Gina Tiller Ravenclaw 5. Sınıf Öğrencisi
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 1 Yaş : 28 Galleon : 11240 Ekspresso Puanı : 0 Kayıt tarihi : 06/07/09
| Konu: Gina ~ Cuma 10 Tem. 2009, 18:23 | |
| Ad - Soyad: Gina Tiller İstenen Bina(lar): Ravenclaw İstenen Sınıf: 5 Karakterin Genel Özellikleri: Her zaman içine kapanık biri olmuştur. Çocukluk yıllarında ailesiyle birçok problem yaşamıştır ve annesiyle babası boşanmanın eşiğindedir. Gina, ailesindeki tüm bireylerden, yani annesiyle babasından, çok daha olgun bir kişiliğe sahiptir. Her zaman kendinden emin, mantıklı bir insan olarak hayatına devam etmek istemiştir. Fakat hiç bir zaman, biraz da olsa, haşarılığından kurtulamamıştır. Ne kadar mantıklı olsa da ufak şakalardan kimseye zarar gelmeyeceğini düşünür. Genellikle yüzünü kapatan saçları onun içine kapanıklığını anlatmak için en iyi yoldur. Sevgilisi Nathaniel sayesinde üzerindeki çekingenliği biraz olsun atabilmiştir. Artık, bir arkadaşı yanına geldiğinde onu gerçekten güldürebilecek bir kişiliği vardır. Fakat ödün veremeyeceği şeyler zekâ ve mantıklılıktır. Karakterin Geçmişi: Belirlenmemiştir. RP Örneği:- Spoiler:
Penceresi açık kalmadığı halde ılık bir meltem yüzünü yalayıp gözlerini açtırdı Gina'nın. Bu tatlı histen midir bilinmez, yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi. Yorgun bir kemik yığını gibi kalktı o sımsıcak yatağından. Onu ve yorgun kaslarını zorlayan sonsuz gayretle koridorlardan çıkıp banyoya ulaştı. Gözlerinin altında uzun zaman sonra uykusuzluktan gelen morluklar yoktu. İlk defa kendisini büyülemeden rahat bir uyku çekebilmişti. Ama yine de sanki her lifi tek başına bin bir savaşa girmiş gibi yorgundu. Kendini boş koridorlara atarak sıcak bir duş aldı sessiz banyoda. Ardından istemeyerek de olsa yatakhaneye girdi tekrar. Kendini kısa süre değerlendirdikten birden içine bir zindelik doldu. Kocaman gözlerinin ve minik burnunun hemen altındaki dudakları yukarı doğru kıvrılmıştı. Bu değerlendirmenin ardından dolabına doğru yol aldı. Dağınık dolaptan eline ilk geçen eski moda elbiseyi aldı. Kısa sürede kendi binanın soğuk taşlı koridorlarına attı. Düşünmeden taşların üzerinde ayaklarını oynatıyordu. Bu sırada siyah, uzun saçlarının dağınıklığını fark etti koridordaki açık pencereden gelen hafif rüzgâr sayesinde. Birden saçları önünü kaplamıştı. Koridorun kenarında büyük ve gösterişli camın kenarına kitaplarını bıraktı ve elinden geldiğince saçlarını arkasına doğru kıvırıp omzunun üstünden hafifçe bıraktı. Kitaplarını tekrar eline aldı ve dersliğe doğru taş koridorları arşınlamaya başladı.
Muggle Bilimi dersliğinin büyük kapısının önünde durdu. Geç kalmadığını adı kadar iyi biliyordu. Kapıyı küçük bir isteksizlikle açtı. Sadece bir kaç kişi vardı derslikte. Gina, bu dersi görmeyi bilinmez bir şekilde istiyordu. Hogsmeade'de yaşarken bir mugglle'la karşılaşmamıştı hiç. Muggle'ların büyücülerden farkını merak ediyordu içten içe. İşte içindeki bu istek onu son anda derslikten çıkmaktan alıkoymuştu. Her zaman yaptığı gibi arka sıralara yönelmişti. Arkalarda, birbirlerini kocaman gözleriyle inceleyen bir kaç öğrencinin bakışlarından kurtulmak için yapmıştı bunu. Profesörün gelmesini beklerken ister istemez düşüncelere daldı. Acaba bir muggle olsa nasıl bir hayat yaşardı? Büyüsüz olmak onu rahatsız eder miydi, yoksa orada daha mı mutlu olurdu? Muggle'ların onlardan tek farkı büyüsüz olmaları mıydı?
O muggle olsa nasıl olurdu diye düşünürken profesör ufak bir gürültüyle içeri girdi. Gürültünün sebebi gıcırdayan ağır kapıydı. Profesör hız kesmeden kendini kısaca tanıttıktan sonra hızlıca dersi anlatmaya başladı. Heyecanlı birine benziyordu. Anlattığı konudan kendisi de zevk alıyordu fakat derste sadece bir kaç öğrenci olmasına rağmen oflayıp puflamalar başlamıştı. Profesör, rahatsız olmadan heyecanla anlatıyordu. Gina, kafasını sadece muggle'larla meşgul etmeye odaklanmıştı. Onların büyüyle yapabilecekleri her şeyi muggle'lar güç sarf ederek yapmak zorundaydı. İçinde saçma bir acıma duygusu belirmişti. Zaten belli belirsiz her şeyde kısa sürede yorulduğundan muggle olmak onun için gerçekten zor olurdu herhalde.
Ders bitmişti ve örenciler kendilerini dışarı atmışlardı. Gina'yse bu saçma düşüncelerle taş koridorda süzülür gibi ilerliyordu. Muggle'ların yaşamı ilgisini diğerlerinin aksine oldukça çok çekmişti. Birden nereye gideceğini bilmediği geldi aklına. Sadece bomboş adımlar atıyordu koridorda. Böyle yapmayı saçma bulsa da gidip o büyük camın kenarına ilişti. Birden nasıl bir muggle olabileceğini düşünmeye başladı. Muggle olsaydı tüm hayatı çok ama çok garip olurdu heralde onun gibi biri için. Bu düşünceler onu 10 dakikadan fazla tutmuştu camın kenarında. Birden aklı başına geldiğinde kitaplarını eline alarak taş koridordan koşup diğer dersine yetişme çabasına girdi.
| |
|
Elizabéth Adrianna Malfoy Perfect Li(f)e Yazarı
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 1443 Yaş : 36 Kan statüsü : Safkan Galleon : 12565 Ekspresso Puanı : 41 Kayıt tarihi : 15/02/08
| Konu: Geri: Gina ~ Cuma 10 Tem. 2009, 20:08 | |
| | |
|