Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  EkspresEkspres  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Masallardaki Gibi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Hector Tom Andson
Muggle



Erkek
Ruh hali : Masallardaki Gibi Heyup7
Mesaj Sayısı : 46
Yaş : 30
Galleon : 12162
Ekspresso Puanı : 0
Kayıt tarihi : 30/03/08

Masallardaki Gibi Empty
MesajKonu: Masallardaki Gibi   Masallardaki Gibi Icon_minitimePaz 01 Haz. 2008, 19:40

Hector, gözlerini yavaşça araladı. Bir-iki saniye boş boş baktı tavana. Etraftan yüksek nefes alma sesleri, horlamalar geliyordu. Gözlerini ovalayarak doğruldu. Oda arkadaşlarının hepsi mışıl mışıl uyuyordu. Hector, hemen yanı başındaki kırmızı sinir perdeleri araladı. Hiç sevememişti onları. Dışarı baktı. Henüz tan yeri yeni ağarıyor olsa da karanlık etkisini yitirmemişti. Şatonun görkemli surları, kuleleri, gölü, dağları,... Hogwarts bu karanlıkta bile, güzel görünüyordu ama bir o kadar da ürkütücüydü.
Hector cam mavi gözlerini dolaştırdı, Gryffindor Kulesi'nin gördüğü yerlere. Gölün küçük bir kısmı, dağların hemen hemen hepsi, Yasak Orman'ın büyük bir kısmını görebiliyordu, tabii biraz daha aydınlık olsa.
Sonra gözü Yasak Orman'ın hemen bitişiğindeki, yüksek ağaçlardan oluşan koruya takıldı. Neresiydi orası? Ejderha Çiftliği değildi, Yasak Orman hiç değildi ( ondan çok daha şirindi çünkü ), göl hiç olamazdı ( Oradan da felaket çirkindi ). O halde Fısıldayan Ağaçlar Korosu... Bir rivayete göre; konuşabilen tuhaf ağaçların olduğu yer... Diğer bir adıyla da Yalnızlık. Büyük sınıflardan biri bunu söylemişti.
" Oraya yalnız kalmak isteyenler gider. Ve oradan çıkan kimse, orada ne olduğunu söylemez. Bu senin için bir sırdır artık. " " Peki hiç mi kimse bir şey söylemiyor? "
"Söylüyor ama sadece orada konuşan ağaçlar olduğunu... Bunu herkes bilir. Önemli olan derinlerde ne olduğu. " Sonra sesini kısarak devam etmişti çocuk, " Tavsiye ederim. " Bu kısa anı Hector'un gözünün önünde boy gösterdi biraz. " Derinlerde ne olduğu... Tavsiye ederim. " diye tekrarladı. " Şu an canım sıkkın, yalnız olmak istiyorum. O halde... " dedi. Gözlerinin içi parlamıştı.
Hemen yerinden kalktı. Gryffindor resmî cübbesini giydi. Yavaş yavaş sarmal merdivenlerden indi. Ortak salona indi. Salon, FYBS'ye hazırlanan altıncı sınıflar haricinde boştu. Onlarda kitaplarından başını kaldırıp bakmadı bile. Gryffindor Kule Merdivenleri de aynı derecede boştu.
Hector koridorlarda ilerleyip, Giriş Salonu'na daldı. Meşe kapı açıktı. Sonuçta Güneş birazdan doğacaktı ve öğrenciler arazide spor yapmak ve ya derslerden önce stres atmak için dışarı çıkacaktı. Hector hemen dışarı çıktı.
Okul arazisinde ilerledi. İlk olarak karşıya çıkan yer Bitkibilim seraları oluyordu. Daha sonra da Göl, ondan sonra Ejderha Çiftliği, ondan sonra...
Fısıldayan Ağaçlar Korosu bir hayli ilginç bir yerdi. Kurt kuş sesinden daha tuhaf sesler geliyordu içlerden. Hector asası çekili dosdoğru ilerlemeye başladı. Heyecanlıydı ama korkmuyordu. İleledikçe tuhaf sesler arttı. Sonra durdu. Bu tuhaf uğultu dışında hiçbir şey yoktu ki burda. Hector geri döndü. Şatoya gidecekti ama nerden? Nereden gelmişti ki Hector? " Aman Allah'ım! " diye fısıldadı Hector, " kayboldum. " Tam o sırada arkasından bir başak fısıldama geldi : " Korkma küçük Gryffindor, Gryffindorlar korkar mı hiç? " . Hector telaşla arkasını döndü. Sıska bir ağaç resmen konuşuyordu. " Sen " dedi Hector " sen konuşuyorsun. Ama ne-nasıl? " Bir fısıldama daha geldi bu sefer yandaki sarmaşıktan " Çok mu şaşırdın? " Ve sarmaşıkla beraber bir-iki bitki daha kahkahayı bastı. Üstelik sarmaşığın uzun bir dalı çocuğa doğru hareket ediyordu. Hector refleks olarak çığlığı bastı ve daha derinlere koşmaya başladı. Uğultular giderek arttı ve sonra azaldı, kesildi. " Neredeyim ben? " dedi Hector güçsüz bir sesle. Burası daha aydınlıktı. O yüzden Yasak Orman olamazdı. Bu, Hector'u biraz olsun kendine getirdi. Tom, " Ben bir Gryffindor'um, asla hiçbir şeyden korkmam. " dedi. Bu sözler içini ısıtmıştı resmen.
" Çok doğru asla korkmassın, Godric de korkmazdı. " Kalın kaba ama sevecen bir ses. Hector yavaş yavaş arkasını döndü. Oldukça kalın, uzun, devasa büyüklükte ve yaşlı bir ağaçtı bu. Ağaç çirkin yüzü ve dudakları ile gülümsüyordu. " Godric Gryffindor mu? " dedi Hector sıcak bir sesle. Bu isim onu çok etkiliyordu hep. " Evet " dedi ağaç gülümsemeye devam ederek. " Senin atan... O da elinde bir kılıçla gelmişti. Tabîî buraya daha farklı gelmişti o, daha cesur ama o senden çok daha büyüktü benle tanıştığında. Senin kadar gencini beklemiyordum. Çoğu kişi daha önce korkup kaçardı da. " . " Ben yolumu kaybettim. Lütfen bana yard- " diyordu ki ulu ağaç söznü kesmişti. " Acele yok! " diye gürledi. Hector hemen sustu ve asasını dimdik ağaca doğrulttu. Eğer bu, ağaçların efendisi falansa asla savaşmadan teslim olmazdı ona. Zaten ne kadar savaşabilirdi ki?
Ağaç tuhaf şekilde tekrar gülümsedi. " Gryffindor işte... Hep böylesiniz değil mi? ' Öleceksem de asil öleyim.... ' Ama talihine küs evlat, seni öldürmem. Şatoya sağ salim döneceksin ama önce benle biraz konuşmalısın. Ne dersin? " dedi. " Anlatacak hiçbir şeym yok ki, ne anlatabilirim. " " Ne istiyorsan... " dedi ağaç da ve Hector düşünmeye başladı. Ne anlatacaktı? Üstelik bu yaratık Godric Gryffindor'u tanıyordu bu da gösterirdi ki, ağaç bin yılı aşkın buradaydı. Ve anlaşılan Gryffindor da buradan böyle çıkmıştı ve içinden bir ses bu yaratıktan çok fayda göreceğini söylüyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Masallardaki Gibi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ~Eskisi Gibi~

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Mantar Pano :: RPG İçi Sayfalar-
Buraya geçin: