözleriniz yanlış görmedi, Hogwarts’ın ünlü Tılsım Profesörü Logan James Howlett, Elwina Wren Malfoy’a aşkını itiraf etti!
Elwina’yı hayatı boyunca sevdiğini öne süren Howlett’ın bir zamanlar şimdi Hogwarts’ın yüksek müfettişi olan Angelina Hermonie Dumbledore ile ilişkisi olduğu biliniyor.
‘Sen benim hayatımın aşkısın Elw… Senden başkası hayatıma giremez, girmemeli, gel evlen benimle!’ dedi Howlett…
Peki, tüm bu samimi aşk sözlerine karşılık olarak eski yazılar profesörü ne cevap verdi? Tabii ki de, tüm kazananlar gibi, terk etti. Howlett’ın babası yaşında olduğunu söyleyen genç Malfoy’un yurt dışında bir sevgilisi olduğu biliniyor.
Howlett şu an terk edilmiş bir erkek. Üzülme Howlett, sen daha iyilerine layıksın! Buradan genç Malfoy’a gururunu yenmesini ve zengin bir koca bulmuşken evlenmesini tavsiye ediyoruz…”
KOFTİ İLE KEHANET PROFESÖRÜNÜN BÜYÜK AŞKI ŞOK YARATTI
Lamar Isidore de villiers; son zamanların en çok konuşulan aşıklarından biri daha. Aşkı uğruna neleri göze aldı, nelerden kaçtı, editörümüz Marguerite Snape sizin için bunları irdeleyecek.
Fleur Delacour, iyi görücüler çıkarmış bir aileden gelen genç ve güzel bir Kehanet Profesörü. Hufflepuff binasından yüksek dereceyle mezun oldu, aynı zamanda sınıf başkanıydı.Gerek Sbd ve fybs’leriyle, gerekte Hogwarts siciliyle profesörlüğü hak etti.
Fransa’ya yaptığı bir yolculukta; Lamar ile tanıştı. Lamar günümüzde “bulanık” olarak tabir ettiğimiz büyücülerden bile daha kötü bir durumdaydı: gücünü reddetmişti… Büyücülük güçlerinin olmasını istemiyor ve bir Muggle gibi sürdürmek istiyordu yaşamını.Merlinin yırtık pantolonu adına, bu da neyin nesi böyle?
Miss Delacour önce bu düşüncelere sıcak bakmadı tabii, ama zamanla aşkın ateşi onu da sardı: Lamar’a aşık olmuştu ve onun iğrenç muggle severliğini artık umursamıyordu.
Lamar Isidore de villiers; şimdi Fransa’da bir Muggle dükkanı işletiyor, Miss Delacour ile düzensiz aralıklarla görüştükleri belirtiliyor. Onlar aşklarından bu kadar emin ama; biz dergi ekibi olarak bu aşk nereye kadar gider, bilmiyoruz. Bir öğüdümüz olacaksa, o da Miss Delacour’a: “güzelliğini kullan, koftiler sana göre değil bebeğim!”
Profesör Miller’dan bir Değerlendirme: Hogwarts'ın Yeni Sezonu Bomba Gibi!
Hogwarts'ın yeni sezonunun başlaması okulda bir bomba etkisi yarattı denilebilir. Öğrenciler her zamankilerden çok daha canlı, daha aktif ve daha çalışkan.
Uzun, kötü bir zamanın ardından Hogwarts kendine geldi. Bu kötü zaman içerisinde neler olmadı ki! Profesörlerin okuldan kaçışları, birden yok olmaları, okulda olmalarına rağmen ders işlememeleri... Ya öğrenciler? Onlar da farksızdı. Bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar öğrenci vardı -ben de dahil- adam gibi derslere çalışan, biraz olsun ilgi gösteren. Ama ne olduysa oldu! Kötü büyü bozuldu. Hogwarts eski haline dönmeye başladı. Henüz hala gelişim sürecinde ama bu hızlı gelişimi göz ardı etmek mümkün değil. Öğrencilerin sayısının artmasıyla birlikte derslere olan ilgiler de arttı. Açık olan derslere yeni profesörler -ben de dahil- atandı. Kısaca cıvıl cıvıl, güzel, cici bir okul oldu Hogwarts. Sonsuz emekleri için Hogwarts Müdiresi Amortentia Cécile Dumbledore'a sonsuz teşekkürler. Tabii her zaman onun yanında olan Hogwarts Yüksek Müfettişi Angelina Hermonie Dumbledore'a da teşekkürler. Saygılar... İkisinin de her şeye çok emeği dokundu.
Öğrencilerden bahsettik... Gözümüze takılan kişiler ve olaylar da yok değil! Safkan ve Bulanık kavgaları, Slytherin'lerin diğer binadakilere şüpheyle yaklaşmaları, aşklar, kavgalar, nefretler... Daha neler neler! Göl Kenarı ise olayların en çok patlak verdiği yer. Çünkü öğrenciler orayı daha çok seviyor. Ders aralarında ferah bir yerlere gitmek onları rahatlatıyor. E, doğal olarak öğrenciler zamanının birçoğunu orda geçirdiğinden her türlü trajediye de açık bir ortam oluşuyor.
Bizlerin en çok dikkatini çeken olaysa bir Rawenclaw'lı öğrenci olan Eragon James Black'le Slytherin öğrencisi olan Ilithya S. Darknight'ın ani yakınlaşması! Çocuğun kızdan hoşlandığı belli ama kız pek yüz vermiyor anlaşılan.
Peki ya Hufflepuff öğrencimiz Haktor Ronald Backser ve Gryffindor öğrencimiz Melania Miguela Zacarias'ın ilişkilerine ne demeli... Elbette şimdilik pek bir şey yok. Gayet düzeyli bir ilişkileri var. Hatta fazla arkadaş canlısı.Ama bu arkadaşlığın aşka dönüşmeyeceği ne malum?
Peki ya yine Melania ve Slytherin öğrencisi Ashley Michelle Tisdale'ın arasından esen soğuk rüzgarlar... Babasının Muggle olmasını Melania kötü bir şekilde ödüyor.
Zarovich geri döndü!
Ayrıca KSKS profesörümüz Strahd Von Zarovich, nam-ı diğer Zaro, okuldan atılmaya aday. Her işe burnunu sokmasıyla meşhur ve kimse tarafından sevilmeyen Zaro, Sayın Müdire Dumbledore'un burnundan getirdi denilebilir. Hogwarts bir bakımdan bununla da sarsılıyor. Dumbledore tüm okulun önünde Zaro'yu azarladı. Hem de ne azarlamak! İçindeki her şeyi döktü diyebiliriz. Zaro ise hala yüzsüzlüğünü korumakta. Ayağını denk almasını öneririz burdan. Çünkü bu gidiş hiç iyi değil. Dumbledore onu Afrika'ya bile sürdürebilir bu sinirle.
**
Hogwarts’ta Aşk Başkadır
Hogwarts'ta aşklar bir sarmaşık gibi yayılıyor. Sanırım bu gençliğin hormonları biraz fazla gelişmiş. Daha okula yeni başlayan küçük büyücü ve cadılarımız arasında bilmem kaç aydır tanıdığı kişiyle öpüşmek moda oldu. Eragon'un ve Ilithya'nın ateşli öpüşmesinden sonra iki Hufflepuff'lı çıkıyor karşımıza; Akazukin Konshin ve Renny Dawkin.
Bu ikilinin ikisi de birbirleri seviyor gibi gözüküyor. Renny, Ilithya gibi öpüştüğü kişiden uzaklaşmaya falan çalışmadı. Tem tersi üstüne gitti... Veya her ne deniyorsa...
Olayların çok hızlı geliştiğini söylememe gerek yok heralde. Bizim zamanımızda böyle miydi hiç? Erkek bile bulamazdık. Kız kıza takılırdık. Bak şimdiki gençlere elini sallasan öpüşen bir çifte çarpıyor. Hem de bunlar 1. sınıf... Merlin onlara akıl fikir versin.
Hogwarts'ın Rawenclaw'lı öğrencilerinden, zeki olması gereken ama aslında o kadar da zeki olmayan, Slytherin'de olmak isteyen, seçmen şapkanın hatasına kurban gittiğini söyleyen biri; Eragon... Bu çocuk çok çapkın. Tam bir playboy... Senenin başlarında Ilithya'ya sarkmış fakat aradığını bulamamıştı. Ilithya ise Noel Balosu'nda Eragon'u ekerek ona gereken cevabı vermiş oldu sanırsam. Belki de bazı nedenlerden dolayı baloya katılamadı; ama sonuç olarak Eragon'u ekmiş bulunmakta.
