Muggle araştımaları ödevi.

Elina muggle araştırmaları dersinden çıktığında yemeğe kadar üç dersi boştu. Elinde kitapları ve Paula'nın internet hakkında üzerine saçmalamış parşomeni ile kütüphanenin yolunu tuttu. Aslında kendine güvense göl kenarında ödev yapmaya giderdi ama her gittiğinde mutlaka konuşacak birini buluyor ödevleri hep yarım kalıyordu. Özlem ile bahşeye baktı o pırıl pırıl yeşilliklerin üzerine uzanıp o hafif esintinin tadını çıkartmak; içini çekti ve çok sevdiği muggle araştırmaları profesörünü artık o kadar da sevmediğini fark etti.

Merdivenleri apar topar çıkmaya başladı elindeki kitapları kütüphanede ki masanın üzerine pat diye bıraktı görevli ona kötü kötü baktığı halde Elina ona aldırmadı ve kitapların arasına daldı. Muggle araştırmaları kitabına pek gerek yoktu ama iki ödevi birden yapacağı için bazı cümleleri kullanması yarar sağlayabilirdi. O anda muggle araştırmaları kitabının biraz ilerinde ''İlginç sihirli yaratıklar.'' adlı kitabı gördü. ''Hayır! hayır Elina senin ödev yapman lazım.'' dedi ve kitabı alıp masaya oturdu aklı sihirli yaratıklar kitabındaydı. Ayağa kalktı ve kitabı eline aldı biraz okumasında zarar yoktu.

Bir süre sonra kapının açıldığını duydu kitabı hemen kapatıp ödev yapıyormuş gibi davranmaya başladı ama pek başarılı olamamıştı. Gryffindordan arkadaşı ellerinde kitaplar ona kuşku ile bakıyordu. Elina biraz kekeleyerek ''Şey selam bende ödev yapıyordum otursana.'' dedi yanındaki sandalyeyi göstererek.

Dersten çıkar çıkmaz ödev için kütüphaneye doğru yol alan Angelina kendini o kadar çok yorgun hissediyordu ki bunu anlatmaya dilleri bile yetmezdi adeta. Ayrıca canı hiç ama hiç ödev yapmak bile istemiyordu. Üzerinde, Gryffindor Cübbesi; ayaklarında ise siyah botları onu tam olarak tamamlamışa benziyordu. Kızıl saçtan sıkıldığında saçlarını sprey ile hep pembeye boyardı. Şimdide saçları pembe haline bürünmüştü. En sonunda bir Gryffindor' lu olarak hangi tarafı seçeceğine karar veren Angelina, Zümrüdüanka Yoldaşlığını seçmişti. Nedenini bilmiyordu ama iyi tarafı seçmek ona çok iyi gelmişti.. Kendini huzurlu ve neşeli hissediyordu. Acaba Chris bu düşüncesine hakkında neler söyleyecekti? Çünkü o bir Slytherinliydi ve karanlık taraftaydı. Gryffindor ile SLytherin' in muhteşem sonsuz aşkı.. Hogwarts' a son damgasını vurmuştu zaten..

En azından birbirlerine karşı duydukları sevgi herşeyden öte geldiği için aşkları hiç bitmiyordu, ve tabi kendilerine olan güvenleride. Angelina, sessiz ve hızlı adımlar ile koridorlarda yürümeye devam etmekteydi. Gizemli Koridorlar yine ona bir şeyler fısıldıyor gibiydi sanki. Yorgun ve bitkin bir ifadesini hala korumaktaydı. Kendisinde son zamanlarda fark ettiği değişikler diz boyunu aşmıştı adeta.. Bundan sonra değişmek istemiyordu, herkes gibi sabit kalmak ve yoluna bu şekilde devam etmek istiyordu. Elinde dersten kalan kitapları bulunmaktaydı. Kolları; bütün gün temizlik yapmış bir hademe gibi bitkin ve yorgundu. Bir an önce Hogwarts' ın bitmesini ve tatil zamanın başlamasını istiyordu. Ama gidecek yeri yoktu.. Aslında vardı ama ev bomboştu.. Ne annesi ne de babası vardı.. 16 yaşında yapayanlız kalan Angelina bundan sonra bütün dertlerini, sorunlarını tek başına çözecekti. Annesini ve babasını çok özlemesine rağmen onların acısına karşılık yılmadan çabalayacaktı.

Derince düşüncelere kapılmışken kendini kütüphanede bulan Angelina o anda gözlerinden bir damla yaş aktığını fark etti. Hızla gözlerinden akan yaşı sildi ve boş bir yer aranmaya başaldı. Kütüphane yine her zaman ki gibi -klasik- bir ortama bürünmüştü; sessiz ve sakin. O sırada bakınmaya devam ederken herhangi bir masadan sarışın bir kız ona doğru bakıp yanına çağırdı. O kızı daha önce dersliklerde görmüştü. Çok şeker ve sevimli bulmuştu. Henüz tanışmadıkları için şuana kadar aralarında henüz belli bir sohbet geçmediği için yanına oturmayı tercih edip, bunu yaptı. Masaya yerleştikten sonra oldukca sessiz olmaya çalışarak sadece kızın duyabileceği bir ses tonuyla konuştu,

" Merhaba, ben Angelina Violette Anderson. "

Kıza anlamlı ve meraklı bakışlar fırlatarak , onu süzmeye devam ediyordu. Etkileyici yeşil gözleri ; karşısındaki kıza kenetlenmişti adeta. Çok zor günleri geçirip atlattıktan sonra yeni bir arkadaşlık Angelina' ya ilaç gibi gelebilirdi. Yeni arkadaşlılar kurmayı sevdiği için , her zaman arkadaş çevresi geniş olmuştur. Kızdan cevap bekler iken; bir yandna kütüphaneyi süzmeye başladı. Tam inekleme ortamıydı. Ders çalışma isteği olmayan bir öğrenciyi buraya soksalar onun bile ders isteği gelirdi adeta..

Elina " Merhaba, ben Angelina Violette Anderson. " diyen kıza baktı. Elina kızın adını unutmamıştı ona gülümseyerek ''Saçmalama unutmadım adını tatlım ama galiba sen unuttun bende Elina. '' dedi ona göz kırparak. Ufak tefek şirin bir kızdı Angelina. Ama gelecek postasında Angelina denen kadın hakkında okudukları sonrasında ismini söylemek Elina'yı üzüyordu yinede çaktırmadı.

Kitaplıktan aldığı muggle araştırmaları ile ilgili kitabı eline aldı. Canı hiç ödev yapmak istemiyordu. Sayfaları çevirdi ilk önce ''İnternetin tarihçesi'' adlı başlığa göz attı. Okuduklarını daha önce hiç bilmiyordu. Dha sonra sayfaları çevirdi başlıkları inceledi bu kitapta kullanım alanları yoktu başka bir kitap almak için ayağa kalktı ve Kampusnict adlı yaratığı bulduğu kitabı gördü sihirli yaratıkları mehtucap adlı yaratık ile tanıştıktan sonra daha bir sevmeye başlamıştı. ''Slytherinli kıza ne oldu acaba?'' diye düşünmeden edemedi kitaba baktı o zaman pek inceleme şansı bulamadığı kitabı ve ''Mugglelar'' adlı kitabı alıp masaya geldi ama şimdilik yaratıkları düşünmeyi bırakmalıydı. Angelina'nın yanına oturuken elindeki kitaba bir göz attı oda muggle araştırmaları ödevini yapıyordu.

