Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Günün ilk saatleri...

Aşağa gitmek 
4 posters
YazarMesaj
Genevieve Tessa Malfoy
Slytherin 5. Sınıf Öğrencisi
Genevieve Tessa Malfoy


Kadın
Ruh hali : Günün ilk saatleri... Boupi3
Mesaj Sayısı : 487
Yaş : 33
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12064
Ekspresso Puanı : 15
Kayıt tarihi : 14/06/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeCuma 27 Haz. 2008, 08:59

Güneş çekingen bir edayla yavaş yavaş gösteriyordu kendisini bulutların arasından. Etraf siyah içine turuncuya bezenmiş bir hal içerisindeydi şimdi. Sabahın belki de en erken saatlerinde yola çıkmıştı. Biliyordu ki bu saatte kendisinden başka hiçbir insanoğlunun daha ayık kalmayacağını. Kendisiyle başbaşa kalma düşüncesi sürüklemişti onu buraya. Her ne kadar yalnızlıktan çekinsede, şuan başka birilerini görme fikri pekte cazip gelmiyordu. Hafif esen rüzgar tenini adeta okşuyordu. Bütün kıvrımlarından salınıp büyük bir huzur dolduruyordu ruhuna. Huzurluydu şimdi. Yeni bir maceraydı aslında burası onun için. Bunu değerlendirmesini bilse, belki de bu okulda çok mutlu olabilirdi. Lakin bunu engelleyecek bir durumda vardı aslında. Belki de yoktu büyütüyordu bunu gözünde. Hem yıllarca beraber yaşadıkları insanlardan neden bu kadar çekiniyordu ki? İşte yine cevapsız bir soru daha yöneltmişti kendisine. Eskiden daha geçen yıllarda bir abla mevkinde olanlar şimdi ise profesör mevkine yükselmişlerdi. Nasıl olacaktı bu? Onlara nasıl davranacaktı? Nasıl hitap edecekti? En önemlisi ise onlara nasıl soğuk yaklaşabilecekti ki? Sorular, bitmek bilmeyen, cevabını da asla kendi içinde bulamayacağı sorular. Zihnini o kadar bulanıklaştırıyordu ki bu düşünceler. Düşünmeden de geçemiyordu elbet. Okulun ilk günleri ne kadar da zor gelirmiş yeni gelenlere. Büyük bir özlem vardı şimdi içinde. Eski yaşamına dair. Odasına çekilip, düşler kurmak ve bu düşlerde kaybolmak istiyordu yine. İmkansızı istemekti bu. Kurtuluş yoktu. Yıllarca bu okulda hayatını sürdürecekti, zorla alı konulan bir köle misali. Kölelik, buraya uygun bir kavram olmasa bile şuanki durumuna en uygunu buydu belkide. Kaybetmişti birden kendisini düşünceleri içinde. Nereye gittiğinden bile habersizce yürüyordu sadece. Düşünceler denizinde boğuluyordu şimdi. Onu kurtaracak bir tek kişi bile yoktu etrafında. Bir göl belirdi uzaklarda. Alacakaranlık bir göl. Kimbilir hangi dertleri barındırmıştı, hangi sorunları dinlemişti, hangi zorluklara göğüs germişti bu karanlık göl. Acaba kendisiyle de ilgilenir miydi? Dinler miydi sıkıntılarını bir dostun yapacağı gibi. Çekingen bir tavrı vardı sanki gölün. Dalgalar kıyılara naz yaparcasına çarpıyordu adeta. Yavaş ve okşarcasına. Yüzüne şimdi bir gülümseme belirtisi gelmişti. Bu güzel görüntü, güzel bir şeyler çağrıştırmıştı ruhunda. Kıyının kenarına geçip oturmayı ve bu görüntüyü izlemeyi şuan herşeyden çok istiyordu. Güneş bulutların arasından artık tamamen sıyrılmış bütün insanlığa gülümsüyordu şimdi. Gölün üzerine vuran ışıklar onu alacakaranlığından kurtarıp, o güzel maviliğine geri döndürmüştü. Dünya üzerinde görülmesi gereken güzelliklerden biriside buydu işte. Doğa, su ve güneş üçlüsü ne kadar da güzel bütünleşmişti burada. İç geçirip uzandı şimdi Eve. Bütün sorunlardan uzak, huzur dolu bir şekilde uzaklara dalıp gitmişti...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Angelina Voleta Anderson

Angelina Voleta Anderson


Kadın
Ruh hali : Günün ilk saatleri... 11mt8
Mesaj Sayısı : 590
Yaş : 32
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12206
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 08/03/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Geri: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeCuma 27 Haz. 2008, 12:49

Sabahın Gryffindor Kızlar Yatakhanesi' ne vuran ışıklar ile uyanan Molly gözlerini her ne kadar açmak istemesede açmak zorunda kalmıtşı. Sağ gözünü hafifce araladığında; ortamda ahşap zeminin üzerine vuran güneş ışıkları , ahşap zemini daha da parlak göstermekteydi. Hemen ardından iki gözünüde açtı ve esnedi. Zorda olsa yatağından kalktı ve yüzünü yıkadıktan sonra üstüne Gryffindor cübbesini giyindi. Simsiyah saçlarını tel tel taradıktan sonra yavaşca ayağa kalktı ve odanın duvalarında birine kondurulmuş olan küçük kitaplığın arkasında bulunan gizli geçiti açıp ortak salona girdi. Kimsecikler yoktu. Tek başına canı sıkılır diyerekten göl kenarına inmeyi tercih etti. Ve oradan ayrıldı.

Göl kenarına inmeyi başardığında ileride oturan bir kızı fark etti. Yeni kişilerle tanışmak Molly' nin ruh sağlığınada iyi geliyordu. Sempatik adımlarla kızın yanına doğru yaklaştı. İlk önce hiç ses vermeden kızı süzdü. Kızın uzun sarı saçları vardı. Molly siyah saçlarını geriye doğru ittikten sonra kızın yanına oturdu. Yeşil parıldayan gözleri ile kızın suratına anlamlı gözler ile baktı. Molly' nin yüzündeki mimik hareketleri , birazdan konuşmaya başlayacağına bir işaret olabilirdi.

" Selam.. habersiz oturdum ama kızmamışsındır umarım.. "

diyerek kıza baktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164/mol
Vilerus Chas Le'Borge
Slytherin 6. Sınıf Öğrencisi
Vilerus Chas Le'Borge


Erkek
Ruh hali : Günün ilk saatleri... Heyup7
Mesaj Sayısı : 106
Yaş : 30
Kan statüsü : Melez
(Bunu kimseye söyleyemiyor ve bundan utanç duyuyor.)
Galleon : 12000
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 25/06/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Geri: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeCuma 27 Haz. 2008, 13:41

Vilerus gözlerini yavaşça açtı. Henüz Güneş Dünya'ya yeterince ilgi göstermiyordu. Vil, hemen yanı başındaki gümüş saate baktı. "Basilisk dişi adına, neden hep böyle sabahın köründe yanırım ki!?" diye sofrandı kendi kendine ve tekrar yatıp uyumaya çalıştı. Sağa döndü, sola döndü ama bir türlü uyku tutmuyordu. Nedenini çok iyi biliyordu Vilerus. Yunanistan'dan alışkanlık kalmıştı. Orada da erkenden kalkar, kahvaltı hazırlar hatta evin toparlamalarını temizliklerini bile o başlatırdı. O anılar gözünün önüne geldikçe göğsünde kininin kabardığını hissetti. Bu kin öyle bir nefretti ki, Vilerus'un ilk işi mezun olur olmaz, o alçaklara iyi bir ders vermek olacaktı. Zaten ailenin mirası kendisinindi, Slytherin'e girmekle bunu garantilemişti. Babasının işleri zaten kıttı bu aralar. Üvey anne ve çocuklarının da savurganlığına bakılırsa, Vilerus mezuniyetine kadar Baba iflas edecekti. Oturdukları ev de zaten Dedenindi. Yani Vilerus'undu ve dedesine bulunacağı ufak bir rica ile bunu halldebilirdi.
Bu düşünceler içini ısıtmıştı. Yüzünde bir canavarımsı gülümsemeyle kalktı yataktan. Artık erken kalkmak onun için bir zevk olmuştu. Çünkü okul arazisine hiç bakmamıştı. Ve herkes arazideki gölün güzelliğini anlatıyordu. "Peki görelim bakalım şu gölü!" dedi Chas kendi kendine zevkle ve üstünü giyip yatakhaneden çıktı. Ortak salonda da zaten pek kimse yoktu. Okulun koridorları da farksızdı. Vileus kısa sürede kendini şatonun dışında buldu. Adını çok sık duyduğu Kara Göl'ü bulmak bir-iki dakikasını almıştı sadece. Ancak burada yalnız değildi. Ne yani?Sabahın köründe başkaları da mı? O kişilerin, iki kız, arkasından yaklaştı yavaşça. Bunlardan birisi Slytherin'di. Vileus kızı biraz tanıyordu. Partide görmüştü. Ama diğer kız... Ve o bir Gryffindor'du. Nasıl olurdu da, bir Gryffindor ve bir Slytherin böyle yan yana... Aslında Vilerus bu kızın daha önce edindiği izlenimlere göre, bir Gryffindor'la arkadaşlık edeceğini hiç sanmıyordu. O halde ne arıyordu bu Gryffindor burda?
Vilerus ani bir kararla Slytherin'deki kızın öbür yanına oturdu. "Selam, ben Vilerus Chas Le'Borge. Muhakkak salonda ve ya masada görmüşsündür. Ben seni gördüm de o bakımdan!" dedi yakışıklı gülüşüyle. Sonra Gryffindor'daki kıza soğuk ve küçümser bakışlar yönelterek "Bu Gryffindor seni rahatsız ediyor sanırım." dedi hala binadaşına hitap ediyordu. Ne yapıyordu bu Gryffindor? Bula bula asil bir Slytherin'i mi bulmuştu bulaşacak?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melania Lizzie Livera