Dırdırcı için yazılar yazarken, her yazışımdan sonra yeni bir aşk takılıyor gözüme ve bunları tekrar kalemim aracılığı ile parşömenlere aktarıyorum. Yeni bir aşk: Haktor ve Amy! Eragon'un ilişkileri gibi düzeysiz bir ilişki değil. Sağlam temellere sahip. Göl Kenarı'nda birbirlerine açıkça birbirlerinden hoşlandıklarını söylediler. Üstelik direk dudaklara yapışma gibi bir olay da yoktu.
Aslında asıl habere geçmek istiyorum. Hogwarts'taki Noel Balosu!
Çok ihtişamlı bir parti olmasına rağmen pek rağbet görmedi anlaşılan. Bir kere birçok profesörden yoksun bir partiydi. Sadece biz genç profesörler ordaydık. Bizim dışımızda hiçbir profesör orda değildi. Bunun ortak bir nedeni mi vardı yoksa organizasyon hatası mıydı? Aslında organizasyon hatası demek işime gelmez. Sonuçta konseyl herkese mektuplar gönderdi, her seferinde söylendi ve koridorlara kağıtlar asıldı. Tabii herhangi bir şekilde ulaşmamış olabilir mektuplar; ama sen onca kişinin arasında Noel Balosu olacağını duymuyorsan kulaklarında bir problem var demektir. Çoğu kişinin keyfinden katılmadığını buradan anlayabiliriz.
Onlar balolara, partilere katılmaya dursunlar, biz elimizde kalanlarla idare ederiz. Bu baloya en çok Hogwarts’ın çömezleri ilgi gösterdi. Kimler mi vardı? İlk önce gruplardan başlayalım isterseniz…
Partiye grup halinde katılan 3 masa vardı. Birincisi Ölü Büyücüler; biz, ikincisi Logan’ın grubu olan Ateş Viskisi Sevenler – ki şu ana kadar hiçbir işlevini görmedim, baloda bile neredeyse hiçbir şey yapmadılar-, son olarak da kendilerine Slytherin Girls lakabını takan Ashley M.Tisdale, Vanessa Exangel ve M. Dennise Anderson. Bizi bilenler bilir; Slytherin Girls ismini biz kullanırdık eskiden. Öyle anılırdık… Şimdi ise Ex-Slytherin Girls olarak biliniriz. Peki nerede telif hakkımız? Tamam yeni Slytherin Girl’ler yetiştirmek güzel ama ben, bana bu konuda danışılmasını isterim.
Bu üç kız parti boyunca içmiş, eğlenmiş ve bulanıkların dedikodularını yapmışlardı. Araya bir parazit de daldı bir ara. O gruptan olmayan biri; nedense çok pasifti. Fakat onu ezmeye gönlüm razı olmaz… Ne de olsa o da bir Slytherin! Slytherinler bir ortama girdiğinde kendisini kabul ettirmesini bilmeli… Bu kız da gelişecektir umarım. Adı ne mi? C. D. Elizabeth Manners.
Merlin’in sakalı! Kaç tane ismi var bu kızın? Her neyse… O C. D.’nin ne olduğunu bilmiyorum.
Biz çiftlerimizle devam edelim. Sanırım en iyisi –aslında tek onlar vardı- Haktor ve Amy’ydi. Bu çocukları seviyorum! Partide de oldukça eğlendiler. Onlar için diyecek pek bir şey yok. Gelelim diğer çift olmaya çalışan çiftlere. Daha önce de bahsettiğim gibi Ilithya zaten Eragon’u ekmişti. Başka bir ekilen ise Lily olmuştu. TeTisheri Cracksand tarafından… Üzülmeyin çocuklar… Demek ki neymiş? Sizi ekene tekmeyi basacakmışsınız!
