Avril, göl kenarındaki gürültüden biraz olsun uzaklaşmak için, zorlada olsa Ashley'i elinden tutarak 7. kata sürüklemişti.
İşte, o çirkin ve komik goblen karşılarındaydı.Avril, Ash'a baktı ve bir açıklama yapma isteğiyle:
-''Bu duvarın içinde bir oda gizli.Adı htiyaç odası.Çok az kişi bilir burayı, belki sende bilirsin.Önünden üç kez, ne dilyerek geçersen, içinde onlar olan bir oda belirir.''
Gözleri hala kızarıktı.Burnunu hafifçe içine çekti.Ve goblenin önünde atılması gereken üç voltaya başladı.İçinden de:
-''Bize oturup sohbet edip bir şeyler yiyebileceğimiz bir yer ver.Bir de tablalar ve sigaralar olsun mümkünse!''
Üçüncü geçişişinin ardından, duvarda pirinç tokmaklı, büyük, cilalı bir kapı belirmişti.Avril, gözleri ışıl ışıl, Ash'e baktı:
-''İşte böyle''
Kapı tokmağını çevirmişti.Her zamanki gibi bu seferde nutku tutulmuştu.İçeride iki deri koltuk ve aralarında da bir sehpa vardı.Bu sehpa üzerinde iki büyük tepsi ve bir de kül tablası barındırıyordu.Tepsilerin üzerinde büyük, tavuklu ve salçalı sandviçler ve iki paket de sigara vardı.Arka tarafta ise kocaman bir bar vardı.Avril, gözleri ışıl ışıl:
-''Harika'' diye mırıldandı..
Out:Ash gelecek