Melania Lizzie Livera


Kadın
Ruh hali : Günün ilk saatleri... Evilgrin0007qd8
Mesaj Sayısı : 36
Yaş : 30
Galleon : 11998
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 21/06/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Geri: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeCuma 27 Haz. 2008, 15:26

Melania, sabah sabah açıkpencereden girip inatla bir mektubu vermeye çalışan gri bir baykuş yüzünden uyanmış, bir daha da uyuyamamıştı. Mektup tabii ki ablasındandı. Ona başka yazan olmazdı zaten, annesi ve babasının son olaylardan sonra yazacağını hiç sanmıyordu. Yazsalar da mektup kendini çöpün derinliklerinde bulurdu herhalde.

Melania uyuyamayacağından emindi artık. Yataktan kalkıp Slytherin cüppesini üstüne geçirerek sabahın köründe gidebileceği yerleri araştırmaya başladı. En mantıklısı göl kenarıydı. Henüz hiçbir büyü bilmemesine rağmen asasını cüppesinin içine yerleştirdi ve yatakhaneden çıktı. Ortak salonda bir-iki kişi anca vardı.

Melania bahçeye çıktığında gözüne ilk çarpan şey bir ağacın altında oturan Genevieve ve Molly olmuştu. Sonra Slytherin'den olduğunu bildiği, daha önce partide gördüğü bir çocuğu gördü. Başlarında dikilmiş, duruyordu. Hemen yanlarına gitti.

"Selam Genevieve." dedi gülümseyerek. Molly'nın yüzünde hafif sinirli bir ifade yakalamıştı sanki. "Bir sorun mu var Molly?" diyerek bu sefer de Slytherinli çocuğa döndü.

"İsmin Vilerus'tu sanırım, merhaba ben Melania." dedi. Ortamda gergin bir hava vardı sanki. Ama Melania ne olduğunu anlayamamıştı. Ama farkında değilmiş gibi davranarak çimlerin üzerine rahatça oturdu. ...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Angelina Voleta Anderson

Angelina Voleta Anderson


Kadın
Ruh hali : Günün ilk saatleri... 11mt8
Mesaj Sayısı : 590
Yaş : 32
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12206
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 08/03/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Geri: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeCuma 27 Haz. 2008, 17:25

" Bu Gryffindor seni rahatsız ediyor sanırım. "