Tekler masası ise normalden daha sakindi. Az kişi vardı. Birkaç eşleşme de orda olmuştu. Örneğin Amy ile Haktor orada birbirlerini bulmuş sonra ayrıca kendi masalarına geçmişlerdi. Bizim Sly-Girls de öyle… Katie Bell uzun süre sonra tekrar göründü! Ama fazla ortalığa çıkmadı nedense. Sadece masada oturdu. Kimseyle konuşmadı bile. Bu yeni ortamda kimseyi tanımamanın acısıydı…
Martha Lillian Grangé, Avril Smith ve Vanessa Lestrange tekler masasının dikkat çeken isimleriydi. Kız kıza çok güzel eğlendiklerini söyleyebiliriz.
Bir balo daha böyle geçti. Pek umduğumuzu bulamadık. Ne diyelim… Nice Senelere!
Hogwarts'ta Neler Oluyor?
Dergimiz Dırdırcı sizler için bir zamanlar hepimizin koridorlarından geçtiği çoğu İngiliz büyücünün hiç düşünmeden çocuklarını emanet ettiği belki de büyücü toplumunun en önemli kurumlarından biri olan Hogwarts'ı mercek altına aldı. Büyücü dünyasının Hogwarts içindeki olayları tüm çıplaklığıyla görmek için haykırdığını bildiğimiz için bu yazı dizisini Hala Hogwarts'ta dönen gizli çarkların içinde yer alan genç ve yetenekli bir arkadaşımıza hazırlatıyoruz.
Genç yaşına rağmen Hogwarts'taki skandalları ustalıkla ortaya çıkarıp gözler önüne seren muhabirimiz Vanessa Exangel son yazı dizisiyle ilgili şöyle diyor.
''Evet gelecek ay yayımlayacağımız yazı dizisinden sonra gözü kapalı güvendiğiniz Hogwarts yönetimi hakkında daha farklı düşüncelere sahip olacaksınız diye düşünüyorum. Bildiğiniz gibi Hogwarts son dönemde hızla deri değiştirerek yeni bir rejime girdi.Acaba bu yeni rejimle iktidara gelen diğer iki büyücü Hermonie Dumbledore ve Severus Knitten, Hogwarts Müdiresi Amortantia Cécile Dumbledore'un tek başına iktidardayken el altından gerçekleştirdiği birtakım usulsüz olayların gizlenmesinde kullanılan iki masum kurban mıydı? Knitten'in uzun bir süre büyücü dünyasından yok olup ardından da görevinden istifa etmesi bunun bir kanıtı mıydı? Hepsini ve daha fazlasını diğer ay yayımlanacak yazı dizimde bulabilirsiniz.
Tabii Hogwarts'ta dönen dolaplar yalnızca bununla da sınırlı değil. Masum, aklı karışmış öğrencilerini şimdiden yoldaşlık büyücü mücadelelerinde kullanmak için eğiten, kendi özel hayatlarındaki çeşitli sorunları öğrencilerine her şekilde yansıtan profesörlerde bu çarpık düzenin bir parçası. Bilgilenmek ve Hogwarts'taki tehlikelere karşı çocuklarınızı koruyabilmek için gelecek ayı bekleyin.''
Sihir Bakanlığında Yeni Atamalar!
“Geçtiğimiz ay büyücülük dünyası için gerçekten de dolu dolu geçen bir aydı” diye yazıyor özel muhabirimiz Marguerite Snape. “Özellikle Bakanlık, gerekli yerlere müthiş atamalar gerçekleştirerek hepimizi şaşırttı.
Sihirsel Yaptırım Dairesi Başkanlığı Æon Amelia U. Warner’a verilirken, Sihirli Kazalar ve Felaketler Dairesi Başkanlığı Mattéo B. Fletcher’a verildi. En önemlisi de, Fransa da Uluslar arası Sihirsel İşbirliği Dairesi Başkanı olan Lily Alanis C. Allen’in İngiltere Bakanlığı Uluslararası Sihirsel İşbirliği Dairesi Başkanlığın atanması oldu.
Umut ediyoruz ki bu memurlar bizi hayal kırıklığına uğratmz ve bakanlığı iyi yönetir… İyi Şanslar Lily, iyi şanslar Æon ve iyi şanslar Matt!
** Yardımları için sevgili grafik ve sanat yönetmenimiz Elwina Wren Malfoy'a sonsuz teşekkürler.Kolajlar, resimler ve grafikler kendisinin elinden çıkmıştır. | |
|