Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Ceza

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Sawyer Raul Johnson
Muggle
Sawyer Raul Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza Yuppirt8
Mesaj Sayısı : 85
Yaş : 34
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11594
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 18/06/08

Ceza Empty
MesajKonu: Ceza   Ceza Icon_minitimeÇarş. 09 Tem. 2008, 14:00

Güzel geçen sabahki iki dersin ardından cezaya bıraktığı yeğeni David’in ceza saatine daha bir iki saat vardı. Ne yapacağını henüz karar vermemişti, bugünkü boş günün cezayla tamamlayacağını hiç düşünmemişti. Üstelik Hogwarts’ın ikinci gününde… Mümkün olduğunca sakin bir ders işlemişti. Dersteki tek patavatsızlığı David yapmıştı ve cezasını ödeyecekti. İçinde oluşan siniri yatıştırmaya çalışarak ikinci katın koridorundan ofisine yöneldi. Aslında uygulayacağı cezayı da düşünmemişti, belki bu süreç içinde bir tane güzel mi güzel bir ceza bulabilirdi. Bu düşünceyle yoluna devam etti. Kısa süre sonra ofisine varmıştı, yaşlanmış olmasına rağmen yine de hızlı sayılırdı. Hız, daimi olarak vazgeçilmez tutkusu olmuştu. Hızı ve hızlı olmayı daima sevmiş, hatta öğrencilik hayatından Quidditch takımında bu nedenle arayıcı olarak oynamıştı. Güzel düşünceler, karanlık ve tozlu odasına girdiğinde eriyip giderek karanlığa karışmıştı.

Koskoca yaz tatilinin ardından ilk kez açıldığını düşünerek adımını attığı bu odayı temizlemesi gerekiyordu. Cüppesindeki asayı eline aldı ve burnuna dolan toz bulutunun verdiği rahatsız edici alerjik durumla bir anda hapşırdı. *İnsanın toza alerjisi olması gerçekten kötü!* Kaşlarını çatarak elindeki asayı havaya kaldırdı ve sözsüz büyüyle asasının ucundan ışık huzmesinin çıkmasını sağladı. Etrafı böylece görebiliyor, nerde ne olduğunu iyice seçebiliyordu. Büyünün tersini yine içinden geçirerek yaptı ve asasının ucundaki ışık huzmesinin yok olmasını sağladı. Bu sefer dışından ve büyük bir memnuniyetle büyülü kelimeleri mırıldandı: “Aklapakla!” Asasını, odadaki tek masaya doğru tutarak yapmış olduğu büyünün etkisiyle kısa süre masanın tertemiz olacağını düşünerek girişteki sol duvarda bulunan iki tane düğmeciği, aşağıya doğru tıklatarak ışıkların yanmasını sağladı. Masa tertemiz görünüyordu fakat yerlerdeki kitaplar, pencere kenarları, içerdeki rutubet kokusu… Suratını buruşturarak asasını önce pencerelere, sonra duvarlara, içerideki iki üç koltuğa ve son olarak da kitaplığa doğrultarak aynı büyüyü tekrarladı. Yerlerde bulunan kitap ve parşömen kâğıtlarını da küçük bir manevra yaptırarak büyünün etkisiyle yerlerini kaldırttıktan sonra rahatlık duygusuyla masasının koltuğuna oturdu. İçerideki rutubet kokusu henüz geçmiş değildi. Asasını bir kez daha havaya doğru tutarak içerisinin lavanta kokusuyla dolmasını sağladı. *Şimdi daha iyi!* Saatini kontrol etti, cezaya sadece on beş dakika kalmıştı. Beklemeyi sevmediğini hatırladığı yeğenine henüz bir ceza bulamamıştı.