Ne diyordu bu kendini bilmişti budalanın teki.! Molly bu duruma çok sinirlensede sesini çıkartıp kavga yaratmak istemedi. Ama şuan içinden onun saçını başını yolmak gelmişti. Molly, ilk önce ona zavallılara bakan insanlar gibi baktı ve sonra ' hıh ' diyerek hiç muhattab olmadı. Ama o çocuktan hiç hoşlanmamıştı. Ama bir yandan da hak veriyordu. O nerden bilsin Molly' nin kötü tarafta olduğunu! Tam o sırada Melenia gelmişti yanlarına.. Bu iğrenç olay üzerine Melenia ' yı gördüğüne çok sevinen Molly ona bkıp muzipce gülümsedikten sonra ona sarıldı ve ,

" Canım nerelerdeydin sen ya.. "

diyerek güldü. Molly konuşmasına bitirir bitirmez hemen ardından Melenia konuşmaya başladı,

" Bir sorun mu var Molly? "

Molly ilk önce konuşmadı. Hava hafiften esmekteydi. Göl kenarına indiğine pişman etmiştiler insanı.. Ama Molly bir kişi için bu kadar olay yaratmak istemiyordu. Bu yüzden de her zaman ki gibi pembe yalanlarından uyduruverdi.

" Ah, yok canım iyiyim ben. "
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164/mol
Vilerus Chas Le'Borge
Slytherin 6. Sınıf Öğrencisi
Vilerus Chas Le'Borge


Erkek
Ruh hali : Günün ilk saatleri... Heyup7
Mesaj Sayısı : 106
Yaş : 30
Kan statüsü : Melez
(Bunu kimseye söyleyemiyor ve bundan utanç duyuyor.)
Galleon : 12000
Ekspresso Puanı : 1
Kayıt tarihi : 25/06/08

Günün ilk saatleri... Empty
MesajKonu: Geri: Günün ilk saatleri...   Günün ilk saatleri... Icon_minitimeSalı 01 Tem. 2008, 11:40

Gryffindor kız Vierus'un sataşması karşısına sessiz kalmıştı. Hele bir şey de! diye geçirdi Vierus içinden. Bakışları saldırmaya hazır bir kurtadamınki kadar hırçın ve ürkütücüydü. Zaten bir Gryffindor'un şu anda kavga çıkarması bir aptallık olurdu. Ortamda iki Slytherin vardı çünkü ve Slytherin bina üyeleri düşmanlara karşı hep birlik halinde hareket ederlerdi. Her ne kadar şu ana kadar Slytherin kız hiç konuşmasa da bundan emindi.
"Selam Genevieve." diye tanıdık bir ses geldi arkadan. Bu sesi Vilerus, açılış partisinde duymuştu. Hızla arkasını döndü ve yüzünde kocaman bir gülümseme ile yaklaşmakta olan Lizzie'yi gördü. Ortama bir Slytherin daha gelmesi iyi oldu, diye düşünüyordu ki Lizzie'nin hareketleri ile aşırı derecede şaşırmıştı. Ama her zamanki gibi şaşkınlığını muhteşem şekilde gizlemeyi başarmıştı. "Bir sorun mu var Molly?" dedi Liz Gryffindor kıza. "Molly ha, isme de bak! Tam bir Gryffindor ismi!" diye söylendi Vilerus. Hemen yanında oturmakta olan Slytherin kız da duymuştu ki muzipçe sırıttı. Lizzie'nin gelmesi bir yerde iyi olmuştu aslında ortamdaki gergin havayı azaltmıştı. Ama adının Molly olduğunu öğrendiği Gryffindor'un her hareketi Vil'in daha fazla sinirine dokunuyordu. Kız, kalkmış Lizzie ile gayet samimi şekilde sarılmış, sonra da bir problem olmadığını belirtmişti. Vilerus'un sataşmasından hiç bahsetmemişti. Vilerus da onla hiç konuşmama kararı almıştı birden. Molly kendisiyle bir şekilde konuşana kadar, Vil onunla herhangi bir muhatapta bulunmayacaktı. Zaten Lizzie hızır gibi yetişmişti. "İsmin Vilerus'tu sanırım, merhaba ben Melania." dedi gülümseyerek. "Evet Vilerus." dedi Vil de karşısına oturan kıza hiçbir şey çaktırmayarak. "Ama Lizzie demeyi tercih ederim. Angel öyle tanıştırmıştı." dedi sempatik gülümemesiyle. "O partiden sonra pek görüşemedik. Nasılsın?"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Günün ilk saatleri...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: