Seyir Defteri

04.19
Özleyeceğim sizi, duygusallık sardı beni, nedeni belirsiz bellli, bilmiyorum, özlediğim çok kişi var belki de o yüzden. Of neden her şey istediğin gibi olmaz ki! Neyse mutlu Nihal'e geri dönüp ikinizide şimdiden iyi yolculuklar dileyim hatta diliyorum.

05.06

Ben gözyaşı dökmeden ağlıyorum artık. İçime bir şeyler girdi, bakalım ne zaman çıkacak.

Malachy Grandley demiş ki:

04.13

Otobüs seyahatlerimi çok özledim. Böyle binersin otobüse, uyanırsın gece belki de uyuyamamışsındır. Mola verilmiştir artık, çıkarsın dışarı. Soğuk bir rüzgar esiyordur mutlaka, ama o bile tatlı gelir sana. Yorgun ve bitkinsindir ama oldukça da mutlusundur aslında, içeri girersin annenle birlikte belki açsan bir şeyler atıştırırsın. Sonra mola bittiğinde otobüse geri dönersin. Artık uyumaman mümkün değildir çünkü acayip rahatsızdır koltuklar ve yorgunluktan uyuyakalırsın. Tekrar gözlerini açtığında bir bakarsın saat sabah 5.30 ama güneş yavaş yavaş ağarmış, sarı ve yeşil ot, çimenler güneş ve rüzgar eşliğinde bir bütün olmuştur. Camdan onlara bakarsın sıra sıra geçerken uzun yolları. Kulaklığı takarsın, hoş bir melodi belki de...

14:35

Ben bu dediklerini Çarşamba gecesinden perşembe gecesine kadar yaşadım ve gerçekten çok güzeldi. 30 saat boyunca yolculuk ve vize yüzünden uyanık kaldım eve geldim tam 13.5 saat uyudum. Ankara beni çok yordu yahu. 22 saatta Ankara'ya gittik döndük ve vize aldık

15.07
Hiç uyumayıp saat 11 da uyuya kalmak, 3 saatlik uyku az da olsa işe yaradı. Sabahın erken saatlerinde dışarı çıktım ve karşılaştığım manzara süperdi. Köpek görüp sevmeye çalıştım; ama köpek haliylle delirip bir oradan bir oraya zıpladı. Sonra da güneş doğdu ve içime çektim. Erimeyi beklemedim bugün ilginç....

15:43

Kendimi aptal gibi hissediyorum.

11:49

Artık doya doya HIMYM zamanı

14.23 Bilgisayarımı özlemişim. Ekran ve kasa arasında mesafe olmasa sarılırdım yani. Annemin laptoba alışmışım yazamıyorum bunda ya, off.

20.12
Herkes gidiyor ya, özlem ağır basıyor, üzerime üzerime çullanıyor. Özlediğim insanlar çoğaldıkça bende özlemle büyüyorum. Gene zırvalıyorum ben en iyisi gideyim.

20.20 Birirlerinin beni düşünmeye ihtiyacı bile yok.. Akşam yemeğimi pc masasında yiyorum =)

Janice Dylan Lovett demiş ki:

23:19

Düşünüp duruyorum, kimseye belli etmeden ağlıyorum.. Gırgıra vurup saçmalamaya çalışıyorum. Yoruldum. Hayatım yarın gece son bulacakken, ben burda tek başıma oturmuş düşünüp ağlıyorum. Sadece O'nu.. Bir de tabii onsuzluğu..

Düşünü hissediyorum , içimdeki ' W ' ile oturup ağlıyorum , köşeme çekilmiş bekliyorum, geri gelişini ve haber vermeni.
Bunları yaşarken yine seni , bunları yaşamazken yine seni... Yanımda olduğunu biliyorum varlığını hissediyorum. Sensizlik diye bir şey yok yine sen varsın yine sen varsın seni her şeyden çok seviyorum...

Sana dediğim gibi değerlim her şey şimdi başlıyor

00:20

Pöff, yazlığa gitmemize yaklaşık bi 9 gün daha var. N'apacam ben bu kadar zamanda burada. Kitabım bitti, elimdeki dizi bitmek üzere. Üstelik felaket sıcak ve artık denize girmeyi özledim. Günler saymakla nasıl bitecek ??

00:40
Bugün üstümde bir acayiplik var ama çözemedim. Dünün etkisi desem emin olamıyorum ama her şeyi ona bağlamayı biliyorum. Çok sinir bozucu.