Sol dirseğini masaya koydu ve başını sol eline yasladı. En iyi ceza konuşmak olurdu herhalde. Zaten tüm odayı da temizlemişti, başka ne yaptırabilirdi ki? Bu fikri zihniyle de onayladıktan sonra görmeyeli epey büyümüş yeğeni David’in gelmesini beklemeye koyuldu. Ancak daha on dakika vardı, bu süreci nasıl değerlendireceğini bilemeden ayağa kalkıp odanın bir o tarafına bir bu tarafına yürümeye başladı. İçinde bir heyecan kıpırtısı mı oluşmuştu? *Yoo, hayır! Ben niye heyecanlanayım ki?!* Belli belirsiz benliğini alan bu panik duygusunu atlamak için yine koltuğuna oturdu. Ellerini birleştirdi ve kendiliğinden titreyen bacağına şaşkınlık dolu gözlerle baktı. *Ne oluyor bana? Küçük bir çocuk için heyecan da nereden çıktı? Merlin’in sakalı!* Kendisine söyleyemese de yüzleşmekten korkar bir hal alması, kendisine asla yediremeyeceği bir düşünceydi. Henüz David’i tanıyor sayılmazdı bile.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
David Kevin Johnson
Muggle
David Kevin Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza 43772825vu8
Mesaj Sayısı : 412
Yaş : 31
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11880
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 19/01/08

Ceza Empty
MesajKonu: Geri: Ceza   Ceza Icon_minitimeÇarş. 09 Tem. 2008, 15:59

Yatakhanede yaklaşık yarım saat John’la konuşmak gerçekten de iyi gelmişti. Yeni edindiği bu dost, içine su serpmişti adeta. Eski düşünceli hâlinden eser kalmayan David, gayet normal davranışlarda bulunmaya başlamıştı. Pencere kenarlarına gidip düşünmek ve içindeki siniri boşaltmanın yollarını aramayı bırakmıştı. Böyle daha huzurluydu ve kendini daha dinç hissediyordu. Üzerine John’la konuşmasının ardından bir rahatlık hissi çökmüş, onu sarmalamış ve rahatlatmıştı. Tüm dertlerinden arınmış gibiydi, kendine güveni yerine gelmişti. Artık ne Gelecek Postası Editörü olan kuzeni Lily2nin teklifine kafa yoruyordu ne de Quidditch antrenmanını düşünüyordu. Tüy gibi hafif hissediyordu kendini. Şuan da pencereden dışarıya bakıyordu ama içinde ne dert vardı ne de tasa. Gayet rahattı ve gideceği cezanın saatinin gelmesini diliyordu. Bir an önce amcasıyla yüzleşmek, her ne ceza verirse versin onunla konuşmak istiyordu.

Pencereden gözlerini alıp yatakhanede gezdirdi. Yaklaşık bir saattir yatakhaneye kimsecikler uğramamıştı, John ve David dışında. Bir anda içine yayılan sevinç dalgasına izin vererek saatini kontrol etti. Tam tamına on beş dakika vardı, artık hazırlanmalıydı. Banyoya gidip üzerine başına bakmak için boy aynasının karşısına dikildi, saçlarını elleriyle bir kez düzelttikten sonra hazır olduğunu düşünerek banyodan fırladı. Ortak Salon’a inen merdivenlerin başında, yapması gerektiği hâlde unuttuğu ve onun için çok önemli olan bir şeyi unutmuştu. Dertlerini dinlemiş, sırlarını açtığı Hayley’den sonraki ikinci kişi: John. Yatakhaneye hızlı adımlarla geri gelerek kapıyı kalbinin çırpınış seslerinin verdiği heyecanla hızla açan David, içeride kitap okuyan ve David geldiğinde başını kitabından kaldıran John’a: Çok teşekkür ederim John!” dedi, minnettar bakışlarla. Gülümseyip kitabını okumaya devam eden John’a son bir kez daha gülümseyerek yatakhaneden ayrıldı.