''Nasıl gidiyor?.''dedi bu sorada yeni aldığı kitaptaki başlıkları inceliyordu ''Evet buldum.'' dedi sesi biraz yüksek çıkmıştı kütüphane görevlisi ''Şiiii '' gibi bir ses çıkardı Elina, Angelina'ya baktı ve güldü. Elina, Angelina'nın parşömenin üzerine yazdıklarına bakmadan edemedi. ''Off tatlım yanlış gidiyorsun.Yardım etmemi istermisin.''dedi bir yandanda ''Büyücülerin hiç bir muggledan haberleri yok hiç mi merak etmiyorlar acaba?'' diye içinden söyleniyordu. Paula'nın parşömenini havaya kaldırarak ''Bak buda Paula'nın onunda muggleları pek anladığı söylemez.'' dedi ve Paula'nın parşömenin üzerine yazdıklarını karalıyıp bir şeyler yazmaya başladı. Kendi ödevinden farklı olması gerekiyordu kitapta okuduğu bir kaç cümleyi aynen geçirdi bunu yapmasının nedeni ise gerçekten biliyormuş gibi gözükmemesini istemesiydi. Eğer kendi cümleleri ile birşeyler yazarsa büyük ihtimal profesör anlardı. Bir kaç cümleden sonra kitabın sayfalarını tekrar karıştırmaya başladı.

Aksilik işte o kadar işin arasında kafası o kadar çok karışmıştı ki, Elina' yı bile kaş ile göz arasında unutuvermişti. Belkide çok yakın olmadıkları için olabilirdi. Fakat normalde, Angelina kolay kolay arkadaşlarının ismini unutmazdı hatta ve hatta arkadaşlarını unutmazdı. Olayı telafi etmek istercesine hafifce sırıttı. Olay yatıştıktan sonra, Elina ona soru sormuştu. Angelina cevap vermek istercesine kısık bir ses tonu ile konuştu,

" Nasıl olsun hep aynı işte canım , ödev yapmak için geldim. "

Konuşmasını bitirditen sonra gözlerini Elina' ya doğru çevirdi. Elina bir yandan soru sormuştu , bir yandan da kitap incelemek ile uğraşmaktaydı. Angelina yavaştan ödevini yapmaya başlaıştı ta ki Elina onu uyarana kadar.. Yanlış yaptığını anlamıştı. Ne de ols Elina bir melezdi ve mugglelar hakkında olan bilgisi daha fazlaydı Angelina' ya göre. Elina ona yardım teklifi gönderdiği anda ; Angelina hiç düşünmeden -evet- anlamında başını salladı. Paula' nın ödevini gösterdiğinde ; onunda Angelina' dan bir farkının olmadığı anlaşılmaktaydı. Angelina alay edercesine sırıtıp kitabı karıştırmaya başladı. Kafası derin düşüncelere dalmaya başlamıştı bile şimdiden.. Kim bilir Elina şimdi neler düşünüyordur? Kesnlikle, dersten başka bir şey düşünmediği kesindi.. Çünkü ne zaman ona baksa bir yandan kitap karıştırıyor bir yandan da bulduğu notları parşömenine not ediyordu.

Angelina' da dersler konusunda en az onun kadar meraklı olmayı çok isterdi. Ama ne yapsa yine de şu dersler konusunda kendisinde hiç bir istek göremiyordu. Bu da Angelina' nın notlarını düşürmekteydi. Ayrıca safkan olduğu için Muggle Bilimleri dersinide pek sevmezdi. Mugglelardan ve onların araçlarından hiç bir şey anlamazdı ve anlayabilmek için kendisinide yormayı hiç denemezdi. Zaten şu son günlerde çok yoğun bir tempo halinde ilerliyordu. Birde dersler, ödevler işin içine girince çık işin içinden! Ortamdan sessizlik hamin olduktan sonra ; Angelina bu ıssız sessizliği bozmak istercesine konuşmaya başladı,

" Aslında ben pek şu Muggle Bilimlerinden anlamam bana yardım etsen çok iyi olacak. "

Bir yandan da sözlerini doğrulamak için başını bilmiş bilmiş sallıyordu. Önlerinde bir yığın kitap gördükce içi daha da bulanıp, sıkılan Angelina adeta şaşkın bir tavuğa dönmüş gibiydi. Elina' nın yardımına ihtiyacı vardı ve onun Angelina' ya yardım edeceğini bilmek , onu çok mutlu etmişti. Pembe saçlarını bunaldığı için arkaya doğru hafifce itekledi ve Elina' ya ondan cevap beklercesine bakmaya devam etmeye koyuldu... O sırada aklına takılan nedeni belirsiz bir düşünce onu çok endişeye düşürmüştü. Hogwarts kapandıktan sonra evinde nasıl tek başına yaşayacaktı? Yemeğini kendi alıp-yapacak, temizlik , ıvır zıvır.. Birde annesinin ve babasının anılarının olduğu evde! Kendini buna hiç hazır hissetmiyordu. En azından cesurdu ve korkmaya niyeti yoktu..

Elina kızın mugglelar hakkında hiçbir şey bilmediğine emindi. Pembe yanakları kitaplarda yazanlardan hiç bir ley açıklamadığını kanıtlıyordu Elina ona baktı ve gülümsedi daha sonra Paula'nın ödevine geri dönmüştü ki kız " Aslında ben pek şu Muggle Bilimlerinden anlamam bana yardım etsen çok iyi olacak. " dedi yanakları kızararak.

Elina ona gülümsedi ve ''Ahh elbette tatlım.Bak şimdi...'' dedi Angelina'nın önündeki kitapları kapatarak ''...ben sana interneti ve kullanım alanlarını anlatayım daha sonra sen kendi cümlelerin ile bunları yaz en sonda bir göz atar güneşin tadını çıkartmak için bahçeye çıkarız.'' dedi aslında güneşin tadını çıkartma fikri tamamen saçmalıktı çünkü hava zaten kararmaya başlamıştı, Elina özlem içerisinde kütüphane pneceresinden dışarıya baktı yakında ailesine kavuşacak olması ona büyük bir mutluluk veriyor ama aynı zamanda da onu üzüyordu Paula dan ayrılmak içini acıtıyordu onu özleyecekti acaba yaz tatilinde onlara kalmaya gelirmiydi. Elina büyük babasına Paula da kalmak için ufak pembe bir yalan söyleyebilirdi.

Angelina'nın koluna dokunması ile kendine geldi ''Şimdi bak internet ne biliyormusun?. dur bakalım sana nasıl anlatabilirim bak şimdi bir patronusu bir büyü ile başkasının evine gönderip onu konuşturabilirsin biliyorsun demi işte muggelelar bunu yapamadıkları için böyle elektronik bir bağ kurmuşlar elektronik bağlar birçok bilgisayar arasında baplantıyı kuruyor. Anlatabildim mi? işte bu bağ sayesinde insanlar alışveriş yapabilir, iş ilanlarına bakabilir, resim çekip başka insanlar ile yazışabilir hatta konuşabilir.'' dedi ve Angelina'nın yüzüne baktı aklı karışmış gibi gözüküyordu. Elina ona baktı ''Anlamadığın birşey varsa sor lütfen tekrar anlatmaktan zevk duyarım açıkcası büyücülerin muggleları araştırmaları lazım gerçekten çok ilginçler.''dedi ve Paula'nın ödevini bir kenara bırakıp kendi parşömenini alıp yazmaya başladı.

Elina' nın ona yardım etmesi Angelina' yı daha da mutlu ediyordu. İkisi adeta birbirlerine kenetlenmiş bir şekilde harıl harıl ders çalışmaya başlamışlardı. Elina; Angelina' ya tüm kibarlığıyla yaklaşıyordu... Elina ona -internetin kullanım alanlarını - anlatacaktı.. Bunun üzerine ngelina tüm dikkatini ona vermek üzere toparlandı ve boğazını temizledikten sonra gözlerini kocaman açıp Elina' ya adapte oldu. İnternet Elina' nın anlattığına göre çok iglinç bir iletişim aracıydı. Ayrıca onun i.inde neredeyse her türlü bilgi bulunuyormuş. Angelina muggle eşyalarına pek ilgi duymasada , internetten olduğundan fazlasıyla etkilenmiş bulunmaktaydı. Elina' nın anlattıklarının aklında çok iyi kalması için sadece dikkatini ona vermeye çalışıyordu. Elina anlatmasını bitirdikten sonra , Angelina tatlı bir gülümseme belirtip yavaşca yutkundu. Onun sayesinde bir sürü bilgi öğrenmişti. Acaba ona bu borcunu nasıl ödeyebilirdi , şimdiden bunu düşünmeye başlamıştı bile. Saçlarını son bir kez daha arkaya doğru itekledi.. Çünkü aşırı sıcak basmıştı. Bunaltıcı sıcaktan kurtulmak istercesine ellerine ileri-geri doğru sallayarak azda olsa hava getirmeye çalışıyordu. Bunun üzerine Angelina tüy kalemini eline aldı ve anladığı her şeyi bir bir parşömenine not etti. Sonunda ödevini başarılı bir şekilde bitirmiş bulunmaktaydı. Elina ona bakmış cevap beklerken , onu daha fazla bekletmemek istercesine uygun bir dille konuştu,

" Gerek yok, bak bitirdim.. Sayende çok şey öğrendim canım sana borçluyum. "

Bu sözleri söyledikten sonra yüzünde masum bir gülümseme oluşmuştu sanki. Melekler giib ona bakıp gülümserken zamanın nasıl geçtiğini farkına bile varmayan Angelina saate baktığında ; saatin geç olduğunu anlayıp, bir telaşla eşyalarını toplamaya başladı. O kadar çok yorgun du ki canı acayip uyumak istiyordu. Bütün günün yorgunluğu adeta üzerine çullanmış gibiydi. Bir an önce gitmek istercesine Elina' ya baktı ve kısık bir ses tonu ile konuştu,

" Canım ben gidiyorum. "

Acele ile ancak bunları diyebilmişti. Daha sonra ise hızlı adımlar ile kendini koridorlara fırlattı. Önüne bile doğru düzgün bakmadan yürümeye başlamıştı çoktan. Şimdi yapacağı ilk iş gidip ödevini teslim etmek ve hemen ardından yatakhaneye çıkmak olacaktı.

Elina, Angelina'nın parşömenine dönmesi üzerine anladığını fark etti ve oda kendi ödevini yapmaya kayuldu. Angelina, Elina'nın yardım teklifine " Gerek yok, bak bitirdim.. Sayende çok şey öğrendim canım sana borçluyum. " dedi. Elina biraz kızararak ''Önemli değil tatlım'' dedi. Angelina apar topar kitaplarını topladı ve " Canım ben gidiyorum. " diyip Elina daha ağzını açmadan kütüphaneden çıkıp gitti. Elina'nın ağzı açık kalmıştı ''İşi vardı herhalde'' dedi.

Eline kendi ödevini aldı ve birkez daha göz gezdirdikten sonra Paula'nın ödevine birkaç cümle daha ekledi. Çevresine baktı kütüphanede kimse kalmamıştı artık oda gitse iyi olacaktı kitaplıktan aldığı muggle araştırmaları kitaplarını yerlerine yerleştirdi ve sihirli yaratıklar ile ilgili bulduğu kitaplardan birini ödünç aldı. Son bir kez masaya göz gezdirip hiçbir şey unutmadığına emin olunca kütüphaneden çıktı. Sattine baktı artık ortak salonda olması gerekiyordu. Hızlı adımlar ile ortak salonun yolunu tuttu ortak salona girdiğinde Paula da ikisini karanlık sanatlara karşı savunma ödevini bitirmiş keyif yapıyordu Elina da ona katıldı.

RP bittiği için başlık kilitlenmiştir.

» Muggle Kent Gezisi