Yvonne E. Wilderness
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 6 Yaş : 28 Kan statüsü : Safkan Galleon : 11836 Ekspresso Puanı : 0 Kayıt tarihi : 09/09/08
| Konu: Yvonne Wilderness Salı 09 Eyl. 2008, 14:49 | |
| Ad / Soyad: Yvonne Edjörg WildernessKişisel Özellikler: Yvonne şarkı söylemeyi çok sever ancak bu onda takıntı haline gelmiştir. Her zaman şarkı söyleme isteği uyanıyordur aklında. Derslerde dahi söyleyebilir. Dış görünüşüyle vampire benzer, ancak bu annesinin vampir olduğu için değildir, bu görünüşünü sever. Saf-kandır ve bunla hava atmaz. Genelde tek dolaşır, bunda da yanlızlığını gidermek için gitar çalar. Ders çalışmayı sever, bunu hevesle yapar ancak zekası üstün değildir. Safkandır, bunla gurur duyar ama diğerlerini incitmek de istemez. söylediği şarkıları kendisi yazmış ve sesiyle uyumu sağlamıştır. Kimi zaman mutlu, kimi zaman üzgündür. Kavgalarda olabildiğince yalancı ve bencildir. Durumu değişebildiği şüphesizdir. İşte bu gibi durumlarda safkanlığı ön plana çıkar. Müzik konusunda kimseyi tanıyamıycak kadar titizdir. Tek arkadaşı, gitarıdır. Fiziksel Özellikler: Uzun boyu ve zayıf vücudu vardır. Saçları simsiyahtır ve uçları genelde sarıdır. Uzun olmasına rağmen kıza benzemez Yvonne. Dümdüz bırakır onları ve bazentepkilere göre kapartabilir. Bazıları onunla *aslan* diye dalga geçebilir, onlara aldırmaz. Gözleri kahverengidir ve çevresinde kalem vardır. Etkileyici bir bakışı olduğu herkes tarafından kabullenilmiştir. Belinde küçüklü büyüklü yıldız şeklinde dövme vardır, düşük bel pantalon giydiğinde onlar gözükebilir. Elleri de vücudu gibi zayıftır, tırnakları da genelde siyah ojeli olur ve uzundur. Bu, gitar çaldığı içindir. Dar giyinmeyi sever. Dilinde ve sağ kaşında piercingi vardır. Aile Bilgisi: Almanya'da yaşarlar ve sık sık seyehat ederler. Kız kardeşi bir vampir tarafından ısırılmış, yarı vampirdir. Yvonne da onu üzmemek için vampir kılığında dolaşır etrafta. Babası bakanlıkta adı anılmaması gereken kişilerdendir. Annesi ise küçük bir çay dükkanını işletir. Durmstang'dan çağrı mektubu gelmiş, babası buna sevinmiştir ancak annesi gitmemesi kararındadır. Bayan Wilderness, Hogwarts'ta okumuştur ve ailesi nesillerdir bu okula öğrenci vermiştir. Yvonne ise kararını annesinden yana kullanıp, bu okula kabul edilmiştir. Örnek RP:
Sessiz geçen her bir günün ardından Yvonne geldiği ülkeden başka bir ülkeye gitmenin üzütüsüyle çevresini gezinmeye başladı. Burası Alman'yadan daha farklı ve Yvonne'a yabancıydı. Hiçbir tarafta deniz, göl gibi su birikintisi yok, her yer kalabalıktı. Edjörg buna alışık değildi,sakin ortamlar ona daha çekici gelmiş, şarkılarını orada canlandırmıştı. Ailesi dahi yanında değildi ve onu kocaman Ingiltere'de yanlız bırakmışlardı. Dillerinden pek fazla anlamıyordu. Öğrendiği bir kaç kelimeyle anlaşmaya çalışıyordu. “ Burası empörend ” dedi ıslak kumda yürürken. Rüzgar sarı ve siyah renkleriyle karışmış saçlarını iyice dağıtmış, saçları gözlerini kapatmıştı. Üzerinde öylesine geçirilen bir siyah-kırmızı t-shirt ve beyaz spor ayakkabı vardı. Sırtına aldığı normal gitar, müziğe olan özlemini bildiriyordu. Yanlız kalmak en büyük kabusuydu.
Yaşlanmış ağaca ilişti gözü, yılların getirdikleriyle yaşlanmış ve kabukları yer yer dökülerek açıkta kalan gövdeleri çürümüştü. Az önce yağmaya başlayan yaz yağmuruyla etrafa ıhlamur kokusu yayılmıştı. Gıpgri bulutlar gökyüzünü ve sarı güneşi kapatırken, Yvonne ağacın yere düşmüş/yerleşmiş dalına oturarak sırtını gövdesine verdi. Gözleri, geçen gece uyumamanın verdiği acıyla küçülüyor ve ayanıyordu. Yvonne bir ara yerlerinden çıkacaklarını bile hissetmişti. Avcunu gözlerine bastırdı ve daha büyük bir acıya sebep oldu. Bu acı, uyumasına neden değildi.□ Üç Saatin Ardından □ Kafasının kaydığını hissediyor inişli-çıkışlı gövdede. Birden acıyla aniden irkildi ve kendini kumda buldu. Şakağından yanağına doğru sıcak bir sıvının aktığını hissedebiliyordu. Elini, alnına sürdüğünde kıpkırmızı ve yoğun kanın parmaklarından sarı kuma damladığını gördü. Ağacın soyulmuş kabuğuna alnını sürtmüş olacaktı ki böyle birşey meydana gelmişti. Yüzünü buruşturdu ve kanlanmış ilk üç parmağını yaladı, bun alışkındı her zamanki gibi tuzsuz gelmişti kırmızı sıvı.
Gerinerek ayağa kalktı ve çevresine bakındı. Ağaçlar az ötedeki gölün çevresini kaplamış, bulunduğu yerden bakması güçleniyordu. Parmaklarının üzerinde gerindi ve gökyüzünün açıldığını fark etti. İyi haberdi, eve erken dönmiyecekti ancak annesinin sesi kulağında çınladı •Eve erken dönmezsen gitarını unut!• Bunu düşünerek mutlu yüzü asıldı ve kırmızı kanla süslendi. Hava yavaş yavaş kırmızıdan siyaha dönerken Yvonne eğilerek gitarını bıraktığı yerden almak için hamle etti, gitarı en son bıraktığı yerde yoktu. Bu korkunun verdiği endişeyle etrafında daire çizdi ve şüpheli gözleri etrafını taradı. Görebileceği her yere baktı, yoktu işte.
Şimdi düşündüğü şeyler farklıydı, annesine vereceği hesabı değil, yanlızken geçireceği vakti düşünüyordu. Çevresindeki herkes bu siyah gitarın ona yakıştığını, kaybetmemesi gerektiğini özenle belirtiyordu. Yvonne ise bu övgülerden şımarmakla kalmayıp, güzel bir şarkıyla değerini katlıyordu. Birçok dili biliyordu ve şarkıları renkleniyordu. Bunlar aklından hızla geçerken, görmeyen gözlerinin önünden hızla geçen birşeyi farketti. O kadar hızlı geçmişti ki, Yvonne afalladığını bile sandı.“ Wundervoll! ”dedi hayran bakışlarının ardından. İngiltere'de olduğunu nutmuş, kendi diline dönmüştü. Bunlardan kopmuş, hızlı koşmayı, olabildiğince hızlı olmayı seven Yvonne şaşkınlık içerisindeydi. Böyle hızlı olmak, dünyayı böyle turlamak fena fikir değildi ona göre.□ Birkaç Saat Sonra □ Kafasından daha fazla kan akıyor, kuma akması gerekirken tahtaya akıp, şıpşıp diye ses çıkarıyordu. Yvonne bunarı duyumsarken haraket edemediğinin farkına geç de olsa farkına vardı. Nedense kapkaranlık bu ortamda kıpırdamak akla dahi gelmiyordu. Gözlerini kırpıştırdı çevresini görmek için, sadece üç küçük turuncumsu noktayı görüyordu. Bazen haraket ediyor, bazen bel hizasına düşüyor, bazen de yere düşüp sönüyordu. Yvonne daha yakından bakmak için kafasını kaldırdı, ancak büyük bir hızla tekrar tahtaya çakıldı. “ Ahh! ” dedi, Aman olduğu için gırtlaktan geliyordu ses. Gözlerini, acıya açtı ve ışıkların hızla yaklaştığını hissetti. Fısıldamıyor, aksine bağırıyorlardı “ Aptal, işte uyandı! ”diyordu karanlığın ardından bir adam. Sinirli olduğu belliydi. Nokta şimdi yere düştü ve aniden söndü. Yvonne üzerine birşeyin basıldığını biliyordu noktanın, böyle sönmezdi ışıklar. Tekrar ensesinde bir acıyla irkildi. Hızla düşüyordu... | |
|
Elizabéth Adrianna Malfoy Perfect Li(f)e Yazarı
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 1443 Yaş : 36 Kan statüsü : Safkan Galleon : 12567 Ekspresso Puanı : 41 Kayıt tarihi : 15/02/08
| Konu: Geri: Yvonne Wilderness Salı 09 Eyl. 2008, 19:13 | |
| 3. Sınıf Slytherin
- Büyücü Konseyi - | |
|