Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Büyük Şölen

Aşağa gitmek 
+19
Drizzt Miller
Marietta Dennise Black
Vynsja Croweix
Lily L. Black
Hayley Mireille Vance
Marveille Croweix
Krystal Angelina Delacour
Issoria Lathonia
Valencia Claudía Ruselló
Johnny Amoux Malfoy
Severus Rodney Anthony
Janice Dylan Lovett
Margolis Marguerite Snape
David Kevin Johnson
Laurel de Villep
Tatyana Johnson
Ivyanne Lynn Black
Lily Johnson
Amortentia Cécile Derwent
23 posters
Sayfaya git : Önceki  1, 2, 3
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePaz 16 Mart 2008, 22:11

“Seninle ben kuzeniz desem… tepkin ne olurdu?”

Sarah'nın ağzında çevirip durduğu şekerleme birden sabitleşmişti diliyle damağı arasında. Tek kaşını kaldırıp dikkatle Keiran'ın buz mavisi gözlerine baktı, ifadesiz yüzünde çok ufak bir merak kırıntısı geziniyordu: "Yani.. Anne tarafından mı?"

Keira'nın kafasını süratle sallaması üzerine, düşünmeye alışık zihnini şöyle bir yokladı. Neden olmasındı ki? İrlandalı ve safkan... Akraba olmamaları tuhaf olurdu esas.

Keskin hatlı dudaklarında eğri bir gülüşle omuz silkip şekerini yuttu ve yanıtladı: "Mümkün tabi ki, safkanlar arasında hep akrabalık vardır zaten, üstelik irlanda nispeten daha küçük bir bölge. Hoş bir tesadüf."

Sükunetle saçlarını yüzünden geri çekti ve duru beyaz teninde, göle açılan iki koca delik gibi duran gözlerini ovuşturdu. Keiran'ın yüzündeki ilgili ifadeye eğlenir bir tavırla bakmayı sürdürüyordu, tabaklar dolusu tatlının üzerinden..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Rocio Sycorax Malfoy
Azkaban Kaçağı
Rocio Sycorax Malfoy


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 Yuppirt8
Mesaj Sayısı : 974
Yaş : 35
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12346
Ekspresso Puanı : 20
Kayıt tarihi : 24/01/08

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePaz 16 Mart 2008, 23:19

Herşey güzel başlamıştı, planladığı gibi gidiyordu. Bu akşam sezon başlıyordu, açılış şöleni başlamıştı bile. Aslında biraz geç kalmıştı Sy, daha ilk günden işi savsaklamak olmazdı. İnanılır gibi değildi, bu gece itibariyle resmen profesör olmuştu. Profesör Malfoy.. Düşüncelere dalmıştı ki biraz daha geç kalırsa Elw'in ona yapacakalrını anımsadı, üstünü son bir kez düzelttikten sonra hızlı adımlarla büyük salona doğru yöneldi. Büyük bir çoğunluğu tanıyordu, anlaşılan bu akşam bir tek yeni 1. sınıflar ile tanışabilecekti. Bazı öğrencilerin onu garipsediğini görebiliyordu. Yani Sy arkadaşaları yaşındaydı ve deneyimsizdi. Omuz silkip devam etti, o bir Malfoy'du. Kendi kendine mırıldanmayı sevdiği bir sözdü bu. Adımlarını yavaşlattı, gelmişti. Neredeyse herkes buradaydı, anlaşılan bir o bu kadar geç kalmıştı. Geçen seneden muzur bir 1. sınıf öğrencisi olarak hatırladığı kızla göz göze geldi;

'' Merhaba J.D..'' Ve diğer yeni öğrencilere gülümsemeye çalıştı ve başka aşina yüzler aramaya başladı. Çok geçmeden Elw'i gördü hemen yanına gidip oturdu. Linda'da oradaydı, '' Afiyet olsun.. '' diye mırıldandı ikisine de, onları çok sevse de her zaman aralarında bir saygı vardı. Sonra tabığını doldurup yemeğe başlayacaktı ki tam karşısında Quilla'nın oturduğunu farketti. '' Sen!! Quilla sen de mi profesör oldun? Ben, bilmiyordum.. '' Biraz yüksek sesle söylemişti ama doğaldı oldukça heyecanlanmıştı. Kendisi gibi yeni mezun birini görmek, özellikle ki bir dostunu görmek onu oldukça mutlu etmişti. Yazın evde fazla durmayarak kaçırdığı bir olay daha diye geçirdi ve tek tek onların yüzlerine baktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Janice Dylan Lovett
Gelecek Postası Editörü
Janice Dylan Lovett


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 Danceuy7
Mesaj Sayısı : 440
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12318
Ekspresso Puanı : 8
Kayıt tarihi : 13/02/08

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 17 Mart 2008, 19:23

''Ashley Catty. Evet,tabii güzel okul.Keşke bulanıklar da olmasa..''

JD Ashley' nin son sözlerini zorlukla duyabilmişti. Konuşmuş olmak için konuşmayı sevmiyordu. Ama zorlukla duyduğu birkaç kelimenin duymak istediği şeyler mi olup olmadığını merak etmiyor da değildi. Ashley' nin her halinden belliydi LS' e uygun biir olduğu. Sadece onu biraz daha tanımak istiyordu JD. Önünde duran ne olduğunu bilmediği tatlıdan bir çatal aldı. Tadına iyice varabilmek için ağzında gezdirdikten sonra memnuniyetle mideye indirdi. Çatalıyla bir parça daha almak için hamle edecekken konuşmaya başladı.

" Bulanıklar mı dedin? "- çatalıyla aldığı parçayı ağzına götürdü-" İğrençler öyle değil mi? Yani eğitim görmesinler demiyorum ama onlarla aynı kefeye konmak ağır geliyor..."

Hufflepuff masasında şen kahkahalarla şakıyan bir grup bulanığa tiksinti dolu bakışlar fırlattı. Ne kadar da acizdiler. Etraflarında olan biten her şeyden habersiz; saflıklarıyla insanların kendilerine acımalarını sağlıyorlardı. Eğlenip gülüyorlardı ama ' Carpe Diem ' değildi bu. Saflıktan doğan basitlikti yalnızca. Kafasını tekrar Ashley'e çavirip konuşmaya devam etti.

" Eee Ash, Adrâs sana LS'ten bahsetti mi hiç? Bu arada sana Ash diyebilirim öyle değil mi? "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marveille Croweix
Perfect Li(f)e Yazarı
Marveille Croweix


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 Heyup7
Mesaj Sayısı : 2182
Yaş : 29
Kan statüsü : safkan yani nolcak ki başka.
Galleon : 12730
Ekspresso Puanı : 22
Kayıt tarihi : 11/11/07

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 17 Mart 2008, 20:49

" Eee Ash, Adrâs sana LS'ten bahsetti mi hiç? Bu arada sana Ash diyebilirim öyle değil mi? "

Kız sözlerini tekrar edince şaşırmış bir şekilde ona döndü.Kaşlarını kaldırıp bir süre ona baktı.Sonra her zamankindan farksız olarak bu konunun da üzerinde yorum yapmadan tabağının önündeki pudinge döndü.Görünüşü nedense küçük kıza oldukça tuhaf gelmişti.Tabağına alıp yemeğe başlarken JD yeniden konuşmaya başlamıştı.LS derken neyi kastediyordu?Veya Adrâs ona ne anlatmalıydı?Bu okulda her şey kısaltmalı olmak zorunda mıydı sanki!Meraklı bakışlarını önce ablasının ardından JD'nin üzerinde gezdirdi.Konuştuğunda ses tonundaki şaşkınlık ön plandaydı.

''LS?''

Kelimeyi yada her neyse JD'nin bahsettiği şeyi tekrar ederek anlamadığını belirtti.İsim konusundaysa sadece başını *evet* anlamında sallayarak yanıtladı.LS her ne ise Ash'in dikkatini bir hayli çekmişe benziyordu.Pudinginden bir kaç kaşık daha alırken bunun üzerinde içten içe düşünüyordu.Slytherin'lilerle ilgili olduğu açıkça ortadaydı ancak ne olduğunu henüz anlayabilmiş değildi..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://hogwartsekspresi.editboard.com/lejantlar-biolar-f164/marv
Lily L. Black
Sihirli Oyunlar ve Sporlar Dairesi Başkanı
Lily L. Black


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 44692542ju9
Mesaj Sayısı : 2960
Yaş : 29
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12324
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 07/02/08

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 17 Mart 2008, 23:28

Lily artık bir lokma daha yerse büyük ihtimalle patlayacağını düşünüyordu ama hiç şikayeti yoktu yine de.Tren'de açlıktan ölmüştü.Sabahta doğru dürüst bir şey yemeyince.Baş ağrısının tokluk hissiyle beraber geri dönmesi şaşırtıcı değildi.Bir yandan önündeki altın balkabağı suyu kadehiyle uynuyor bir yandan masadaki konuşmaları dinliyordu.O sırada yanındaki iki kişinin konuşmalarını duydu.Araya giren sesler bunu zorluyordu gerçi.Büyük salonda devamlı bir uğultu,bir gürültü vardı ve Lily rahatsız oluyordu.Normalde olmazdı ama trendeki şapşal kızlar..Düşünceleri tekrar konuşmada duyduklarına döndü.

-"Parti? Nasıl yani, ne zaman?"

-"Birazdan.Ortak Salonda,az önce duydum Vitt'ten."

Lily Konuşmanın gerisini diğer yanında kulağını sağır edecek kadar bağırarak konuşan bir gurup 2. sınıf öğrencisi yüzünden duyamadı.Homurdanarak önüne döndüğünde bir süre sonra yine masadaki konuşmalara dalmış,duyduğu parti lafını unutmuştu.Ne yazık ki.Konuşmaları esneyerek dinliyor ve Şölenin ne zaman biteceğini merak ediyor,biran önce pencere kenarındaki rahat ve sıcak yatağına gitmek ve uyumak istiyordu.Yarın ilk dersin ne olduğunu biliyordu sadece.Tılsım.Erken kalkması gerekecekti.En zorlandığı şeylerden biriydi bu.O yüzden zaten keyfi çok yerinde olmadığından -2. sınıfların yanında olmak isterdi o sırada.- Biran önce yatmak istiyordu.Ama anlaşılan bu isteğine katılan yoktu.Her yer konuşan,gülen ve nbağıran öğrencilerle doluydu.Yorgun bakışları yine karşı çaprazındaki uzun boylu çocuğa ve konuştuğu kıza sabitlendi.Sıkılmıştı.Şölenin bitmesini istiyordu..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
Margolis Marguerite Snape
Muggle
Margolis Marguerite Snape


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 Hmbl7
Mesaj Sayısı : 427
Galleon : 12710
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 30/06/07

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeCuma 21 Mart 2008, 20:31

Marguerite her zamankinden daha sessizdi, sakin sakin etrafındaki insanları gözlüyor; hepsinin seneye ne kadar da enerjik, ne kadar da neşeli başladığını görerek içten içe gülüyordu. Bakalım bir hafta sonra da bu kadar enerji dolu olabilecekler miydi? Dersler yoğunlaşınca aynı neşeyle konuşup söyleşebilecekler miydi?.. Tabii aynı şeyler kendisi için de geçerliydi, profesörlüğün yanı sıra birde Dırdırcı'nın editörlüğünü yürütmeye çalışacaktı. Hadi geçen sene tecrübesizim, çaylağım diyerek bazen ipe un seriyordu; ama bu sene, 'yeni' olmaktan çıkmıştı. Hareketlerine çeki düzen vermeli, öğrencilerine örnek olduğunu unutmamalıydı.

İçinde veela votkası olan kadehinden bir yudum aldı ve bifteğini parçalara ayırarak yemeye devam etti. Kısa bir süre sonra; ana yemekler kayboldu ve yerini mükemmel tatlılar aldı. Marguerite tabağına çilekli puding doldurdu ve bitirdikten sonra sanki kıtıkltan çıkmış gibi melas şekerlemesine ve turtalara saldırdı. Kekler, pastalar, yumurta şeklinde çikolatalar derken, karnı şişmişti, bu kadar yiyebildiğine kendisi bile şaşırıyordu. Büyük Şölen'lerde her yıl yemekler güzel olurdu, ama ilk defa bu kadar doyumsuz davranmıştı.

Gözleriyle salonun tüm köşelerini süzmeye başladı. Birinci sınıf öğrencilerinde narin bir heyecan vardı, karşılarındakilerle konuşurken yanlış bir söz söylememeye dikkat ediyor gibiydiler. Daha büyükler ise oldukça rahat bir tavırla yemek yiyor, konuşup gülüşüyorlardı. Marguerite saatine baktı, bellki beş on dakika sonra şölen bitecek, öğrenciler yatakhanelere, profesörler odalarına gönderilecekti. Aslında odasına gitmeyi iple çekiyordu, yatağına uzanıp kitabını eline almayı, yalnız kalıp düşünmeyi... Onu bu kadar durgunlaştıran şey, bir bakıma annesinin ölümüydü. Son derece içine kapanık bir insandı, duygularını gösteremezdi. Haberi aldığında ağlayamamıştı bile. Bütün her şeyi içinde yaşıyor, kimseye içini açmıyordu. Bu da onu günden güne tüketiyor, bitkin yapıyordu.

İç çekti ve bu sefer de profesörlere dikti gözlerini. Profesör McGonagall yan tarafındaki Elwina ile konuşuyordu, Margue içten içe, ne konuştukarını merak etti. İkisi apayrı dünyaların insanlarıydı. Ama görünüşe bakılırsa, gayet iyi anlaşıyor, ikide bir birbirlerinin söylediklerine gülüp duruyorlardı. Diğer profesörlerin de onlardan farkları yoktu, yemek yemekten ve gülmekten başka bir şey yapmıyorlardı. Margue sabırsızlıkla müdiresinin konuşma yapmasını bekliyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164/m-m
Cassandra I. Miller

Cassandra I. Miller


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 10nm9
Mesaj Sayısı : 74
Yaş : 33
Galleon : 12284
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 30/01/08

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeCuma 21 Mart 2008, 22:47

Cassandra sesiz adımlarla Büyük solanda yapılacak olan büyükm şölene doğru ilerledi uzun zamandır bu günü bekliyordu herkez için bu gün çok önemliydi bu doğruydu ama bu Cassandra için çok çok daha önemliydi.Üzerinde binasının farması vardı.Saçlarını arkadan çok deyişik bir şekilde toplamıştı , gözlerinin maviliği dahe da çok ortaya çıkıyordu.Bu günü geröekten çok önemsiyordu.Merdivende 2 Hufflepufflı kız gördü ikiside biribirini övüyorlardı.. Cass içinden

''hadi biraz eyleniyim'' dedi.

Ardından yanlarına kaşarak

''ay süpersin ay sen daha fazla süpersin ay ay ne kadar mükemmelsiniz ama ben berbatım '' dedi.

İki Hufflepufflı kız Cass'a bakarak:

''ay sende iyisin neyin var senin hadi anlat tatlım'' dedi.

Ardından sahte bir ağlamayla uzun bir nefes alıp sözüne devam etti:

''şey şey ben sağdece sizi çok aptal bulduğumu söylemek istedim söylermisiniz benim sizin gibi bir bulanık birde melezle ne işim olur hem işim diüştü diyelim niye dertleşim en fazla sizinle eylenirim''
dedi.

Ve saçlarını bir sağa bir sola savurarak büyük şölenin olduğu yere doğru yürümeye devam etti.Büyük bir neşeyle binasının masasına oturdu herkeze selam vererek olanları seyretti ve birazda ailesine bakındı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164/cas
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeCuma 21 Mart 2008, 23:06

Itami, gecenin bir vakti ailesi tarafından getirilmişti bu koskocaman kaleye. Annesinin süpürgesinin üzerinde ona yapışmış halde kale arazisinin kuşbakışı görüntüsünü gördüğünde kendini tutamamış, büyük bir şaşkınlık feryadı koparıvermişti. Daha önce böyle bir yer görmemişti.

".....SUGOOİİİİİİİ!!!!" diye attığı neşeli çığlık dengelerinin kaybolmasına sebep olmuştu ama annesi ustaca bir hareketle tekrar dengeyi sağlamış, onu sağ salim kalenin büyük kapısının önünde bırakmıştı.

Kale pencerelerinden süzülen ışıklar içerisinin çok sıcak bir ortam olduğunu ele vermişti. İçerdeki gürültüyü hayal meyal da olsa duyabilmişti Itami. Ufak tefek bedeni heyecanla titremişti.

"Aishiteru, Itami-chan..." demişti annesi, yanağına usulca bir hoşçakal öpücüğü kondururken.

Genç kadın giderken onun ardından bakakalan Itami, korkuyla karışık bir heyecanı yaşamaktaydı. Ne olcaktı şimdi? Eğitime başlaması gerekliydi ama burası bilmediği, tanımadığı bir ülkeydi. İnsanları bile bambaşkaydı. Daha yeni gelmişlerdi, konuşmayı bile bilmiyordu. Önceleri bu insanları tanımak için heyecan duysa da, can atsa da bunları düşündükçe kalbi kulaklarında atmaya başlıyordu. Korkuyordu. Kadının silueti gökyüzünde uzaklaşırken kendini tutamayarak onun ardından çığlık çığlığa bağırdı.

"Okaa-chaan!! OKAA-CHAAN!!"

Annesi onun duyamayacağı kadar uzaklaşmıştı şimdi. Ağlamaklı bir ifadeyle yutkundu. Bacakları titremeye başlamıştı. Umutsuzluk içinde, şaşkın bir ifadeyle içeri girdi. Sandığı çoktan ortadan kaybolmuştu bile, muhtemelen ev cinleri eşyalarını alıp götürmüştü. Yanında sadece sıkı sıkıya yapıştığı, iskelet şeklinde bir peluş oyuncak vardı.

Biraz korkarak, biraz da merak içinde ortak salona girdiğinde, okul arazisine ilk girdiği şaşkınlık bir anda aklını başından almıştı. Muhteşem salon o kadar görkemli görünüyordu ki, Itami ikinci bir çığlık atmamak için kendini zor tuttu. Okulun bu kadar görkemli olmasının yanında, bu kadar kalabalık ve enerjik olması da şaşırtmıştı onu. Masalar dolusu öğrenci, koca bir salon dolusu büyücü ve cadı vardı karşısında.

O sırada birisinin onu çağırtığını sandı ve başını dikkatini çeken tarafa yöneltti. Yanılmamıştı, yeşil armalı olan öğrenci grubundan çilli, garip bir çocuk-muhtemelen 3. sınıftaydı-ona el sallayarak masaya çağırıyordu.

"Hey! Ufaklık! Buraya gel!"

Itami başını hafifçe sola yatırarak çocuğa baktı. Denilenleri algılamakta güçlük çektiği, büzdüğü dudakları ve kocaman açılan kızıl gözlerinden belli oluyordu. Fikrini sormak üzere başını eğip kucağındaki oyuncağına baktığında ise göğsündeki arma dikkatini çekmişti. Yeşil bir fon üzerinde S şeklinde dolanmış bir yılan işlemesi vardı göğsünde-bu tıpkı onu çağıran çocuğunki gibiydi.

Bu işaret ona yeterliydi. Hafifçe güldükten sonra koşturur adımlarla masaya ilerledi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeC.tesi 22 Mart 2008, 00:21

Slytherin masasında, tam herkes sessizleştiğinde başlayan dalgalanma salondaki tüm öğrencilerin oraya bakmasını sağlamıştı. Keiran neler olduğunu anlamak için oraya doğru baktı. Uzun boyu için buna şükretti, çünkü herkes neler olduunu anlamak için oraya doğru bakıyor, fısıltılar başlamıştı. Keiran kendi binasından oraya doğru gidenleri görünce merakına engel olamadı. Giden kişilerin peşine takılmak için masadan kalkıp ayağa fırladı. Sarah'ın ters bakışlarını bile fark etmemişti. Slytherin masasının ortasında çekik gözlü bir çocuğun etrafına herkes toplanmış, ona birşeyler sorup duruyorlardı. Çocuksa onların yüzüne bakıp devamlı değişen ifadelerle birşeyler anlatmaya çalışıyordu. Keiran çocuğun ne dediğini kalabalıktan anlamadığı için yaklaşmayı denedi.

"Hey, sen de kimsin?"
"Ben bunun nece konuştuğunu anlamadım!"
"Bu şakaysa ahbap hiç hoşuma gitmedi bunu bil."
"Biri bina başkanını veya müdürü çağırsa ya."

Keiran çocuğun yanına geldiğinde duyduğu şeye şaşırıp kaldı. "Nihon go ga dekimaksu ka? Wakarimasu ka?"
Çocuk japondu.... Keiran dondu kaldı. Bu japon çocuğun burada ne işi vardı. İstemsiz ağzından dökülen kelimelere kendi de şaşırdı. "Hai.. Watashi wa ... Watashi wa Nihon go.... " gerisi neydi.. "ga joozzo.... joozu desu." Elleri dahil tüm vücudu titriyordu, çünkü korkuyordu. Ya yanlış dediyse... Bu arada ona doğru dönen bakışlarda rahatsızlık veriyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeC.tesi 22 Mart 2008, 00:35

Itami, masaya oturmasıyla beraber aldığı tepkilerden korkmuştu. Bütün masa susmuş, gözleriyle onu takip ediyordu. Önce garip görüntüsünden kaynaklanıyor sandı, Japonya'da hep böyle olurdu. Kaç kişinin beyaz saçları ve canavarlarınki gibi kırmızı gözleri vardı ki?

Masaya çökmesiyle beraber etrafındakilerin soru yağmuruna tutulmuştu. Bir anda bu kadar dikkat çekmeyi hiç istemiyordu, hele ki tanımadığı biryerde. Herkes sanki aynı dili konuşuyordu, ki bu şaşılacak birşey değildi, ama onların konuşmaları Itami'ye ilk defa duyduğu yabancı dilde bir şarkı kadar anlamsız geliyordu.

Sonunda birisinin "Şaka yapmayı kes, seni küçük beyaz sıçan!" diye saçını çekmesiyle ufak bir çığlık attı ve iskelet oyuncağını ona doğru savurdu. İlk dakikaları korktuğundan daha kötü geçiyordu, dudakları titremeye başlamıştı, kaçıp gitmemek için kendini zor tutuyordu.

"Kono bachi atari!.."

Artık olay o kadar büyümüştü ki diğer masalardan da farklı renklere bürünmüş öğrenciler etrafını sarmaya başlamıştı. Kendi kendine küçük bir lanet okudu. Daha sonra da onu burada tek başına bırakıp giden ailesine. Akıllarından ne geçiyordu kim bilir?

Japonca bilen olması umuduyla, olabildiğince sesini yükseltti.
"Nihongo ga dekimasu ka? Wakarimasu ka?"
Herşeye rağmen sesi titrek ve çatlak çıkmıştı. Birkaç saniye kimseden cevap gelmeyince dudağını ısırarak yarı öfkeli bir biçimde başını önüne eğdi.

"Hai... Watashi wa..."

Birden duyduğu şeyle başını kaldırdı şaşkınlıkla. Hayal gücü olamazdı, değil mi? Birileri dilinden anlıyor olmalıydı. Ama her kim ise duraksamıştı, Itami yumruklarını sıkarak kalabalığa baktı ve devam etmesini diledi delicesine.

"Watashi wa Nihongo go...ga joozzo.... joozu desu."

Itami sonunda kimin konuştuğunu bulmuştu. Mavilere bürünmüş öğrencilerin arasındaydı, dikkat çekici bir tipti ve her halinden rahatsız olduğu belliydi. Bir an burada Japonca biliyor olmanın kötü bir şey olup olmadığını düşündü, çünkü çocuk korkmuşa benziyordu.

Itami gene de umursamadı. Birilerinin-az buz da olsa-Japonca konuşabilmesine öylesine sevinmişti ki koca bir sevinç çığlığı atarak, önündeki masanın ve yemeklerin de yerlerinde hafifçe sıçramasına sebep olacak hızla ayağa fırladı.

"Anata kaa??!!! Hontoo niii??"

O sırada sıçrattığı masa nedeniyle bardaklardan biri, içindeki tüm balkabağı suyunu bir kızın üzerine boşaltarak devrilmişti. Itami paniklereyek ellerini sağa sola sallayarak özür dilemeye başladı. Yüzünün yandığını hissediyordu, utanmıştı.

"Sumimasen!! Sumimaseeeeeeeeeeen!!!! Gomennasai! Shitsurei shimasuuuuu!..."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeC.tesi 22 Mart 2008, 01:14

Keiran insanların ona bakmasındna mı yoksa çocuğun tipiyle birlikte ne söyleyeceğini bilmemesi, zihinindeki her hücreyi ne halt etmeye konuştuğunu anlamak için kasması onu zorluyordu. Çocuğun kurtarıcı kendisine bakarak ayağa fırladığını görünce arkasına bakmadan kaçmak istedi."Anata kaa??!!! Hontoo niii??"
"Ne!" diyen eden beynini susturmaya çalıştı. "Seni anlıyor muyum? Sanırım biraz..." diye iç geçirdi. Ne demeye çenesini tutamamıştı ki, şimdiden etrafın bakışlarından rahatsız olmuştu.
Çocuğun panikle etraftan özür dilediğini anlayınca biraz rahatlamaya ve onunla konuşmaya çalıştı. "Anata? Eigo ga dekimasu ka?"
Çocuk hayır anlamında kafasını sallayıp öne doğru eğilmişti. Keiran içinden "yandık!" diye yükselen sesi bastırmaya çalıştı. Kitaptan öğrendiği japoncası bu çocuk için kesinlikle yeterli olmayacaktı ama gene de denemekten başka çaresi yoktu. kelimeleri toparlamaya çalışıp sordu. "Nani ga hoshii no desu ka? Nande kita......no desu ka?"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeC.tesi 22 Mart 2008, 01:56

Üzerine balkabağı suyu dökülen kız oldukça sinirlenmişe benziyordu. Itami onun delip geçen bakışlarını görünce ister istemez geriledi. Ancak etraf kalabalıktı ve kız da Itami'nin bu garip kalabalığın ortasında aptal duruma düşmesiyle eğleniyor gibiydi. Zira ona kızdıktan ve bağırarak anlayamadığı birşeyler söyledikten sonra Itami'nin panikleyen halini görmüş ve etraflarındaki herkes gibi kahkahalarla gülmeye başlamıştı.

Mavili çocuğun yanına gelip onu biraz rahatlatmasıyla Itami onun arkasına saklandı ve çocuğun omzunun üzerinden kıza baktı. Japonca biliyor olması dolayısıyla şu anda kendine en yakın hissettiği kişiydi ve ne olursa olsun şu anda ona kesinlikle ihtiyacı vardı. Çocuğun yeteri kadar Japonca biliyor olmasını umuyordu ki, malum soruyla karşılaştı. Başını şiddetle iki yana salladı, İngilizce bilmiyordu, yalnızca ailesinin ona öğretmeye çalıştığı birkaç kelime vardı ki onlar da şu anda aklının ucundan bile geçmiyordu.

"Doko ka? Nihon kara, mochiron!.. Ototoi kimashita... Oi, doko de Nihongo no benkyoo o nosaimashita ka?"


edit:renklendirmeleri unutmayalım - a.c.m
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimeC.tesi 22 Mart 2008, 04:31

Keiran çocuğun arkasından söylediklerini anlamak için kendini kasıp duruyordu. Kelimeleri öylece hızlı şekilde arka arkaya söylüyordu ki, bu yüzden beynindeki bazı hücrelerin attığı acı çığlığını duyar gibi oldu. "Doko ka? Nihon kara, mochiron!.. Ototoi kimashita... Oi, doko de Nihongo no benkyoo o nosaimashita ka?" Keiran etrafın sesini duymazdan gelip hatırlamaya çalıştı. Evdeyken kardeşiyle yaptıkları o komik konuşmaları... Çocuğa dönüp sözlerini tekrarlamasını ama yavaş yapmasını istedi. "Moo ichido.... yukkuri hanashite..."
Kırmızı gözler ona ilgiyle bakarak demin söylediklerini tekrarladı. Keiran bu sefer dikkatini tamamen ona verdi. "Doko ka?.... Nerden mi?.... Nihon kara.... Japonya’dan. Ototoi kimashita.... Evvelsi...." Galiba evvelsi idi... "gün gelmişti. Oi, doko de Nihongo no benkyoo...." Çocuk ona soruyordu. "Kardeş*, sen Japoncayı nerden öğrendin?" Çocuğun dediklerini anladığında rahatladı. Şimdi ise tersine bir dalga onu bekliyordu. Ona cevap vermesi lazımdı... "Hon" diyebildi..

Etraftan bazı çocuklar -ki bunlar yaşça büyük olanlardı- Keiran'ın kolundan tutup tartaklamaya başladılar. "Ne konuşuyorsunuz ikiniz?" "Ne diyor bu beyaz fare? Konuşsana be!" Keiran sinirlenmemek için uğraşırken arkasındaki "Beyaz Japon" da elindeki oyuncağa benzeyen şeyle onlara vurmaya çalışıyordu. Aralarında kalan Keiran sinirle bir anda bu itiş kakıştan ve gürültüden hoşlanmadı, bağırdı. "Susun!" Sonra da arkasındaki Japon kıza dönüp elini ona doğru uzattı. "Yoroshii.... Achira.." Eliyle profesörlerin masasını gösterdi. "Watashi wa.. tatachi ga kusei desu.. Karera ... kyooju... Kimasu." Kız ona baktı ama ona itiraz etmeden geldiğini görünce Profesörleirn masaya doğru yürüdüler.

Profesör McGonagall'ın olduğu kısma gelince Keiran dili iyice tutuldu. Eliyle kızı işaret ederek konuşmaya çalıştı. "O Japonya'dan gelmiş ve İngilizce bilmiyor. Orada.." Arkasındaki geldikleri yeri göstererek konuşmaya devam etti. "Onu dilini bilen yok ve o da İngilizce bilmediğinden size getirmeyi uygun buldum, efendim." diyerek geri çekildi. "Umarım bu iş burada biter" diye içinden dua ediyordu. Profesörlerin birinin, bir şurubu veya büyüsü şu kızın dilini çözmezse, neler olacağını bilemiyordu. Geriye baktığında bazılarının hala olayı izlediğini, ama kendi masasındakilerin çoğunun binalarına gittiklerini gördü. Onları orada görmemek onu sanki desteksiz kalmış gibi hissettirdi.



out: (türkçeye böyle çevirmem herhalde daha uygun)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePaz 23 Mart 2008, 23:21


Itami sessizce çocuğu takip etmişti. Ona öylesine yakın duruyordu ki, adeta ona bir bağlama büyüsü ile yapışmış gibiydi. Üzerine gelen onlarca öğrenciyi elindeki iskelet oyuncağıyla savuşturmaya çalışıyordu. Tam anlamıyla sinirlenmiş küçücük bir çocuğa benziyordu; yuvarlak yüzü yanaklarını öfkeyle şişirince iyice yusyuvarlak olmuştu, dudaklarını büzmüştü ve kırmızı gözleri biraz ürkek, biraz da öfkeli bakışlarla etrafını süzüyordu.

Sonunda çocuğun sırtına saklanmış şekilde daha büyük, daha yetişkin cadıların ve büyücülerin olduğu bir masaya geldiler. Bunlar profesörler olmalıydı. Çocuk profesörlerle konuşurken birden oyuncağını tutmayan, boştaki eliyle onun cüppesini sıkı sıkı tuttuğunu farketti. Yavaşça çocuğu bıraktı ve etrafına bakındı. Profesörlerin yanına gelmeleriyle ilgiler dağılmış gibiydi, belki zorunlu olarak, belki de sadece onunla uğraşmaktan sıkılmışlardı. İkinci seçeneğin doğru olmasını ümit etti ve tekrar profesör masasına döndü.

Çocuk profesörle konuşmalarını bitirince ona baktı. Teşekkür etmek istiyordu. Siyah rugan ayakkabılarının üzerinde yaylanarak parmak uçlarına çıktı ve onun boyuna yetişmeye çalıştı.

"Arigatoo gozaimasu!!" diye fısıldadı sonunda, onun kulağına yetiştiğinde. "Okage de!"

Tekrar yere indiğinde ona gülümsedi ve profesörlere döndü. Artık iki eliyle de iskeletine sarılmıştı. Babasından bir şey beklemiyordu ama annesinin böyle bir derdi düşünebilmiş olması gerektiği kanaatindeydi. Belki de profesörler onu aynen eve gönderirlerdi?

Bu fikir ile kanının çekildiğini hissetti. Eve gitmek istemiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 24 Mart 2008, 00:45

Yemek masasında sohbete dalmış ve Slytherin bina masasında çıkan kargaşayı fark etmemişti. Ravenclaw'lı, daha önce hiç göremediği için birinci sınıf olduğunu düşündüğü bir oğlan ve hakkında aynı düşüncelere sahip olduğu Slytherin'li bir kız, Profesörler için ayrılmış masanın hemen önünde onlara sesleniyordu. "O Japonya'dan gelmiş ve İngilizce bilmiyor. Orada.." Angelina, oğlanın işaret ettiği yere doğru bakınca şaşkınlıkla etrafına bakınan Slytherin'li, çekik gözlü bir kız gördü. "Onun dilini bilen yok ve o da İngilizce bilmediğinden size getirmeyi uygun buldum, efendim." Angelina, anladığını belirtir bir şekilde başını salladı ve ayağa kalkıp onların yanına gitti. Kız gerçekten de hiçbir şey anlamıyor gibi görünüyordu. Daha önce Hogwarts'ta böyle bir sorunla karşılaşmamışlardı. Ama ne yapması gerektiğini biliyordu. Angelina, Ravenclaw'lı oğlana döndü.

- "Sen konuşabiliyorsan eğer, ona sorar mısın, sürekli yanında taşıdığı bir eşyası var mıymış?"

Oğlan başını sallayıp, kıza döndü ve Angelina'nın anlamaya bile çalışmadığı bir kaç kelime söyledi. Kız da, bunun ne işe yarayacağını anlayamamış bir şekilde, cevapladı onu. Ravenclaw'lı oğlan, ona dönüp açıklama yaptı. "Bir oyuncağı varmış, efendim."

- "Harika. Onu bana vermesini söyle."

Kurduğu emir cümlesi için kendinden nefret etmeyi bir kenara bıraktı ve konuşmanın ardından kendisine uzatılan oyuncağı eline aldı. Siyah cüppesinin cebinden çıkardığı asasını ona doğrulttu ve oldukça minik, adeta farkedilemeyen bir bilek hareketiyle beraber bir kaç kelime fısıldadı yanlızca dudaklarını kıpırdatarak. Daha sonra oyuncağı kıza geri uzattı.

- "Bunu yanınızdan ayırmadığınız sürece, size söylenen her şeyi anlayabilir ve cevap verebilirsiniz."

Yaptığı tılsımın işe yarayıp yaramadığını görmek için kızın cevap vermesini bekledi. Daha doğrusu, verip veremeyeceğini.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 24 Mart 2008, 01:02

Itami şaşkınlıkla olanları izliyordu. Profesör yanında sürekli taşıdığı birşey olup olmadığını sordu. Itami hiç düşünmeden cevap vermişti; şu anda sıkı sıkı tutmakta olduğu Tsubaki-chan vardı, peluş iskeleti. Mavili çocuk tekrar profesörle onun arasında tercüme yapmaya çalışırken meraklı gözlerle profesörü süzdü. Oldukça güzel bir kadındı, saçları tıpkı Itami'nin gözleri gibiydi, kıpkırmızı... Bir an kadına hayranlıkla baktığını fazlasıyla belli ettiğini farketti, bu onu rahatsız edebilirdi. Tedirgin bir şekilde dudaklarını yaladı.

Sonunda çocuk, profesörün oyuncağını istediğini söylemişti. Birkaç saniye için daha da sıkı tuttu Tsubaki'yi, onu birisine vermek istemiyordu. Ama içinden bir his bunun gerekli olduğunu söylüyordu ona. Sonunda elleri gevşedi ve ufak adımlarla masaya yaklaşarak profesöre oyuncağını uzattı.

Profesörün asayı çıkarıp büyü yapmasını izledi dikkatle. Her büyüyü böyle incelerdi, ama profesör büyüyü çok kısa sürede yapmıştı ve Itami ne dediğini anlamamıştı. Bilek hareketi bile oldukça çevik, bir o kadar da zarifti. Nasıl bir büyü olduğunu çok merak ediyordu oysa ki...

Sonunda Tsubaki ona tekrar uzatıldığında gizleyemediği neşeli bir gülümsemeyle onu geri aldı ve tekrar ona sıkıca sarıldı.

"Bunu yanınızdan ayırmadığınız sürece, size söylenen her şeyi anlayabilir ve cevap verebilirsiniz."

Itami'nin gözleri şaşkınlıkla açıldı. İnanamayarak bir kez daha düşündü, hayal görmemişti, değil mi?

Başını kaldırarak profesöre baktı. Gerçekten onunla konuşmuş olmalıydı, beklenti dolu bakışlarla kendisini süzüyordu.

"Ben... ben..."

Anlayıp anlamadıklarından emin olamadı ama sonunda dayanamayarak neşe dolu bir çığlık attı.

"Teşekkür ederim!!!!!!!!!"

Japon kanından gelme bir alışkanlıkla profesörün önünde eğildi. Beyaz saçları omuzlarından düşerek tıpkı onun gibi yere eğildiklerinde yüzünde muhteşem bir sırıtma vardı. "Domo arigato gozaimasu!" diyordu aslında, ama dudaklarından çıkan ses "Teşekkür ederim" olmuştu. Bunu nasıl yapabilmişti?

Hafifçe kıkırdayarak Tsubaki'yi kucağında daha da sıktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Amortentia Cécile Derwent
Emekli Cadı
Amortentia Cécile Derwent


Kadın
Ruh hali : Büyük Şölen - Sayfa 3 Hmbl7
Mesaj Sayısı : 1343
Yaş : 32
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 13572
Ekspresso Puanı : 24
Kayıt tarihi : 26/08/06

Büyük Şölen - Sayfa 3 Empty
MesajKonu: Geri: Büyük Şölen   Büyük Şölen - Sayfa 3 Icon_minitimePtsi 07 Nis. 2008, 12:39

Oldukça neşeli geçen büyük şölenin sonlarına gelmişlerdi. Oldukça heyecanlı görünen birinci sınıf öğrencileri birbirletiyle tanışmış, hatta sohbete başlamışlardı. Daha büyük olan öğrenciler ise zaten Hogwarts'ın düzenine çoktan alışmışlar, gülüşüyor, karınlarını tıka basa yemekle dolduruyorlardı. Profesörlerde yeni bir yıla başlamanın neşeşi içerisinde birbirleriyle fikir alışverişi yapıyorlar; büyücülük dünyasındaki gelişmeleri konu alan uzun tartışmalara giriyorlardı. Profesör McGonagall da bu tartışmalara katılıyordu bazen, ama dinlemeyi tercih ediyordu.Hogwarts'ta çalışan ve öğrencilere çeşitli konularda bilgi veren profesörlerin düşüncelerini her zaman merak eder, öğrenmek için çabalardı.

Sonunda, tatlılar da bitince, Profesör ayağa kalktı ve sınıf başkanlarının da uyarıları eşliğinde, salondaki sesler kesildi. "Büyük Şölenin sonuna gelmiş bulunuyoruz." diye söze başladı Profesör. "Öncelikle birinci sınıflar, sınıf başkanlarının ve profesörlerinin sözlerini dinlemeli, yasak ormanın tüm öğrencilere kapalı olduğunu bilmeliler. Okulda olay çıkaracak her türlü gruptan uzak durmalılar, bunlara kulüpler de dahil." Çoğu öğrenci birbiriyle göz göze geldi ve gülümsedi, belli ki kimsenin profesörü dinleme gibi bir niyeti yoktu. "Birinci sınıflar, büyük öğrencilerden böyle davetler alırsanız, hemen reddedin. Sonra çıkacak olayları kimin çıkardığına bakmam, tüm grup ceza alır." Öğrencilerin gözünü korkutmak içni yaptığı bu konuşmanın, aslında pekte işe yaramadığının kendisi de farkındaydı. Yine de, bunu şimdilik bir önlem olarak görüyordu.

"Şimdi, tüm öğrenciler sınıf başkanlarının eşliğinde yatakhanelerine." Salondaki kalabalık ayaklandı vehepsi, büyük kapılardan geçerek yavaş yavaş gözden kayboldular. Profesörler de birbirlerine iyi geceler dileyerek odalarına çıktılar, ardından McGonagall da müdire odasına çıktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164/amo
 
Büyük Şölen
Sayfa başına dön 
3 sayfadaki 3 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2, 3
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: