İsim: Stacy Nina Fletcher
Cinsiyet: Bayan
Sihirsel Soy: Safkan
Asa: 12 inc Meşe ağacı
Fiziksel betimleme:
Yaşıtlarına göre pek uzun olmayan, ama kendince orta bir uzunluğa ve güzel bir fiziğe sahip Nina, mavi gözlü ve esmer tenlidir. Siyah saçlarının uzunluğu, gözünün önüne düşen kahkülleriyle çelişki yaratsa da oldukça hoş bir görüntü sağlar.
Kişiliği:
Karanlık... Teninden daha soyut ama daha belirgin olan karanlık hep mutluluğu işaret eder genç kız için. Muggle ve bulanıklardan nefret etse de, içinde bulunduğu dönem gereği bunu belli etmeyecek kadar akıllı olduğunu düşünmüştür hep. İstediği zaman masum uslu kız, istediği zaman ise yaramaz, hırçını oynayabilir. Aynı özellik ve konulardan bahsedince insana haz veren bir etki uyandırır. Vasatın biraz üstünde zekası ile insanları yeri gelince büyüleyebilecek etkiler yaratır.
Ailesi ve yaşamı:
Fletcher ailesi, yüzyıllara eşlik etmiş ve adını duyurmayı başarmış bir ailedir. Ailede melez sayısı çok azken, küçük yaşta kofti olduğu anlaşılıp bunu örtbas etmek için evlatlık verilen çocuklar olduğu da bilinir. Kanına ve derecesine önem veren ailesinin tüm özelliklerini Nina'da almıştır. Aynı zamanda kardeşi Julia ile Hogwarts gölündeki ördeklere eziyet etmeyi severler.
Basit RP örneği:
Karanlık... İliklerine kadar acı işlemiş genç kız, ellerine bulaşmış kan kokusunu aldığı soluklar boyunca içine çekiyordu. Mutluydu aslında bundan. Öldürmek ve acı her zaman hoşuna gitmişti kimin üzerinde olursa olsun. Asa tutan elinin bilek hareketleri kimin üzeirnde yoğunlaşırsa yoğunlaşsın, bir bedenden koparılan ruhun getirdiği huzur her zaman orjinal ve hazzı tahmin edilemez etkiler yaratırdı bedeninde. İşte böyle bir gecenin sabahında, bir klübe kadar küçük sayılabilecek malikanesinin kapısında beliren gazetesini alıp, salondaki koltuklardan birine kurulmuştu. Muggle icadı olduğunu sandığı, adına televizyon denen bir aletin açıklamasını okuyordu ki, evinin bodrum katında bir ses hissetmişti. Asasını diğer odada bıraktığından, kendini savunacağı birşey olmaması kötü hissettiriyorken, gelen seslerin tanıdık bir yüze ait olması sevinç uyandırmıştı karanlık suratında. Öyle ki, durgun hatlar değişmiş ve oldukça parlak dişleri öne çıkmıştı genç cadının... Karşısında beliren kişi eski bir arakdaşı olan Stephen'dı. Onunla oldukça güzel günler yaşadığını anımsatan zihni, biraz önce yaptığı kabalığı (evine sormadan girişini) affediyor gibiydi. Sol elini kaldırıp iki yana salladı. Verdiği selam sanki tüm yaşanmışlıkları tazelemişti.