Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Yazıt Arayışı // Aşama I

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Julie Annwyl Lovett
Biçim Değiştirme Profesörü
Julie Annwyl Lovett


Kadın
Ruh hali : Yazıt Arayışı // Aşama I Hmbl7
Mesaj Sayısı : 900
Yaş : 29
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 12570
Ekspresso Puanı : 63
Kayıt tarihi : 13/02/08

Yazıt Arayışı // Aşama I Empty
MesajKonu: Yazıt Arayışı // Aşama I   Yazıt Arayışı // Aşama I Icon_minitimeC.tesi 10 Ocak 2009, 00:34

Genç kadının ayakkabısının sesi boş koridorda yankılanıyordu. Ann koridoru arşınladıkça önündeki karanlık biraz daha sonsuzlaşıyordu sanki. Karanlığı görmeye çalışan gözleri boşluğa dikilmişti. Oralarda bir yerlerde olmalıydı, bulmalıydı onu. Bulacaktı da, hızlanmalıydı daha hızlı davranmalıydı, bulmalıydı onu, bir başkası yetişmeden almalıydı. Adımlarını hızlandırdı. Koşuyordu, o koştukça karanlık daha da büyüyordu. Az sonra karanlık boşluk Ann’in ayak seslerinden başka ayak sesleriyle dolmuştu. Geliyorlardı, onu engellemek için geliyorlardı. Buna izin veremezdi. Ayak tabanları yerde alev çıkartacak kadar hızla sürtünürken, genç kadın çığlık atmaya çalıştı. Sesi çıkmıyordu, konuşamıyordu, yapamayacaktı. Hayır! Yakalanacaktı!

Ann yatağından terler içinde kalktı. Korkmuştu, evet… Ama içindeki korkuyu bastıran bir his daha fardı: Hırs! Hava henüz ışımamıştı. Usulca saatine uzandı. 04.12’yi gösteren saatinin az sonra çalacak olan alarmını iptal etti ve yumuşacık yatağından aşağı attı ayaklarını. Şimdi yerdeki yumuşak fakat tüylü olmaması için özenle tıraş edilmiş Fransız yapımı halıyı adımladı ve yatağının öbür ucundaki sürahiye uzanıp kendine bir bardak su doldurdu. Buna gerçekten ihtiyacı vardı. Az önce gördüklerinin bir karesini dahi hatırlamıyordu ama zaten hatırlamak da istemiyordu. Dolabına doğru yöneldi ve bir çırpıda üzerindeki pijamayı, ipek bir elbisenin üzerine giyilmiş pahalı bir cüppeyle değiştirdi. Suratını aynaya çevirdi ve komidinin üzerindeki saç lastiğini bir hamlede saçlarına tutturdu. İşte şimdi çıkmaya hazırdı. Odasının kapısını arkasından kapattı ve yeni yeni aydınlanmaya Hogwarts koridorlarına bıraktı kendini. Anlam veremediği bir deja vu duygusu benliğini kaplarken, hafifçe silkindi. Birkaç dakika içinde artık aydınlanmış olan Hogwarts bahçesindeydi. Göl kenarına doğru ilerlerken –tam da beklediği gibi- dört siluet belirdi karşısında, yaklaştıkça her bir yüz daha da netleşti ve artık Ann onların kimler olduğunu biliyordu.

“Evet, tam vaktinde burada olmanız güzel. Bugün için tüm ders profesörlerinizden izin alınmıştır. Bugünkü derslerden muaf tutulacaksınız. Ancak arayı kapatmak için çabalamanız gerekecek. Neyse, gelelim konumuza. Daha önce de bahsettiğim gibi sizlerden, okul olduğunu bildiğim bir yazıtı benim için bulmanızı istiyorum. Bu işin ayrıntısı sizlere anlatamayacağım kadar karmaşık, ancak şunu söyleyebilirim ki aşamaları gösteren bir belge var elimde. Öncelikli göreviniz okulda gizli olan ikinci aşamayı gösteren ifade ya da işareti bulmak. Ve unutmadan, eğer ki biriniz işareti bulduğuna inanırsa yalnızca asasını kullanarak bana haber versin, bir cisimse dokunmak, bir yazıysa okumak yok… Başlayabilirsiniz…”

Genç kadın, öğrencilerin şaşkın bakışları altında usulca okula doğru ilerlemeye başladı. Suratındaki tebessüm öğrencilere arkasını döndüğü an belirmişti zaten, bu durum iyice uzaklaştıktan sonra kahkahalara dönüşmüştü. Usulca içeri girdi ve kalan uykusuna devam etmek planıyla, odasına doğru ilerledi. Biri elbet bulacaktı ama kim bilir ne zaman bulacaktı Ann’in okulun derinliklerine sakladığı aşama şifresini.


RP Out: Yaratıcılığınızı kullanın. Hepiniz şifreyi bulduğunuza inanıp çağıracaksınız beni. Ancak en yaratıcı fikir, gerçek işaret olacak… İyi eğlenceler…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://hogwartsekspresi.editboard.com/bio-lar-f164/annwyl-l-o-v-
Martin Thomas Wolfiex
Fontjoncouse Otel Koordinatörü
Martin Thomas Wolfiex


Erkek
Ruh hali : Yazıt Arayışı // Aşama I 10811077vl2
Mesaj Sayısı : 344
Yaş : 33
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11735
Ekspresso Puanı : 11
Kayıt tarihi : 26/11/08

Yazıt Arayışı // Aşama I Empty
MesajKonu: Geri: Yazıt Arayışı // Aşama I   Yazıt Arayışı // Aşama I Icon_minitimePaz 18 Ocak 2009, 18:43

Saat 3'te kalkmıştı ve gözleri balon gibi şişti. Zaten saat 1 gibi uykuya dalmıştı ve birkaç saat uyuklayıp tekrar kalkmak zorunda kalmıştı.Ödevler gerçekten sıkıcıydı fakat çalışmak çok hoşuna gidiyordu. Kalkmakta bir sakınca görüyordu, aksine gururunu okşuyordu birazda. Koskoca Ravenclaw binasından o seçilmişti ve görev üstüne görev gelecekti. Peki ya başarısız olursa ne olacaktı? Kesinlikle kendisine olan özgüvenini yitirecekti ve sessizleşecekti. Her türlü müsabakayı kaybettiğinde öyle olmamışmıydı zaten? Hırslanması gerekiyordu fakat aksine sessizleşip kendine olan güvenini kaybediyordu. Hırs denen şeyin bir nebzesi bile Martin'de bulunmuyordu. Hırs olmadan yaşamak zarar vermiyordu aslında. Faydalarıda sayılıydı. Hayatında fazla gerek duymadığıbir duyguydu. Egosu onu tatmin edebiliyordu. Hırs yerine başka duygular içini çoktan kablamıştı zaten. Gereksinim duyduğubir şey olsaydı eğer, ki öyle değil, bir an bile düşünmeden hrslı olma çalışmalarına geçerdi ve kendini tatmin ederdi. Şu anda kendisindne çok memnundu.

Yatakhanede fazla gürültü etmemeye çalışarak giymesi gereken kıyafetleri aradı. Gözleri kör olmuş gibiydi ve yataktan yei kalktığı için etraf ona karanlık geliyordu. Her şeyi el yordamıyla yapıyordu. Sonunda bavulunu bulabildi ve fermuarını yavaşça çekerek açtı. İçinde katlı bulunan, yatmadan önce hazırlanan kıyafetleri çıkarttı. Doğru kararı vermek için camın yanına yaklaştı ve pıt pıt cama vuran damlacıkları süzdü. Her cama vuran damla yavaş yavaş camdan kayıyordu. Aralarında az boşluklar bıraklılmış ranzaların her birinin baş ucunda bir pencere vardı ve koyu lacivert bir renkte olan gökyüzünden loş bir ışık odayı yönetiyordu. Sadece etk sıra dizilmiş olması yatakhaneni biraz geniş olmasını sağlıyordu. Enine gayet uzundu fakat dikine o kadar uzun değildi. Yataklar ile kapı arasında yaklaşık 3-4 metre mesafe vardı. Martin ise bir elini cama koymuş ve soğukluğu güçsüz parmaklarında hissetmeye çalışıyordu. Gözünü kapattı ve pıt pıt tınılarını dinleyerek dışarıdaki rüzgarı hissetmeye çalıştı. Gerçemkten soğuktu. İçine fazladan bir kazak giymesinde sakınca yoktu.

Beş dakika sonra tamamen hazırdı ve gözleride karanlığa alışmıştı. Etrafını rahatça seçebiliyordu. Kolundaki saate baktı ve biraz erken olduğunu gördü. Yinede dışarıda üşümeyi, içerde sıkılmaa tercih etti ve dikine fazlasıyla kısa olan yatahaneden çıktı. Merdivenlerden inmeden bir yüzünü yıkamak istediğini düşündü ve lavaboya uğradı. Yüzünü yıkadıktan sonra uzun saçarını da biraz düzeltti ve herzaman ki şekline sokarak aynadaki yansımaya gülümsedi. Aynada veya fotoğraflarda sürekli güzel çıkardı. Aynaya avcunun içiyle vurdu ve lavabonun başından ayrıldı. Elini cüppenin kenarlarına sildi ve parmaklarını kütleterek sessiz vekaranlık şatoda ilerlemeye başladı. Bir yandan da içinden nereye gideceğini geçiriyordu. *Tam olarak hatırlamıyorum, Göl Kenarı mıydı, Fısıldayan Ağaçlar Korosu muydu? Göl Kenarı bence bu tür olaylar için çok ideal. Koro gizli bir şey yapacakmışız gibi kaçıyor. Evet evet, en iyisi Göl'e gideyim ve çimenlerin üzerine oturayım.* diye geçirdi içinden ve adımlarını daha da ağırlaştırdı. Zaten fazlasıyla erken çıkmıştı, birde dışarıda fazla kalmak istemiyordu.

Göl kenarına vardığında zamanı yarı yarıya kullanmıştı zaten. Yağmur damlaları üzerine hücum ederken kapşonunu geçirdi ve ıslak çimlerin üzerine oturdu. Aklından sadece şarkı söylemek geçiyordu. Sesi çok güzedi, kullanmasını da biliyordu. Hayali vardı zaten onun okuldan mezun olduktan sonra müzik grubu kuracaktı ve tüm ülkeleri gezerek turnelerde kızlarla fingirdeşecekti. Hemen aklına gelen ilk şarkıya başladı. " How did we get here, when I used to know you so well? How did we get here? Well, I think I know how. " birkaç kez bu nakaratı ağzında geveledi. en sonunda karşıdan gelen bir siluet gördü ve sesinini yavaş yavaş azalttı. Öğrencilerden biriydi, Slyherin'li olan kızdı bu. Gülümseyerek selam verdi. Profesörün daha geleceği yok gibiydi. Çünkü teker teker gelmişlerdi ve artık hepsi oradaydı. Sadece profesör yoktu. Martin artık ayağa kalktı, poposu üşümüştü. En sonunda narin bir beden karanlıkta süzülerek onlara geldi. İlk aşamanın ne olduğunu onlara anlattı. İlk aşamayı geçmesi fazlasıyla gerekli olduğundan dolayı çok sakindi. Aksine heyecanlı olması gerekliydi ama kolay şeylerde heyecanlanırdı. Profesör sonunda gitmişti ve öğrencileri orada bırakmıştı. Evet, bir gün içinde o anahtarı bulması gerekliydi. Şimdi heyecanlanmıştı işte!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Yazıt Arayışı // Aşama I
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: