Günlük

Adı üstünde, günlük. Buyrun bakalım >.<

Günlük;

Rp mi yazsam yatsam mı karar veremedim. -_-"

Eksilen bi' şeyler var be günlük. Yanlış yalnızlık, vazgeçişler ve ödenen bedeller...

Sanki bir yerlerde hata yaptım. Acaba nerede? Sıkılıyorum günlükçüğüm.

Günlük hiç bir şey yapmasam bile üstümde hep bir yorgunluk acaba buna sebep o mu desem gene her zaman ki yanlış duvara tosluyorum günlük. Her seferinde aynı hata artık bana gına geldi.

Of be günlük, bi uyanmışım 14.17.. 14.30'da ödev teslimim var. Bir fırladım yataktan, yaydan çıkan ok gibi, dolaba uçtum oradan. Üstüm giyinik çıktım içinden, sonra koşturdum kapıya giydim ayakkabıları, hep bir yerlere geç kaldığım için bir kez daha nefret ettim boğazlı converse'lerden.

Sonra baktım minibüsle gidilecek gibi değil, verdim elini taksi durağı. Evin yanında zaten. Yaşlı amcanın biriyle konuştum ettim atladım taksiye, okula yürüyerek çok gittiğim oldu ama iki senede iki kere gittim taksiyle hani. On liram vardı zaten cebimde, 7.22 tuttu. Amcam Beş Lira aldı benden. Teşekkür ettim. Ödevi verdim ama eksik, güya erken gidip eksik kısımları tamamlayacaktım. Yalan... Kolpa...

Sonra işte derse girdik felan, iki gün uyumamışım on üç saat uyuyunca çakı gibi olmuşum haliyle hacı. Derslere girdik ettik, sonra eve geldim bir şeyler yedim. Velhasıl oldu akşam, yaratık yaptım bugün Dnd Insider'daki programla, Kristalden böyle. Level 12 Elite Skirmisher Animate, baya sağlam oldu. Oyununda kullanacak olan DM varsa, oyuncuların ağzına kırar vallahi... Övündüm kendimle ama bir kaç eksiği var onlarıda tamamlayacağım.

Derken gece oldu geldim Günlükcantor, sana yazdım böyle. İyi etmiş Tuba başlığı açıp. Aa bi de Tuba'yla tanıştım bugün lan günlük... İyi kızmış esasen, böyle pm'le tartışmış gibi bişey olmuştuk ama ben pek sallamamıştım. Utanmazımda lan acaip ben. Baksana sana bile lanlı, lunlu yazıyorum ama kankamsın sen benim. Alınmazsın demi günlükcan? Alınmazsın tabi ya...

Neyse Hacı Badem, hatun msn'de alkollü felan. Laf ediyor, bir ona bakayım ben. Yarın uğricam yine, arka sayfayı boş bırak, üstüne çay, kola neyim dökme. Temiz tut kendini...

Bye..

dönem ödevi başıma bela olacak günlük. son sene yapılır mı bu öğrenciye?

Günlükçüğüm sonunda açtım istediğim şarkıları rahat rahat rp'ye başlayıp ardından ödevleri tamamlayacağım. Bilgisayar çıktısı almaktan vazgeçtim üç sayfa zaten yazarım ben ellerimle.

Günlüük;
Bu gün yarım saat gülmeme sebebiyet veren bi' şey oldu. Okuldan seçilip de bilmemne kolejinde matematik olimpiyatlarına girdirilecek olan dört insanın içerisine koymuşlar beni ahah. Evet sosyalci de güldü bayağ böyle anlatınca. Müdür yardımcımızın kafasında var, kesinlikle.
sıkıldıkça editliyim mi? Evat.

pff...
Turizm haftası şenlikleri, şenlik menlik değil eziyet. Okulun adı da turizm meslek değil amele meslek. Sıkılıyorum. Lanet olsun.

Günlükçük;

Ne bu insanlardaki ben her şeyi bilirim, ben bir numarayımlık anlamıyorum. Çok matah bir şey olmuşsun sanki bana da karşımda dalga geçiyorsun. Neyse bunları takmamayı öğreniyorum yavaş yavaş.

Üzgünüm günlük bu gün dönem ödevinin son günüymüş ben okula gitmemiştim -10 puan vermiş hoca herkese. Ödevi de bulamıyorum n'apacağım? Yeniden yazmak zorundayım galiba sabaha kadar sürse bile, evet ben çıkayım ve yeniden yazmaya başlayayım.

Günlük,

Bugün iyi güldüm, özellikle başlıkta olanlara. Yeşminin sorunu bu kadar büyüdü mü yav >.< Koccaman oldu günlük, siteyi kapladı halbuki bir tondu mesele. Neyse günnük hastayım gel çorba pişir bana da yatayım. Boğazım ağrıyor hala.

Günlük,

Seviliyorum ve seviyorum. Çok sağolsun herkes. Doğum günüm de kutlu olsun.

Offf Türkçe sınavı beklediğimden de berbat geçti be günlük. Yani, zaten benim öyle beş, dört gibi bir umudum yok, bir üç alayım yeter bana ama o bile zor. Bilgisayarı bile açmadım dün ya O.o Zaten sınıftan bir iki kişiye sinir oluyorum son günlerde. Voleybolları batsın -_- Şaşırtıcı ama bugün Elif'le kavga etmedim, gerçi kaşındı ama. I-ıh, müzik dersinde Colin Firth'e hakaret ettiği ingilizce fotokopilerini isteyerek verdiğini sanmıyorum, yani müzik dersinde kavga edilmez, hoca doğrar ikimizi de sonra O.o Tanıdım zaten, geçen pazartesiden kalma kağıtlar, fen dersinde kafasında parçalıyordum. Sonuç, Elif'in kalemini bitirmek için özel bir çaba harcayarak karaladım yazıları. Dün de aynı şey olmuştu. Kız n'apıyor bilerek mi saklıyor beni gıcık etmek için bunları. Hıhı, ayracımı biraz daha kurcalarlarsa tuğla getirip duvar örmeyi planlıyorum sıranın çevresine O.O Karikatürler gibi... Saçmalıyor muyum? Muhtemelen. Amaan bana ne ya. Dersane sınavı vardı üstüne, o ayrı sinir bozucuydu zaten. 50 soruda emin olduğum 3 soru var normal mi bu O.o Oldukça başarısız ve gıcık bir öğrenciyim neden türkçe hocalarıyla aram iyi ki? O.o I-ıh gariplik var. Bende. Hocalarda. Sınıftakilerde. O.O Rp yazmaya başladım ama alakasız bir rp alakasız bir karakterimle neye bağlayacağım ki ben onu? Cevap ver yahu xS Sanırım deliriyorum... Kendi kendime konuşmaya, yazmaya filan başladım sanki. Üç karakterimle rp yapıcam en sonunda. I-ıh o kadarını yapana kadar patlarım. Ama sıkıldımm... Avatar imza mı değiştirsem? Tek resim. Ama güzel resim ya. Bir süre sonra da avatar imza dilenirim. Hıhı fikri sevdim günlük. Hımm... Sussam mı?

Hacı ben geldim!

Yazıyorum yine işte, öyle kağıt kalem alıp bir deftere yazamayınca, senin elektronik sayfalarına sarıldım işte. 1'den 0'dan da olsan anlıyorsun halimi ya. O bana yeter. Fekhat, pek özel şeyler yazamıyorum keza insanlara açık kusuruma bakma.

Bugün yine geç kaldım okula, girdiğimde sınıfa arkadaşın biri sunum yapıyordu. Allah'tan hoca ders anlatmıyordu, ondan yok yazılmadım. Sonra bekledik anlattılar, ben o ara uyumuşum, yüzüm gözüm çizik çizik oldu. Bi uyandım terminatör gibiyim. Kızlar garip garip bakıyordu kantinde, sallamadım ama pek lan... Acaip rahatım yani okulda, bağırır çağırırım bahçede dönüpte bakan olmaz. Alıştılar zaten artık...

Baharda geldi zaten kızlar çiçek gibi açıldılar döküldüler sokaklara, biraz tuz olsa, biraz tekila şimdi. Ne de güzel olur, bu ispanyol ezgileriyle be günlük...

Ah ama o günlerde gelecek, hala yağmur var biraz. Vodka'yla devam şimdilik... Ama eskisi gibi içmiyorum ya. Midem bulanıyor kokudan da, Tekila temiz içki. Tuzda varsa değme keyfime...

Neyse günlük arkadaş geldi okuldan, oturup takılacağız evde. Sen kal sağlıcakla, temiz tut kendini...

Günlüük;
Olayı babama da anlattım adam ölüyordu gülmekten. Okuluma aşığım ben yahu, bir ara civciv ezip kedi kestiğime de inanıyorlardı gerçi o.O

İki yudum şarapla sarhoş olunur mu? Benden herşey beklenir günlük. Gece gece kafayı yedim sanırım. Gayet güzeldi avatar imza değiştirmeye niye gerek duydum. Ama resme takıldım be günlük. Yarın okul var. Gezimsi bir şey için bir liseye götüreceklermiş bizi ama beden dersi bahanesiyle derbest gidicem günlük, hoca küfretse haklı olur da neyse... Uyusam mı? Uykum var. Uyumazsam sabah kalkamam. Yoo zorunlu, kalkarım da zor olur be. Gerçi bir şey değişmiyor hep zorda... Evet, daha fazla saçmalamadan kaçayım ben en iyisi O.O

Sevgili Günlük,

Seni görünce aklıma ilkokulda yazdığım günlükler geldi. Sabah kalktım, kahvaltı ettim, okula gittim gibisinden uzayıp giden Çocuktuk o zamanlar. Belkide ne kadar saf ve iyiydi dünya. Şimdi büyüdük, büyüdü dünya. Ve ben saçmalamaya başladım.

Kırk yılın başı bir dersi ekelim gitmeyelim dedik Tuçi ben ve diğer Tuçi ama n'oldu? Annemin sabah "ben teyzene gidiyorum" sesiyle 9'da uyandım ve sonrasında da ne yapacağını bilmeyenler gibi evde boş boş dolanmaya başladım. Artı birde bu yetmezmiş gibi sms'lerimin bittiğini öğrendim. (herşeyekızanmod) Şuan ki tek moral desteğim öğleden sonraki hukuğu iple çekmem ve hocanın vizeleri okumuş olması. Nedendir bilinmez adam(hoca) pekte güzel olmamasına rağmen bize sınıfça pek sempatik geliyor ve dersten koca bir zevk alıyoruz. Tıpkı anasınıfında oyuncakla oynanan ders saatlerinin verdiği heyecan gibi. Amann çok konuştum, bak yine çenem düştü. Ben gidiyorum, seni de sevgiyle öpüyorum. Hoşçakal, görüşürüz

Aaa! Günlük! Ben çok seviyorum bu başlığı ya O.o Buraya da açılmış, süper.

16 Nisan 2009 Perşembe {İsim işi} [Deniz olmak]
Öhm! Günlükleri benimsemek adına isim koymaktan, arkadaşlık kurmaktan yanayım. İsim işini de bir kitapta okumuştum. O zamandan bu yana, ne zaman günlükümsü bir yazı karalasam isim veririm deftere, kağıda. E sana da lazım şimdi. Goong, nasıl? İyidir iyi.

Bugün okula gitmedim. Dün de gitmedim. Ama bir sor, neden gitmedim? Liseleri gezdiriyorlarmış. Gitmeyeceğimden emin olduğum okulları gezip zaman kaybetmektense evde pc'de takılırım, efendime söyliyim ders çalışırım felan diye düşündüm. Buradaki bir liseye gitmeye hiç niyetim yok. Bi' dört yıl daha yaşayamam ben burada. En iyisi dışarda bir yere gitmek.

Telefonumun saatini kurduğumdan dolayı okul saatinde kalktım yine. İyi oldu ama. Bugün öğleden sonra İnkılap yazılısı var. Biraz göz attım. Gereksizdi gerçi. Çalışmadan da yapabileceğime inanıyorum ben. Biraz mantık, yorum kabiliyeti -Ki, rp buna katkıda bulunmuyor değil.-, biraz da dersi dinledin mi, tamamdır. Olsun, annemi de memnun ettim çalışınca.

Saçlarım bir garip oldu yine. Yıkayınca böyle oluyor hep ya -_-" Kabarıyor gibi. Kabarmak da değil de, elektrikleniyor. Ama ben böyle seviyorum saçlarımı, doğal haliyle. Yoksa biz de biliriz düzleştirmeyi, fönlemeyi. Çok yıpranıyor o zaman. Yıpranırsa yıpransın gerçi, nolcak? Ama boyamıştım da bir ara. Öf, saçımı boyayıp, rezil edip sonra da doğallık diye ötmüyor muyum? İşte o zaman sinir oluyorum kendime. Neyse neyse, bir daha mı geleceğim dünyaya canım? -Ya gelirsem? Aynı bedende olmaz herhalde be. Neyse, o bedeni de rezil ederim ben, olur biter. Neyin şeysini yapıyorsam şimdi?-

Sıkıldım. Msnde de kimsecikler yok. Bir ara, beni bekleyen rp'lere yazayım dedim ama yok ya *-* 2 saat sonra okula gidicem zaten. İnkılap konularına biraz daha göz atıp test çözeyim. Yoksa o gezmeyi zaman kaybı bulduğum okullardan birinde sürünmek zorunda kalıcam.

Bir süre ortalıklarda olamabilirim. Sanma ki, seni unuturum. Seni unutmak mümkün mü ki zaten? Biricik günlüğüm benim *Günlüğe asılmak* xP Daha fazla saçmalamamak adına susuyorum. Günlük, gün bitince yazılır ama sana şimdiden yazdım bak, kıymetimi bil xP Neyse, oldu o zaman.

Sevgili günlük, sınavdan yeni çıktım, bir soruyu yanlış yapmışım o_O Birazdan kısır partisi yapacağımızdan moralim düzeldi denebilir. Acaba hazır ışıklı masa başındayken şu folyelere mavileri de boyasam mı? Ayrıca ünvli olmak şahane xD Hele hele defter boyutunda ve ağırlığında bebek bir laptopun varsa istediğin an okulda nete girebiliyorsun xD xD Hoca da az önce net bağlantısını sordu. Neyse şimdi mafiye yanıt yazmam lazım.

Günlük ne yapıcam ben bu matematik belasıyla ya. Yarın sınav var, annemin sinir olmaması adına çalışıcam ama olmuyor yahu, yapamıyorum günlük. Nefret edyorum. Dersten. Hoca da bulabileceği en zor soruları soramasa ölür sanki. Bir şey fark etmiyor gerçi. Yapamıyorum. Zor. Gıcık. Çalışmaya çalışayım ama vakit kaybı ya. Rp yapmak istiyorum. Bıktım, ne zaman bitiyor şu lanet sınavlar. Zaten liseyi gezicez ne güzel diye gittik gördüğümüz tek şey kütüphane, bir koridor ve yemekhane. Ee, bizim okulda da yemek yenebiliyordu ya. Neyse diğer dersleri de yaptıradık hoca umudu kesti galiba. Fen sınavından korkuyorum be günlük, fenim böyle kötü değildi benim, ne oldu ki? Sosyal, Din... Din hoası kitap defter açık sınav yapacak kesin iyice zor olacak. Ben kitap defter açık olsun diyenlerdendim de... Tırsıyorum şimdi. Sosyal zaten... Nasıl olduysa beş almıştım ama bu sefer batırıcam. Neyse, susayım artık.

Tek anlamıyla sıkıldım günlük aynı günleri tekrar tekrar yaşamaktan ve onu görememekten nefret ediyorum. Çünkü hayatımın bir çocuğunu istemeden ona bağlamışım. Gidince içimde oluşan boşluk anlatılamaz. O yüzden bence günlük bir tatile ya da okuldan başka bir yere gitmeye ihtiyacım var. Bu yüzden tatil olsun.

Merhaba sevgili günlük. Bu gün çokta iyi değilim . Neden mi? Kendini bi bk sananlar çoğalmışta ondan. Sırf bu tipleri gördükçe netten daha fazla soğuyorum. Yemin ederim doğa üstü gücüm felan olsaydı bilgisayarın içine girer o şapşalı gebertirdim. Hayır nasıl böyle küstah cevaplar verebilirki.. Aptalmıdır nedir? Yok cinlerim zıplamaya başladı yine.

Hacı ben geldim yer aç oradan, en temizinden, en güzelinden bir sayfa...

Uyumadım bugün, kararlıyım uyumayacağım. Her ne kadar ders akşamda olsa arıza çıkacak biliyorum, bir de baş ağrısı var ki sorma. Sanki kafam iki beden genişlemiş gibi. Beyinleri kafatasına sığmayan Dobermanlar gibiyim. Çılgınlık ötesi bir şey bu...

Yine çok can yakacağım okulda bugün, delireceğim. Ah be günlük, bazıları hiç delirmez biliyor musun? Nasıl bir hayat sürüyorlar kim bilir...

Ama ben onlardan değilim merak etme. Şimdi Worms oynayacağım, öğlene kadar. Sonra çıkıp sokakta sürteceğim, havalar güzelleşti demiştim ya, yalancı çıkardı beni Meteoroloji, yeniden başladı yağmaya yağmurlar...

Çok kötü oldu be günlük, Akşamsefa'ları gibi kapandı çiçeklerin hepsi. Güneşi görmeden olmuyor kanka. Olmuyor bir türlü...

Bir de sakallarım uzadı ki sorma. Alayım elime usturuma, sabah sabah tertemiz çıkayım sokaklara, yüzüm üşüsün ama aldırmayayım. Eh, bu akşam Casablanca var. İzlemeye gittiğimde iyi bir görüntü sergilemeliyim ki insanlar beğensin beni.

Bak işte umursadığım zamanlarda oluyor hani. Sonra döneksin deme bana... Bazen diyorum sadece. Bazen...

Kendini temiz tut günlük, ben kaçtım...

Suzan. Suzan. Suzan? Huzur istiyorum Suzan. Çok mu? Evet biliyorum çok. Bitsin istiyorum şu gün. Şu hafta. Şu ay. Şu yıl. Şu ömür. Niye bilmiyorum ama bitsin. Sıkıldım. Acayip hem de. Aynı şeyler. Aynı. Ben değişsem de her şey aynı. Gücüm yok ki değiştirmeye. Gücüm yok, gücümüz yok. Sınırları çizen de biziz çünkü. Dışına çıkamıyoruz. Çizginin ötesi yok. Lanet ki yok. Öteye geçmek istiyorum ben. Başkalarının doğrularıyla değil kendi yanlışlarımla yaşamak istiyorum. Ama yok işte olmuyor ki. Olmuyor. Olmuyor. İstemesen de yaşamak zorundasın o doğrularla. Yaşamayı istemek zorundasın. Zo run da sın. Çizgiyi aşarsan yaşamazsın onlara göre. Sadece seyreylersin hayatı. Öylesine anlamışlar hayatı, yaşamayı. Ne olduğuna bile karar vermişler baksana. Yaparsan böyle olur yapmazsan öyle olur diyorlar. Anahtarla kilit gibi diyorlar. Yanlış anahtarı seçersen giremezsin kapılardan diyorlar, hep kapı ardında kalırsın diyorlar! Kapıların ardına geçmek istemiyorum ki ben. Bırak kapılar kapalı kalsın Suzan. Benim aşmam gereken kapılar değil. Sınırlarla benim sorunum. Sınırlarla. Ama korkağın tekiyim belki de. Anlamıyorum. Meydan mı okuyorum, boyun mu eğiyorum farkında değilim Suzan. İkisi birden belki de. 'Doğru' yanlışlarımı kazanmak için kabullendim tüm 'yanlış' doğruları. Ama o yanlışları kazansam da yaşamaya fırsat kalmayacak değil mi Suzan? Hep bekleyeceğim, bekleyeceğiz. Yazık yazık çok yazık. Üzülüyorum bize. Üzülüyorum kendime. Belki de asıl ölüm bu. Kendimize yaptıklarımız. Direnebildiğimiz kadar direniyoruz. Bir zaman geliyor ki kalmıyor bizden geriye hiçbir şey. Yaşarken ölüyoruz çünkü. Yaşadığımız her dakika biraz daha, biraz daha öldürüyor bizi. Ve gidiyorum şimdi. İçimi öldürmeye. Öldürtmeye. Gidiyorum. Yaşayacak bir sürü 'doğru' var. Öldürmeli. Öldürtmeli. Sabretmeli. Yaşamalı. Kapıların ardına geçmeli. Sonra sınırların... Aşmalı o sınırları. Teker teker. Sınırlar. Benim derdim sınırlarla.