Luigi Orfeo D'Aloise Slytherin 6. Sınıf Öğrencisi
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 302 Yaş : 33 Galleon : 11229 Ekspresso Puanı : 1 Kayıt tarihi : 29/07/09
| Konu: Luigi Orfeo D'Aloise Paz 09 Ağus. 2009, 21:49 | |
| Ad - Soyad: Luigi Orfeo D'Aloiseİstenen Bina(lar): Slytherinİstenen Sınıf: 6,7 *aslında "7 senin rakamın, 7 ol" diyor içi ama 6'yı sevdiğini de biliyor. Karar şapkaya kalsın*Karakterin Genel Özellikleri: Eleştirel, Melankolik, Manik-depresif psikozlu, NevrastenikKarakterin Geçmişi: D'Aloise soyunun gelenek haline gelmiş, yeteneklerinden ötürü severek Hogwarts'a yolladığı müdavimlerinden değil de, başlarından atmak için uzağa yollamak istedikleri, uzaklarda kendisini arada sırada kontrol edecek birileri olsun diye de Hogwarts'ı seçtikleri Luigi'nin babasının kim olduğu belki dayısına bırakıp kaçmadan önceki haliyle tanıdığı annesinin bile cevap veremediği bir sorudur.
RP Örneği: - Spoiler:
"Şşt! Daha sessiz olmalısın." dedi, şaşkınlıkla 'Nereye diye soran Artemis'e... Hızlı adımlarla saat kulesinin merdivenlerini yere iterken, dudaklarında gereksiz yere aksiyonu artırmanın verdiği hain bir tebessüm vardı. Bir ağaca dolanmış sarmaşıklar gibi kıvrılan merdiveni hızlı adımlarla çıkmanın ve baş dönmesinin etkisiyle yavaşladığında arkasındakini yan gözle belli etmeden süzdü. Yüzünde bir endişe ve alnında şaşkınlığın bıraktığı çizgiler ile daha bir çekici gelmişti Luigi'ye. Fakat bu etki kulenin tepesindeki çanın bulunduğu bölmeye ait ufak, balkonu andıran çıkıntının hizasına gelmeleriyle arka planda kalıp, aklından uçup gitti. Bu balkonumsu yere, kendisiyle olan bağını kurmak için devamlı buraya gelip, gecenin yumuşak serinliğini içinde hissederek, kimi zaman tatlı, kimi zaman karamsar, kimi zaman da tehlikeli düşüncelerini burada doğurduğundan dolayı "ruh köprüsü" adını takmıştı. Burası onun sessiz mabedi idi. Eskimiş olmasına rağmen hala gençliğini yitirmemiş kolon taşları, Luigi'nin kendi kendine sayıkladıklarını büyük bir sabırla yeniden Luigi'nin kulaklarında yankılanmasını sağlamış, yeri geldiğinde gözyaşlarının tuzunu tatmış, ara sıra da Luigi'nin mutlu ve umutlu tebessümlerle, başını başkasının omuzlarına dayamak yerine kendilerine yaslamasına şevkle şahit olmuşlardı. Fakat şimdi Luigi yanında bir de misafirle gelmişti emektar taşları. Luigi, ruh köprüsünün önünde durdu, sessiz kolon taşlarını okşadı ve sanki hayatta alabileceği son nefesi alıyormuş gibi, doğa kokan havayı ciğerlerinin en ücra köşesine kadar taşıdı. "İşte gerçek temiz hava ve huzur." dedi, tanıştıkları güne ithafen. Alp Dağları'na gittiğinde burayı özleyeceğini, hatta burası için tatilini kısa kesebileceğini bile düşünüyordu. Bundandır ki gitmeden önce değerli köprüsünü son bir kez ziyaret etmek istemişti. Saygıyla çıkıntının sağ ucuna kutsal bir ayindeymiş edasıya oturdu ve misafirini fazla ihmal ettiğinin farkına varır varmaz ağzını açamadan eliyle yanındaki boşluğa otur işareti yapar gibi vurarak onun da ayaklarını salıp, yerden metrelerce yükseklikteki çıkıntıda yaptığı ayine dahil olmasını istedi. Artemis, meraklı gözlerini kulenin gece manzarasının sonsuzluğunda gezdirdikten sonra, bakışlarını Luigi'ye odaklayarak soluna usulca oturdu. Bir süre konuşmaksızın ve kıpırdamaksızın kalmalarından sonra Luigi, bir şeyler söylemesi gerektiğini hissettiğinden fısıltılı ilk cümlelerini sarfetti: "Hayatgörüşümün nasıl olduğunu sormuştun. İşte cevap; çoğu kavram karşısında kesin hiçbir şey söylemekten kaçınmam, bunlar hakkında sorduğum sorular ve bu soruların zayıf, aynı zamanda aciz yanııtları. Dikkat et, belki buraya gelirken yaptığımız da hayatın bir yansımasıydı. Karanlığımızın arasında çıkıp gelen birilerinin peşine takıldık ve heyecanın yanında tereddütle yola devam ettik. Öte yandan başkasını peşine takan da olabilirdik. Amacımız hep çözmek, hep bu lanet oyunu kazanmanın verdiği istekle değil, kaybetmenin dayanılması güç cazibesiden dolayı oynamak." Durdu, boğazını temizledi ve bu uzun nutku bitirdi: Sorular sormak amacımız, sorduğumuz soruların anlık cevapları ise hayatımız." Derin bir nefes aldı, sözlerini bitirdikten sonra boğulduğu öksürüğün ardından. Zihninde her daim bir şeyler oluşturuyor, onları birbiriyle çarptırıyordu. Daha şimdiden az önce söylediklerini aklında parçalamaya, onların hayatından tecrübe ettiği sözler olup olmadığına dair yargılamalara başlamıştı ki sarkıttığı ayaklarını birbirine vuran Artemis'e dikkat kesildi. Ne düşündüğünü her zamanki gibi yine çözemediğinden, ruhunu anın ihtişamına bıraktı. Çok sanatsal bir geceydi bu. Sessiz mabedindeki ayine katılan bu misafir, ayini yüceltmiş, farklı bir anlam katmış ve en önemlisi Luigi'nin tamamlamayı bilmediği ve istemediği eksik yanını doldurma görevini üstlenmiş gibi görünmüştü. İçini sarsan, çanın gonglamalarına ruhunun derinliklerini titretecek kadar kendini bıraktı.
| |
|
Elizabéth Adrianna Malfoy Perfect Li(f)e Yazarı
Ruh hali : Mesaj Sayısı : 1443 Yaş : 36 Kan statüsü : Safkan Galleon : 12571 Ekspresso Puanı : 41 Kayıt tarihi : 15/02/08
| Konu: Geri: Luigi Orfeo D'Aloise Paz 09 Ağus. 2009, 22:56 | |
| | |
|