Adımlarını hızlandırmaya başlamıştı, bu cezaya geç kalması herşeyi bitirebilirdi. İçindeki umudun ve güven duygusunun bu kadar çabuk eriyip kaybolmasına izin veremezdi. Cezaya beş dakika kala henüz yedinci katın koridorunda olmanın verdiği panikle büyük bir hıza ulaşmış, nasıl olduysa beş dakika içinde üçüncü kattaki amcasının odasının önüne gelebilmişti. Kalbinin çarpmasının dışarından bile duyulduğuna emindi, aldırmadan ofisin kapısını tıklattı. ‘Girin’ sesinden gayet kararlı bir şekilde kapıyı geçebileceği boyutta açtı ve içeriye girdi. Kalbinin durmak bilmeyen atış hızı, dışarıdan duyulduğu için amcasının alınmasına neden olabilirdi. *Ahh! Lanet olsun! Bir şey de adam gibi gitsin!* Büyük bir yanlış anlamının her an içine düşebilirdi. En sevmediği şeylerden biri yanlış anlaşılmaydı. Tekrar kararlı bir tavır takındı ve amcasının oturduğu çalışma masasının önündeki siyah derili koltuklardan soldakine oturarak cezanın başlamasını bekledi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
Sawyer Raul Johnson
Muggle
Sawyer Raul Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza Yuppirt8
Mesaj Sayısı : 85
Yaş : 34
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11594
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 18/06/08

Ceza Empty
MesajKonu: Geri: Ceza   Ceza Icon_minitimePerş. 10 Tem. 2008, 16:43

Elini ayağına dolaştıran bu belirsiz telaş, sayılı dakikaların azalmasıyla artıyor, içini basan bir korkuyu tetikliyordu. Gereksiz heyecan, gereksiz korku… Sırtında oluşan boncuk boncuk terler, üzerindeki baskı hissi… Sağ eliyle üzerindeki beyaz üstüne siyah çizgili gömleğin yakasındaki düğmelerin en başta olanını açtı, kravatını gevşeterek aşağıya çekti. *Şimdi daha iyi.* Kısa süre sonra yeğeni David’in burada olacağını düşünüyordu, cezanın başlaması gereken saat, neredeyse gelmişti. Rahatlamaya çalışarak gözlerini yumdu, yaşlı suratını buruşturdu ve derin derin nefes alıp vermeye başladı. Anlamsız bastıran bu telaş, nefesinin bile düzensizleşmesine neden olmuştu. Gözleri yumuluyken kapıdan gelen ‘tık’ sesiyle otomatik açılan göz kapakları, beraberinde seslenmesini sağlamıştı: “Girin!” Tereddütsüz ve hızlı bir şekilde açılan kapıda beliren David’in kalp atış seslerini duyabiliyordu. Kararlı adımlarla önündeki siyah deriyle giydirilmiş koltuklardan sağdakine oturdu. Delici bakışlarla birbirlerine bakarkenki suskunluğu bozan Sawyer oldu.

“Bu kadar heyecanlanmana gerek yok David! Korkuyorum diyorsan, gereksiz. Çünkü ceza sadece konuşmaktan ibaret.” İğneleyici laflarının David’e battığını hissedebiliyordu. Cümlesi biter bitmez karşı çıkan ve durumunu anlatmaya çalışan David’i dinlemeye bile teşebbüs etmeyerek kafasındaki düşünceyi kelimelerle cümleye dökmeye hazırlandı. Sinirli bakışlar atan David’i her seferinde sinirlendiriyordu nedense. “Şimdi! Ben konuşacağım ve sen sadece dinleyeceksin, tabi laflarım bitince yorum yapabilir, konuşabilirsin.” Oturduğu yerden bile David’in sinirden köpürdüğünü anlayabiliyordu, böylece içinde oluşan tatmin ve zafer duygusunu es geçerek kafasında toparladığı ve hazırlandığı ufak konuşmasına başladı. “Öncelikle çok değiştiğini söylemek isterim David. Küçükken böyle sinirli ve agresif birisi değildin, sanırım alıngan da olmuşsun. Genç olmak seni bozmuş gibi.” İğneleyici sözlerine devam ederken David’e odakladığı gözleri, David’in sinir olmasından hoşnutçasına parıldıyordu. “Bana kızgın olmanı da anlıyor değilim. Dokuz yıl önce… Evet, gittim; ama bu seni ilgilendirmez değil mi? Sonuçta şimdiki gibi o zaman da yetişkin bir büyücüydüm. Herkes yufka yürekliyken bana bu kadar sinirlenmeni anlamıyorum. Küçükken seni eğlendirebilen ve sana uyabilen sayılı insanlardandım, hatırlıyorsun umarım. Tüm bunlara rağmen bana sadece teşekkür edecek olmana rağmen, sen geçmiş sınıfın ortasında beni rezil etmeye çalışıyorsun!” Son kelimelerini ses onunu yükselterek söylemişti, karşısında gözlerini kaçıran David’e bakmayı sürdürerek sözlerine devam etti. “Evet, biliyorum. Madem aramız iyiydi, neden bana bir şey söylemedin diyeceksin. Ama daha küçüktün, diyeceklerim de seni eğlendiremezdi.” Ellerini birleştirerek kollarıyla köprü oluşturdu. Büyümüş gözleri, David’le göz göze geldiğinde onun zihnini okurcasına bir açıklama daha beklediğini görebiliyordu.

Anlatmak istediklerini anlatamıyordu, böyle bir şey yapıp yapmaması gerektiğinde en ufak bir fikri bile yoktu. Nelere gittiğini, neler yaptığını sormayacak mıydı David? O zaman gerçekleri bir sır gibi saklayarak yalanlarıyla aralarındaki ilişkiyi düzeltmeye mi çalışacaktı? Ablası da bu işin içinde olan birine, aynı konuyla ilgili yalan mı söyleyecekti? *Bu kadarını da yapamam!* Düşüncelerini toplarlayarak konuşmaya hazırlanırken, bir süre ofise hükmeden sessizliği bozan kişi, bu sefer Sawyer’dan önce davranan David olmuştu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
David Kevin Johnson
Muggle
David Kevin Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza 43772825vu8
Mesaj Sayısı : 412
Yaş : 31
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11880
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 19/01/08

Ceza Empty
MesajKonu: Geri: Ceza   Ceza Icon_minitimeCuma 11 Tem. 2008, 14:26


Oturduğu yerden sinirli ve delici bakışlarla amcasının gözlerine tereddütsüz bakıyordu. Ne zaman cezasının ne olduğunu söyleyeceğini merakla beklerken, çarpan kalbinin sesini işitmez olmuştu. İçine dolan rahatlama duygusuyla oturduğu siyah deriyle örtülmüş koltuğa yaslandı, karşısında hiçbir şey söylemeyerek ona bakan amcasının bakışlarının reddederek odaya göz gezdirmeye başladı. *Ne diyeceksen de! Sıkıldım beklemekten!* Kısa süre sonra konuşmaya başlayan amcasını dinlemiyor rolüne bürünse de, can kulağıyla dinliyordu amcasını. Tek cümlesiyle bile deli gibi sinirlenmişti. Ne demek heyecanlanmak ve korkmak?! Sinirle amcasına laf yetiştirmeye çalışıyordu fakat amcası hiç oralı değildi. “Ben heyecanlı değilim! Korkak hiç değilim!” Daha söyleyeceği çok söz vardı ama susuyordu işte, karşısındaki sadece amcası olsaydı… Aldırmayan tavırlarla konuşmasına devam eden amcası, konuşmasını bölmemesi gerektiğinden bahsediyordu, konuşmasından sonra David’in yorumlamasına izin vermişti. *Bak sen şu işe! Demek senden sonra konuşabilirim! Çok sağol cidden,beni rahatlattın!*

Konuşmasına devam eden amcasının gözlerine bakmaya reddederek etrafı gözlüyordu. Kitaplıktaki kırmızı kaplı bir kitap dikkatini çekmiş gibi ona yoğunlaşmıştı. Halbuki kulakları amcasının dudaklarından dökülen sözlerdeydi. Şimdi de David’in ne kadar çok değiştiğinden bahsediyordu. Gittiğini söylememenin gayet normal bir şey olduğunu zırvalarken laf, sınıfın ortasında David’in söylediği ve bu cezaya sebebiyet veren sözcüklere gelmişti. Umursamaz bir tavır takınarak amcasının yükselen ses tonu, olmamış bir zaferin simgesi gibi kendisini iyi hissetmesini sağlamıştı. Son sözleri, yorum(!) sırasının David’e geçtiğinin göstergesiydi. Bir süre amcasının birkaç cümle daha söyleyeceği ihtimalinin oluşmasını bekledi. Ağzını açmayan amcasının söyleyeceği şeylerin bittiğini düşünerek konuşmak için oturduğu koltukta hareketlendi.

Boğazını temizledikten sonra fırtına öncesi sessizliği bozarmış gibi konuşmaya başladı: “Birincisi ben değişmedim, hâlâ aynıyım. Aa, tabi dokuz yıl öncesini hatırlıyorsan.” Saldırı zamanı kendisine geçtiği için suratında alaylı ve neşeli bir ifade oluşmuştu. Ara vermeden söyleyeceği cümleleri arka arkaya hızlı bir şekilde sıraladı: “Değişen kişi sensin! Huysuz ve yalancı olmuşsun amca. Eski günleri unutmadım, hatırlıyorum korkma. Dediğin son cümle, bana ne derece hak verdiğinin göstergesi değil mi? Aramız madem iyiydi, bana söylemeliydin. Nereye gittiğin belki beni eğlendirmezdi, en azından ne kadar zaman geri gelmeyeceğini belirtebilirdin öyle değil mi? Hadi amca, yapma ama Her durumda ben haklı çıkıyorum.” Bu sefer gözlerini kaçıran kişi amcası olmuştu. Zafer duygusuyla, son darbeyi vurmayı hedefleyerek olaya netlik kazandıracak son kozunu da oyuna sürdü. “Madem o zaman bu beni eğlendirmezdi, şimdi açıklamasını yapabilirsin, değil mi?Artık yetişkin bir büyücü sayılırım.”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
Sawyer Raul Johnson
Muggle
Sawyer Raul Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza Yuppirt8
Mesaj Sayısı : 85
Yaş : 34
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11594
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 18/06/08

Ceza Empty
MesajKonu: Geri: Ceza   Ceza Icon_minitimePaz 13 Tem. 2008, 09:46

Konuşmaya başlayana David, çok hızlı ve istekli konuşuyordu. Sanki karşısında oturan kişi amcası değil de bir düşmanıymışçasına konuşuyor, yorumluyordu. Kendisine göre haklı olduğunu kabul etmemek imkansızdı, söylediği kelimeler, kurduğu cümleler ne derece büyüdüğün göstergis olmuştu Sawyer'ın gözünde. Söylediği gibi artık yetişkin bir büyücü sayılırdı, on altı yaşındaydı. *Sanırım bir açıklama yapmam gerekecek.* Gözlerini önündeki kitaba düşürerek kulaklarını David'in ağzından çıkan cümlelere sabitledi. Bir cümlesinde her durumda haklı çıktığını söylüyordu, acaba Sawyer'ın açıklamaları bunu onun gözünde de örtebilir miydi? *Böylesine kendini iyi savunduğuna göre bana hak verecektir.*

Son cümlesinde açıklama beklediğini açık açık söylemişti David. Dokuz yılda yaşadığı herşeyi tabiki de anlatamazdı; ama en azından nereye ve ne için gittiğini ufak tefek bilgiler vererek açıklamalıydı. Tüm aileden sonra bir de David'e... "Bak David! Kabul ediyorum, sen haklısın. Ama dur, hemen böbürlenme, diyecek şeylerim ve ufak bir açıklamam var. Bu durumda sen de bana hak vereceksin, inan." Daha az önce David, sonra Sawyer göz temasından kaçınırken şimdi ikisi de birbirlerinin gözlerine, gözlerini bile kırpmadan bakıyordu. İkisinin de beklentileri aynıydı: haklı çıkmak.

"Neden niçin sorgulamadan söylediklerimi dinle ve sonra... Sonra gidebilirsin." dedi, delici bakışlarla David'in gözlerine bakarken. *Bu kadar kısa süreceğini düşünmemiştim.* Alnı terlemişti, yapacağı konuşma ciddi bir önem taşıyordu ve herkese anlatılacak bir şey de değildi. Açıklaması güç, soruları çok... David'in ablasını Angelina, bu konuda en çok şey bilen kişiydi, şüphesiz. Şimdi görevi Sawyer'a kalmıştı ve Angelina da olsa bu konuşmayı kardeşi David'e yapardı. Alnındaki terleri cebinden çıkardığı kumaştan yapılmış bir mendille sildi ve zorlanacağını düşündüğü konuşmasına başlamak için boğazını temizledi, önce.

"Bu konu, senin ablanı da ilgilendiren çok önemli bir konu David! Benim söyleyeceklerimi yerli yersiz her yerde kullanma; hatta sadece kendine ve çok güvendiğin birkça kişiye saklarsan daha iyi edersin." Dinmek bilmeyen terleri, alnın aşağı akıyordu, yaşlı bedeni bile bu konuşma için kendisine isyan çıkarmıştı. Aldırmamaya çalışarak devam etti: "Bİliyorsun ki ablanın başkanlığını yaptığı bir kuruluş vardı: ZümrüdüAnka Yoldaşlığı. Bu kuruluş belli amaçları olan ve Kim Olduğunu Bilirsin Sen'in güçlenmesini engellemeye çalışan bir kuruluş. Ayrıca, onun yandaşlarını bulup Azkaban'a yollamak için uğraşan bir kuruluş. Aslında ban kalırsa hepsi öldürülmeli ya neyse şimdi... Bu kuruluş henüz kurulmadan eski dostum Dumbledore ile bir karar almıştık. Henüz yandaşlarımız yoktu, ikimiz sadec bu işle uğraşıyorduk. Daha dokuz yıl önceden belliydi durumun buralara geleceği. Dumbledore'un yönetmesi gereken bir okulu olduğu için tek başıma bazı yerlere gitmeye çalıştım, Dumbledore'un verdiği talimatlara göre tabi. Amacımız Kim Olduğunu Bilirsin Sen'i daha yandaş bile toplamadan yok etmekti. Sonucu..." Cümlesini yarıda bıraktı ve dirseğini, dayadığı masadan çekip oturduğu sandalyede arkasına yaslandı. Düşünceli ve şaşkın görünen David için bu kadarı yeterliydi, yeterli olmalıydı. Daha fazla ayrıntı onun için... "Tamam David! Anlaştık ve barıştık, şimdi çıkabilirsin!" dedi, suratına ufak bir gülümseme yerleştirerek. David'in kısık bir sesle özür dileyip teşekkür etmesinin ardından ofisten ayrılmasıyla suratından silinen ufak bir gülümseme...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
David Kevin Johnson
Muggle
David Kevin Johnson


Erkek
Ruh hali : Ceza 43772825vu8
Mesaj Sayısı : 412
Yaş : 31
Kan statüsü : Safkan
Galleon : 11880
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 19/01/08

Ceza Empty
MesajKonu: Geri: Ceza   Ceza Icon_minitimePtsi 14 Tem. 2008, 13:38

Işıldayan gözleriyle amcasına bakmayı sürdürürken, telaşlanması ve heyecana kapılmasını görüyor ve zevkle izliyordu. *Konuşmanın bitmesine az kaldı David! Birazdan kupayı kaldıracaksın!* Oturduğu koltuğa gömüldü ve sinsice gülümsedi. Dokuz yıl aradan sonra gördüğü amcasını ilk kez bu kadar telaşlı görüyordu, durum ilginçti. Alt tarafı David'e hak verip onu odasından yollayacaktı. *Acaba daha farklı şeyler de mi var?* Oturduğu siyah deriyle örtülmüş dirseklerini dizlerine koyup ellerini kavuşturdu. İç içe girmiş parmaklarını döndürüyor, zihnine aniden saplanan bu düşüncenin gereksiz olduğunu kendine ıspatlamaya çalışıyordu. Amcasının bu derece suskun olması, bazı şeylerin yolunda olmadığının göstergesi miydi? *Hadi artık, konuş!* İçinden amcasına sitem ediyordu, yine öfkelenmişti ufak bir durumda. Rahatlamaya çalışarak şuanki vaziyetini bozup arkasına yaslandı. Konuşmaya başlayan amcasının dudaklarından dökülecek kelimeleri, doğru düzgün işitmek için kulak kabarttı.

"Sen haklısın David!" cümlesiyle amcası, David'in suratında oluşan alaylı gülümsemeyi görmüş olacak ki hemen böbürlenmemesini ve onun da kendisine hak vereceğini söylemişti. *Düşündüğüm gibi! Oyuna başka bir eleman daha giriyor!* Önündeki küçük sehpaya sabitlediği gözlerini amcasının gözlerine çevirdi. Biraz önceki telaş, profesörün bedeninden tamamen ayrılmış gibi duruyordu. *Sanırım ciddi bir koz!* Konuşmasıa devam eden amcası, onu sorgulamaması ve sonrada odayı terk etmesini istemişti. *Senin de isteklerin hiç bitmiyor! Neyse, burada durmaya meraklı değildim!*


Delici bakışlar atan amcasının terleyen alnı, David'i belli belirsiz bir heyecana sarmıştı. Hâlâ işin şakasındaydı ve gerçekleri görme fırsatını yakalayamamıştı. *Merlin'in sakalı! Ciddi bir durum var!* Kalbi çırpınırmış gibi atıyordu. Bedenini sarmaya başlayan telaşı engelleyemiyor, büstbütün kasılıyordu. Cebinden çıkardığı mendille alnını silen amcası, boğazını temizleyerek konuşmasına başlamıştı. Anlamsızca kulağında oluşan çınlamayla amcasının söylediklerini duymada zorluk çekerken, kendiyle boğuşuyor gibiydi.

Amcası, konun ablasını ilgilendirdiğini söylediği anda kulağının çınlaması geçmişti, amcasının ağzından çıkacaka kelimeleri dinlemek için dikkat kesilmişti. *Ablam mı? İş gittikçe ciddileşiyor!* Söyleyeceklerinden başka yerlerde bahsetmemesini isteyen amcası, sadece çok güvendiği kişilere konuyu anlatmasını söylemişti. Gittikçe ciddileşen konu, bedenini sarmakta olan telaşı hızlandırıyor, üzerine çöken kara bulutlar, kendisini karamsar hissetmesine neden oluyordu. Silkelenip kendi gelmek isterken sözlerine devam eden amcasını dinlemenin daha yararlı olacağını düşünerek bir an önce konuşmasını bitirmek istermiş gibi hızlı konuşan amcasının ağzından çıkan her kelimeyi pür dikkat dinliyordu. Her kelime beynine kaznıyor, utanmasına sebebiyet veriyordu.

Ablasının başkanlık yaptığı ZümrüdüAnka Yoldaşlığı'na gelmişti, konuşma. İster istemez çekinerek dinlemeye devam etti. Kuruluşun birkaç amacından bahseden amcası, dokuz yıl önce aileden ayrılma sebebini Kim Olduğunu Bilirsin Sen'in yadaş toplamasını engellemek için olduğuna bağlıyordu. Amcasının Dumbledore ile eski dost olduğunu biliyordu, böyle bir durumdan her ne kadar hiç haberi olmasa da inanmamak imkansızdı. Kafasındaki dağınık yapbozun parçaları yavaşa yavaş yerlerine oturuyordu. Dokzu yıl önce keşif için giden amcası... Dumbledore'un talimatlarıyla... Şuan Dumbledore yok, okula vekil bir müdüre atandı. *Merlin'in sakalı! Yoksa... Yoksa Kim Olduğunu Bilirsin Sen.?!* Konuşmasını, yaptığı keşiflerin sonuçlarını söylemeden kesen amcası, barıştıklarını söyleyip çıkabileceğini cümlesine eklemişti. Donuk gözlerle amcasına bakan David: "Evet barıştık." diye mırıldandı ve oturduğu siyah deriyle örtülmüş koltuktan kalkarak ofisden ayrıldı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.hogwartsekspresi.com/lejantlar-karakter-kartlary-f164
 
Ceza
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Verilen Bir Ceza

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: